Aşk duygusunun benim gibi bir kadın için yeri yoktu. Eğer hayatta zamanı kısıtlı bir kadınsanız her şeyden uzak durmalıydınız. Ama sanırım ben bu kuralı çiğnemiştim. Yaralı ruhum yeterince can çekişmiyormuş gibi ona yeni yaralar armağan etmiştim. Kı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🍒
Okuldan eve döndüğünde hazırlanmak için hızlı hareket eden Nefes aldığı kısa bir duştan sonra dolabın karşısına geçti. Askılarda tek tek gözünü gezdirirken arkada asılı vaziyette duran elbiseyi gördüğü gibi eline aldı. Kalın askılı ve üst kısmı siyah dantelle kaplı elbisenin bel kısmına ulaşan dantel kesimi orada son buluyorken çiçek yaprakları ufak tefek etrafında vardı. Eteğin devamı ise sade beyazdı ve uç kısmında siyah renk bulunuyordu. Beyaz spor ayakkabılarıyla kombinledikten sonra bileğine gümüş daire şeklinde bir ucunda okun sonu diğer ucunda başı olan aksesuarı taktı. Rengarenk saçlarını gevşek bir örgüyle sol omzuna bıraktıktan sonra sade olan makyajında ki tek renk olan gül kurusu rujunu dudaklarına sürdü.
Siyah rengindeki çantasına gerekli olacak birkaç eşyayı koyduktan sonra telefonundan numarası kayıtlı bir taksiciyi arayarak evin adresini verdi. Heyecanını biraz olsun dindirebilmek için bir şeyler içmek isteyen Nefes odadan çıkıp mutfağa geçti. Buzdolabının kapağını açtığında gözüne ilişen limonatayı bir bardağa doldurup içti. Boğazından geçen serinlikle rahatladığını hissetti.
Bahçeden korna sesini duyduğunda taksinin geldiğini anladı. Hızlı adımlarla evden çıktıktan sonra bahçenin etrafında sıra sıra dizili olan korumların buz gibi soğuk ve hissiz bakışlarının altında taksiye bindi. Can'la buluşacakları yerin adresini adama söyledikten sonra geriye yaslandı. Hava yavaştan grileşmeye başlamış güneş izini kaybettirmişti. Evren bugün kendi tarafında olmalıydı ki olmayan trafik sayesinde tam vaktinde gelmişti. Çantasından çıkarttığı parayı adama verip arabadan indi. Önündeki rengarenk kafeye bakarken heyecanını bastırmak için derin bir nefes aldı.
Çantasını daha sıkı tutarken kafenin kapısını aralayarak içeriye girdi. Müşterinin girdiğini haber veren kapının üstündeki çanın güzel sesiyle masada oturan birkaç insan ona baksada kendisi daha çok sandalyesinden kalkan Can'a odaklanmıştı. Yanına yaklaşıp karşısında durduğunda yanağına konan buse ile kalbinin hız değişen ritminin giderek hızlandığını hissetti.
"Çok güzel olmuşsun."diye iltifatta bulunan Can'a gülümsedi.
"Teşekkür ederim." Centilmenliğini ele alan Can,Nefes'in oturacağı sandalyeyi geriye çekip onun oturmasını bekledikten sonra kendi yerine oturdu. Yanlarına gelen garsona siparişlerini verdikten sonra başbaşa kaldılar.
