Zeynep'ten
Mutluluk gökyüzünde ki yıldızlara dokunmak kadar imkansızdı Bizim için ama her imkansızın bir umut kapısı vardır ya hani işte bende o umut kapısının saklı anahtarını arıyordum.
Kocam, ömrüm, çocuklarımın babası ve benim de bu hayatta ki baba sevgimi tamamlayan adam Asaf ADAR...
Evliliğim boyunca hep sıkıntılar yaşadık. Kimi zaman ayrı düştük kimi zaman birbirimizi kaldırdık vazgeçmedik ne yılmaktan ne de yıkılmaktan.
Buğulanmış pencereye yaklaştım hafifçe silip görüş alanıma giren beyaz tabakaya baktım.
Kar yağıyordu Mardin, gelin olmuştu hem de çok güzel bir gelin. Beyazlar içerisinde karşımdaydı.
Kim derdi ki bu görüntüye bakıp Mardin'in bir ölüm şehri olduğunu?
Töresiyle kaç gencin hayatını yıkmıştı?
Kaç aşığın ahını almıştı?Bir zamanlar beni de yakmıştı bu ölüm şehri.
Tabi ben öyle sanmıştım..Nerden bilebilirdim ki Mardin'in benim mutlu olmama izin vereceğini.
Hafifçe yağan kar tanelerine baktım
Kar taneleri ne güzel de anlatıyor birbirine zarar vermeden yol alınabileceğini
Gözlerimi kapatıp derin nefes aldım.
Eteğimin çekilmesiyle kafamı eğdim
Menese, hafifçe eteğimden çekip "ayye kayım ayıktı" deyip ağzını işaret etti.
Tebessüm edip minik meleğimi kucağıma aldım.
Yanağını hafifçe ısırdığımda hızla kendini çekip kaşlarını çattı.
Hafif dolan gözleriyle "ajıdı" deyip yanağını hafifçe sildi.
Bu sefer ısırdığım yeri öpüp "geçti mi?" Dedim dudak büzüp. Hafifçe kıkırdayıp minik elleriyle boynuma sarıldı "gejdi" deyip güldü.
Gülümseyip kapıya doğru yürüdüm.
Birlikte odadan çıkıp aşağı indik.
Egemen'le birlikte kahkahalar atan oğlumun yanına gidip "kimler acıktı?" Diye sordum.
Egemen, düşünürmüş gibi yapıp "Ben." Dedi
Miraç'a baktığımda ağızında çıkan 4 dişiyle kocaman gülümseyip "mamm" deyip gözlerini kapattı.
Onların bu hâline gülüp Menese'yi kucağımdan indirip ,"o zaman anne size makarna yapsın." Deyip tam mutfağa gidecekken menese'de paytak adımlarla peşimden koşup "beyde yapjam mam" deyip peşimden koşmaya devam etti.
Birlikte mutfağa girdiğimizde evin hizmetlilerinden olan Ayşe ve selin, Zehra ve Arya'yla mutfak masasında oturmuş sohbet ediyorlardı.
Beni gören hizmetliler hemen ayağa kalktıklarında gülümseyip "afiyet olsun. Oturun" deyip ocağın yanına gittim.
Zehra, oflayıp "gelmeseydin jimbiram(yengem)" deyip isyan edercesine bana baktı.
Omuz silkip "yorgundum." Deyip ocağa doldurduğum demliği koydum.
Menese, Aryanın önündeki küçük toplardan olan çikolataya bakarak hafifçe bir adım geri gitti.
Hâlâ utanıyorlardı.
Ela gözlerini karışpıştırıp bir bana bir de Arya'ya bakıyordu.
Arya, başta anlamasa da Menese'nin bakışlarını takip edip gülümsedi. Çikolata kasesini Menese'ye uzatıp "al güzelim. " deyip Hafifçe tebessüm etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMERA FERAM ☑
Teen Fiction▪︎TAMAMLANDI▪︎ Mutluluk neydi? Yani gerçek mutluluk? Baba sevgisi, aile sıcaklığı? Peki size bir soru. Size hiç kendi hayatınız için söz hakkı verildi mi? İşte bana verilmedi. Benim kaderimi onlar çizdi ve beni bir avuç sevgiyle uğurladılar yaşadığı...