Genç adam, kucağında yatan cansız bedene baktı.
Akmak için bekleyen yaşlarına okkalı bir küfür savurup derin nefes aldı.
Meleğının teni bem beyazdı, o öpmeye doyamadığı kırmızı dudakları şimdi mordu, kolları onu her zaman belinden sararken şimde yerdeydi.
Daha fazla dayanamayan göz yaşları hızla akmaya başladı. Içindekileri daha fazla tutamayıp sinirle "hani bırakmaycaktın lan beni! hani savaşıcaktın! neden tutmadın sözünü? Neden bıraktın beni? Neden bu iğrenç dünyada yapayalnız bıraktın?" Her sözünde daha da acıyan kalbine inat bağırdı.
Bitmişti... miniğinin acısı bitmişti. Her gece çığlıklarla uyanıp acısı dinene kadar bağırması bitmişti.
Kimse duymasın diye kafasını yastığa gömüp hıçkırarak ağlaması bitmişti, ama şimdi adamın acısı başlamıştı. Kadın, adamın kucağında huzurla uyurken artık adamın huzursuz uykuları başlayacaktı.Doktorlar, hastayı morga almak için geldiğinde, genç adam, hızla kollarını daha fazla sıkılaştırdı.
Onu almaya çalışan doktora "defol git lan burdan! eğer ona dokunursan senin derini yüzerim anladın mı lan?" Dedi kükreyerek.
Başta korkan doktor hızla yutkunup onunla gelen görevlilere bir baş hareketi yaptı.
Görevliler şaşkınlıkla bir birlerine bakıp korksalarda belli etmeyip genç adama dogru atak yaptılar.
Genç adamın bakışıyla ikiside yaptığı ataktan pişman olup geri cekilirken doktor boğazını temizleyip diyeceklerini tartarak "bakın Ali Bey, Leyla Hanımı almalıyız onu incelemeleri ve morga kaldırmaları gerekiyor." Dedi ikna etmeyi düşünürken ama Ali'nin onu hiç dinlemediğini bile fark edince kravatını hafif gevşetti.
=zeynepinhikayeleri08=
=zeynepgvn08=Sizleri diğer kitaplarıma da beklerim.
Sevgiyle kalın 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMERA FERAM ☑
Teen Fiction▪︎TAMAMLANDI▪︎ Mutluluk neydi? Yani gerçek mutluluk? Baba sevgisi, aile sıcaklığı? Peki size bir soru. Size hiç kendi hayatınız için söz hakkı verildi mi? İşte bana verilmedi. Benim kaderimi onlar çizdi ve beni bir avuç sevgiyle uğurladılar yaşadığı...