Yelkovan her hareket ettiğinde, bir kan daha akıp kara toprağa karışıyordu.
Bir kez daha hareket ettiğindeyse, yaralı kalpleri acıyla kavurmuştu o gece.
Kimisi sevdiklerinin mezarında gözyaşı dökerdi, kimisiyse sevdiğini korumak için canını feda ede...
Yeni bölümle karşınızdayım..Uzun süre oldu farkındayım. Ama size güzel bölümle geldim. Umarım beğenirsiniz.
Vote ve yorum yapma unutmayın.
İyi okumalar😘
BÖLÜM 18: "ÇIKILMAZ ADIMLAR."
🥀
Hayallerim vardı benim.
Uçsuz buçaksız hayallerim.Ulaşılamayacak kadar temiz ve pak.
Tozpembe ve kirletilemeyecek bir hayallerim.
Ne oldu o hayallerime?
Yıkıldı.
Neden?
İçimde yer edinen kız çocuğunun abisine olan sevgisi yüzünden.
Peki neden hâlâ onu koruyorum?Bilmiyorum.
Neden onca yaptığı şeye rağmen susuyorum?Bilmiyorum.
Neden bazı anlarda, hiç ummadık bir adamın sevgisinin nasıl olacağını düşünüyor ve merak ediyorum?Bunu da bilmiyorum..
Ben hiçbir şey bilmiyordum. Can acıtmaktan, canımın yanmasından başka hiç bir şey bilmiyordum.
Aynadaki yaralı hâlime, dudaklarımdaki buruk bir tebessümle dolu dolu olan gözlerim eşlik ederek bakıyordum.
Kaç kez bakıyorum aynaya? Kaç kez acınası hâlime göz atıyorum bilmiyorum. Her aynaya baktığımda bir şeyi fark ediyordum. Günden güne solan ışıltımı , sevincimi, dudağıma kelebek gibi konan gülümsememin yok olduğunu.
Saatler önce süren kınanın parçası olan bindallı üzerimdeydi. Elime sürülen kınanı örten mavi parçalar hâlâ yerindeydi.
Gözümü kapatarak göz damlamın yanağımda yol çizip akmasına izin verdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Allah'ım nasıl bir girdapın içindeydim ben?
Başımdaki tacı hırsla çıkarmaya çalıştım, ancak kınam için örttükleri elimdeki parça buna izin vermemişti.
Elimdekini yırtar şekilde çıkartıp yere attım. Diğer elimde de aynı işlemi tekrarladım. Ve teker teker üzerimdeki şahşaha kokan şeyleri hayal kırıklarımla ve yenilmişliğimle eksittim. O kadar hırslanarak kendimi soymaya odaklanmıştım ki, nefes nefese aynadaki görüntümle göz göze gelince bir an yerimde donup kalmıştım.
