Merhabaa
Ben geldim🌸
Bölümü geciktirdiğimi farkındayım. Lakin olması gereken bu.Her daim bölüm atamam, özel hayatım var. Üstelik okunmalar ve vote az olduğundan bölümü eskisi gibi sıklıkla atmıyorum.Hem geçen bölüm baya uzun olup, zamanımı aldığından da dedim biraz zamanı uzatayım.
Hem belki, beni özlemişte olursunuz🌸
Birde duyuru yapıp, Lakin bölümü paylaşmadığım için üzgünüm.Bi' türlü elim klavyeye ulaşıpta bölümü tamamlayamadı.
Eh birde bu günki güzel havaya bir bölüm bırakayım dedim.
Geçen bölüm baya bir hüzün doluydu.
Bu bölümde galiba böyle olacak gibi.Geçen bölüm yazarken, o sahnede kendim bile duygulandım.Gözümde canlandırdım.İnsan nasıl olur? dedim ve hissettiğim i yazdım.
Bilemiyorum size iyi anlata bildim yoksa hayır.Ama yapa bildiğim kadar yazdım o sahneyi.
Bundan sonra Meryem'in çilesi biter mi?
İyi okumalar🔥
BÖLÜM 12: "ÖFKENİN ZEHİRLİ SARMAŞIĞI."
🥀
Son acı çığlık duyulmamıştan önceydi Nagehan'ın yardım dilenişi.Arkadaşına dayak ve merhem olmak istemeyi. Kendi çabasıyla onu şeytanın pençesinden kurtarmaya çalışması.
Dışarı çıktığında Eylül ayının hafif sıcak esintisi yüzünü yalayıp geçmişti.
Gözü etrafı taradı istediğini bulmak istercesine.Ve çok geçmeden hedefini buldu.
Siyah araba, tamda düşündüğünü tasdiklercesine yerinden hareket etmemişti.
Hızlı adımlarla hemen arabaya yaklaştı.Siyah filmli camlar içerini görmeyi zorlaştırsada umudunu kaybetmeden,dirayetle arabaya yaklaştı.
Elini kaldırarak camı tıklatıp siyah camın inmesini bekledi.İlk önce yanıt almasa da sonradan siyah cam yavaş yavaş aşağı inmişti.
Avşar sabahtan beri yerinden kıpırdamadan evi gözetlemiş ne olup bittiğine anlam vermek istemişti. En beklemediği şey ise bu istikamete doğru gelen kızın hedefi,kendinin olmasıydı.Pencereyi yavaş yavaş açmış önündeki kıza göz atmıştı ve karşısında kızarmış gözlerle duran güzel kadınla donup kalmıştı.
Bir an kalbinin gümbürtüsü kulaklarını sağır edeceğini zannetmedi değil.
Kızın elini gözünün önünde sallamasıyla, kendini silkeledi ve ona sorar şekilde baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERYEM
General FictionYelkovan her hareket ettiğinde, bir kan daha akıp kara toprağa karışıyordu. Bir kez daha hareket ettiğindeyse, yaralı kalpleri acıyla kavurmuştu o gece. Kimisi sevdiklerinin mezarında gözyaşı dökerdi, kimisiyse sevdiğini korumak için canını feda ede...