Merhaba,öncelikle herkese iyi bayramlar :) Ufak duyuru! : Kaan karakterini değiştirip Sean O'pry yaptım :) Ve unutmadan.. Voteler konusunda beni anlayıp o küçük tuşa bastığınız için teşekkür ederim :) Umarım bundan hiç vazgeçmezsiniz çünkü ben o voteleri gördükçe çok mutlu oluyorum :) Bölüm çok tatlı oldu bence,umarım sizde beğenirsiniz. Resim deki ev Christian'ın mutfağı diğerlerini de zaten bölüm arasından kimin olduğunu yazdım :) Keyifli okumalar. :)
Çalan şarkıyı da çok severim. :) The Neighbourhood-Flawless. After Party de çalan şarkı olarak düşünün :)
-------------
NİL:
"Nasıl olmuş?" diye sordum etrafımda dönerek. Gri-siyah kısa elbisem ve yüksek topuklularımla hazırdım. Birkaç küçük adımda yanıma gelerek duvara yaslanıp beni izlemeye başladı. Tepeden tırnağa her bir noktamda dolaştı gözleri. Sırıtışı yeniden yüzünü kaplarken kollarımı göğsümde birleştirdim onun gibi. Bakalım bu sefer ne diyecekti?
"Fena sayılmaz."
Güldüm. "Fena sayılmaz ? Gözlerin öyle demiyor ama."
"Imm. Ne diyormuş?"
"Gözlerin.." dedim onu şöyle bir süzerek. "Tam da benim gözlerimin dediklerini söylüyor."
Kollarını çözerek yanıma gelip beni kendine çekiyor fısıltıyla konuşurken. "O zaman.." Gözleri dudaklarımda oyalanıyor fazlaca. Yutkundum çareyi onda bularak. Dudaklarını yalaması ile de aklımı tamamen başımdan aldığını söylemiş miydim? "Ben,ruj bulaşmış dudağının kenarına diyorum."
Yüzümdeki gülümseme anında silinirken o da dudağımın kenarında gezdirdi parmağını. "Şimdi oldu."
"Beni deli ediyorsun." diye tısladım bir kaç adım geri giderek. Ben ona ne soruyorum o ne söylüyor.Telefonumu çantamın içine sokarak kapıya yönelirken bir yandan da konuşuyordum kendi kendime. "Nasıl olmuşum diyorum,ruj kalmış dudağında diyor. Sinir!."
Odadan çıktığımda onu beklemeden asansörlere yönelirken bir anda beni belimden yakaladı. Kurtulmak istedim ama göğsü sırtıma çok yakışmıştı. Pekala,çabuk yeniliyordum. "Bırak."
"Çok güzelsin."
Aman ne güzel. Kondur öpücükleri omuza, boyuna. Bir de iki güzel laf söyle sonra affedilmek bekle. İstediklerin zaten bunlar değil mi?
"İnsanlar bakıyor." dedim iç sesime yanıt vermeden.Her zaman doğruyu konuşmasından nefret ediyordum. Asansörlerde ki birkaç kişi bize,içinde bulunduğumuz bu garip ama dehşet hoş halimize bakıyordu. Aslında onları umursamaz bir de güzel bir öpücükle taçlandırırdım bu anı ama yapmıyorum nedenini bilmeden.
Boğazını temizledikten sonra belimdeki ellerini gevşetip elimi avcuna aldı. Ona uyarak asansörlere doğru ilerliyorduk ki arkamızdan adımızın seslenmesiyle birbirimize baktık. İlk dönen ben oldum. İki kadın, bize doğru gelirken kim olduklarını ayırt etmeye çalışıyordum. Ama hatırlayamadım.
"Siz..Mert Aksoy değil misiniz?"
"E-vet?"
Mert kadını yanımda gergince yanıtlarken gözlerimi kıstım. "Beni hatırladınız mı,Çiğdem ben."
"Üzgünüm."
Kadının yüzü düşerken gerginliğimi belli etmemeye çalışıyordum da,bu kız kimdi? "Siz kimsiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Renkli Rüyalar - Yeniden
RomanceSerinin 2.HİKAYESİ: Yaşadığı hayal kırıklığı yüzünden Türkiye'yi terk eden ve beş ay boyunca İtalya da kalan Nil,kardeşinin sorumluluğu ve işinin geleceği için Türkiye'ye kesin dönüş yapar.Başarısının karşılığını alır ve ilk başvurusunu yaptığı şirk...