♠️37♠️ (Avcumun içindeki kırıklar)

815 85 306
                                    

Keyifli Okumalar🖤

Ruhun arafta mı? Kaldır başını, bak gökyüzüne...

Siyah-beyazdan sonraki rengi gör.Bakıp geçme hisset ışığı..!

!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(Fotoğraf ve yazı bana aittir)

Öğrendiklerimi ve gördüklerimi sindirebildiğimi düşündüğüm an kendi evime gelebilmiştim sonunda. Ne yazık ki dibimden ayrılmayan üç kişiyle birlikte!

Gabriel, Meriyah ve Ji büyük koltukta yan yana oturmuş ağzımdan çıkacakları pür dikkat bekliyorlardı. Amcamı, derin uykusunda bir süre huzurla izleyip tekli koltukta yerimi almıştım. Rafael geri dönerek, karşımda her an kriz geçirecekmişim gibi tetikte bekleyen üçlüyle beni yalnız bırakmıştı. Ona kızamıyordum bile, henüz onu hatırlamadığından bana tepki vermediği için şanlı bile sayılabilirdim.

Ben, halının üzerine gözlerimi dikmiş sessizliğimi korurken yerinde huzursuzca kıpırdanan Ji'ye bakışlarımı kaydırdım. Bir şeyler söylemek istiyor, ama sürekli ağzını açıp kapayarak bir türlü konuşmaya giremiyordu.

Daha fazla kıvranmasını istemediğimden dikleşerek arkamı koltuğa yasladım. "Ne söyleyeceksen söyle Ji! Sen de kurtul ben de!" dedim bıkkın bir sesle.

Dudaklarını birbirine bastırdı ve bir eliyle saçlarını rastgele karıştırıp sesli bir şekilde nefesini dışarı üfledi. "Güzelim, bir şeyler söyle artık. Sen böyle sessiz kaldıkça ben çıldıracak gibi oluyorum." dedikten sonra Gabriel de onu destekledi. "Ji haklı küçük."

Bakışlarımı Meriyah'a çevirdiğimde o sadece dikkatlice beni izliyordu. Bana bu şekilde bakması ve gözlerini bir an bile üzerimden çekmemesi çok rahatsız ediciydi. Daha fazla dayanamayarak ayağa kalktım.

Benim ayağa kalkmamla Ji ve Gabriel de ayaklanmıştı, fakat Meriyah oturduğu yerde izlemeye devam ediyordu.

"Bakın bu saçmalık tamam mı!" dedim gergin bir tınıda. Ellerimi saçlarım arasına daldırıp arkaya doğru ittim ve boynumda sabitledim.

En son öğrendiğimi şeyi böylece kabullenmemi istemeleri haksızlıktı. Uzun zamandır tek başıma yaşıyordum ve kendime göre bir düzen kurmuştum. Görevim olduğunun da farkındayım, ama benim sıradan bir hayatım da vardı! Fakat onlar, işe gidip geldiğim, normal insanlarla arkadaşlık kurduğum hayatıma öylece Meriyah'ı dahil etmemi istiyorlardı.

Zaten peş peşe uğradığım saldırılardan dolayı tehlikeye atmak istemediğimden Young ile eskisi gibi görüşemiyordum ve onu çok özlemiştim. Hayatımı bilirken ona nasıl derim, 'Bundan sonra Meriyah benimle beraber!'

Hayır...hayır! Bunu kabul etmem mümkün değil! Başımı sağa sola sallayıp, "Olmaz! Kabul edemem!" dedim bir çırpıda.

Gabriel ve Ji'nin itiraz sesleri yükselirken bakışlarımı Meriyah'a kaydırdığımda hayal kırıklığını gözlerinden okuyabilmiştim ve bu benim içimin sızlamasına sebep olmuştu.

Melez ŞifacıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin