Çünkü

13K 576 35
                                    

Merhabalar :) Öncelikle bir şey söylemek istiyorum dün gece bir baktım Renkli Rüyalar-Yeniden kısa hikaye kategorisinde 24.sıradaydı :) Nasıl sevindim tarif edemem. Desteğiniz için hepinize çok teşekkür ederim :) 
Bu bölüme gelirsek de eğer cidden uzun yazdığımı söylemek istiyorum.Umarım votelemeye değer görerek beğenirsiniz :) Ve bir önceki bölüm yani "Aşk" adlı bölümde çok güzel yorumlar aldım.Nil'in aşkının bitmediğine siz de benim gibi sevinmişsiniz.Desteğiniz için teşekkür ederim :)

Multimedya da ki gifte de Mert ve Nil var, ben ba-yıl-dım. :) İyi okumalar :)

----

Kafa karıştırıcı bir yemekhane çizimi. Yanlış çizgiler. Hatalı bir insan. Üç cümleyi birleştirin ve ortaya bilin bakalım ne/kim çıkıyor? Mert..

Başımı masamın üstüne koyarak gözlerimi kapadım. Dün bütün gün evde oturmuş bugün ise işimin başındaydım. Lanet olsun,hadi ama bugün Cuma! Bugün de işe gelmeyerek hafta sonuyla birleştirerek müthiş bir tatil yapabilirdim.  Ama olmadı tabi. Nil ve şans kelimeleri kolay kolay yan yana gelmez çünkü.

“Gel” dedim tıklatılan kapımın ardındakine. Gülce elindeki dosya ile odama girdiğinde gözlerimi devirmemek için kendimi zor tutmuştum. Bugün ki kaçıncıydı bu. Saat daha öğlen ikiydi üstelik. “Buradaki çizimler yemekhane çizimlerinin yenisiymiş efendim. Mert Bey göndermiş”

Kaşlarım çatıldı. “Yeni çizimler mi? Yemekhane çizimi bana aitti. Ben çizecektim baştan?”

“Bu konu hakkında başka bir bilgim yok efendim” diyerek omuzlarını kaldırdığında “Çıkabilirsin Gülce” dedim. Gülce odamı terk ederken getirdiği çizim dosyasından yemekhanenin yeni çizimini çıkardım ve bakmaya başladım. İlk çizimden apayrıydı. Ve kusursuz..

Oda kapım tekrar tıklatıldığında “Gel” dedim yine. Erkan Bey bedenini odama soktuğunda sabırsız görünüyordu. “ Seninle biraz konuşalım”

----------

“Hayır” dedim cümlesini bitirir bitirmez. “Size onlarla olan savaşınızda ya da her neyse onda yardım etmeyeceğimi önceden söylemiştim. Hele ki Mert’in dikkatini dağıtma işi mi? İki kere hayır. Asla”

“Bu kadar sinirlenme. Hemen de hayır deme ayrıca. Ben sana Mert’i kendine aşık et demedim sadece birkaç saatliğine oyala. Senden tek istediğim bu..Bak Nil emin ol seni bu duruma katmaya niyetim yok. Sadece küçük bir iyilik.”

Döner sandalyem de ayağa kalktım sinirle. “Sizin o küçük iyilik dediğiniz beni yıkacak olan şeyle eş değer Erkan Bey. Lütfen bu konu hakkında bir daha bana tek kelime etmeyin. Aksi takdirde sert tavrımı ortaya koyacağım”

Bana başını sallayarak umutsuzca baktı. Sinirimin geçeceğini sanıyorsa yanılıyordu. Asla Mert’e yaklaşmayacaktım, asla!  “Nasıl istersen” diyerek odamdan çıkarken ellerim titriyordu sinirden. Ben ne büyük bir aptallık ederek yeniden dönmüştüm buraya. Hayatımdaki en büyük hatanın Mert olduğunu söylemiştim değil mi? Unutun onu,en büyük hatam buraya yeniden gelmekti!

Bir saat önce ki Erkan Bey krizimden ötürü hala daha gergindim ve şimdi o bir yanımda Mert tam karşımda oturur halde ki toplantımız da sakinleşmeme yardımcı olmuyordu. Cidden neden dönmüştüm ki ben?

“Çizimler konusuna gelebildiysek eğer” iki saattir boş boş konuşarak sohbet etmeye çalışan kadına baktım “ artık işimize bakabilir miyiz?”    Sert sesim herkesi kendine getirdiğinde nefes aldım. Bir toplantı bile yapamayacak mıydık?

Renkli Rüyalar - YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin