Papatyam

3.6 // Kayıp

***1. GELENEKSEL MİSHA COLLİNS'İN DOĞUM GÜNÜ BÖLÜM BOMBARDIMANI ADINA ATILAN BİR BÖLÜMDÜR!***

Günümü bozan Lucifer'dı. Geç bir saatte Lucifer beni aramış ve meleğimin benimle olup olmadığını sormuştu. Olmadığını söylemiştim.

Lucifer telefonu yüzüme kapatınca da içime bir kurt düşürmüştü. Meleğim evinde değil miydi? İçimdeki kötü hisle Meg'i aradım. Telaşlıydım. Cas şu an Meg'le olsa bile rahat edecektim, o derece. Ama Meg bana Cas'in onunla olmadığını söyledi.

Bir şeyler dönüyordu ve meleğim ortalarda değildi. Ceketimi alıp evden çıktım. Sam çoktan uyumuştu. Bebeğimle cilveleşemeden hemen meleğimin evine sürmeye başladım. Eve vardığımda hemen bahçeyi geçtim ve kapıyı çalmaya başladım. Gabriel gereksizi kapıyı açınca telaşla "Cas nerede?" dedim. Gabriel neredeyse bağırırcasına "Biliyor gibi mi gözüküyoruz?" dedi.

Lucifer kapıya varıp beni içeri aldı. Evde büyük bir kriz var gibiydi. Ben de ortasına düşmüştüm anlaşılan. Lucifer kalçasını koltuğun kolçağına dayayıp "Cas'le kavga etmediniz değil mi?" dedi. Başımı iki yana salladım. Anna saçlarını geriye atıp "O zaman bu çocuk neden başını alıp gitsin?" dedi. "Yoksa... B-Biri mi aldı onu?"

Lucifer önce kardeşine sonra da bana baktı. Saklamaya devam edemezdik böyle bir durumda. Lucifer bana bakıp "Kimin yapmış olabileceğine dair bir fikrin var mı?" dedi. Çenesi kasılmıştı. Başımı iki yana sallayıp "Herkes senden korkuyor. Londra'da neler yaptığından haberdarlar. Kurallarını çiğneyeceklerini düşünmüyorum." dedim.

Gabriel ikimize de dik dik bakıp "Düşündüğüm şeyden bahsetmiyor değil mi?" dedi. Lucifer gözlerini kaçırıp "Ondan bahsediyor." dedi neredeyse duyulmayacak bir sesle. İşte tam o sırada pek de beklemediğim bir şey oldu. Gülmek ve biriyle dalga geçmek dışında pek bir işlevi olmadığını düşündüğüm Gabriel ağabeyine çok sağlam bir yumruk attı.

Ben şaşkınlıkla elimi ağzıma götürdüm. Bunu gerçekten hiç beklemiyordum. Lucifer hiçbir şey yapmadı. Ne yani yapmayacak mıydı? Dışarıda bize karşı kaplan olan adam evinde küçük kardeşi ona yumruk atınca kedi gibi pısacak mıydı? Meleğimin güvende olduğundan emin olsaydım buna kahkaha atardım.

Lucifer kızaran çenesini oynatarak "Haklısınız. Hepiniz. Özür dilerim." dedi kardeşlerine bakarak. Anna sinirle gülerek "Özür? Biz seni kurtaracağız diye neler yaptık ya. Karşılığı bu mu? Bize sözünü tutmaman mı?" dedi. Anna tam Lucifer'a saldıracakken Balthazar onu durdurdu. "Kendinize gelin! Kardeşimiz ortada yok."

Kapı çalındı yine. Kapıyı açtım. Meg rüzgar gibi eserek içeri girdi. Hemen Lucifer'a sarılmıştı. Şaşkınlıkla onlara baktım. Onlar birbirlerini tanıyorlar mıydı? Meg nefes nefeseyken "Cas? Gerçekten onu..." dedi. Lucifer başını salladı. Meg alt dudağı titrerken "Neden sevdiğim herkesi benden alıyorlar?" dedi. Lucifer ona yine sarıldı. Ne demek lan benim sevdiğim herkes? Sevdiğim? Sen kimsin ya?

Meg kendini toparladığında saçlarını topladı ve "Tamam. Öncelikle Chuck amcanın burada olmaması iyi olmuş. Telaşa kaptırtmayın adamı. Bir şekilde halledeceğiz durumu. Bir listeye ihtiyacımız olacak. Bunu yapabileceklerin listesi. Lucifer, sen herkesi her zamanki yerde toparla. Onların gözünü korkut belki açılan olur. Balthazar, Cas'in tüm okul arkadaşlarını ara ve neler olduğunu anlamaya çalış. Gabriel okulla konuş, kamera kayıtları lazım. Micheal sen de Lucifer'la git. Anna biz de seninle polis istasyonlarına gideceğiz. Dean... telefonun açık olsun. Seni arayabilir. Ama yine de boş durma, sen de hastanelere bak." dedi. Herkes Meg'in dedikleri yapmak için harekete geçerken neler olduğunu sorguluyordum. Bu kıza normalde çok kızardım böyle bir şey yapsaydı ama normal bir zamanda değildik. Cas dönene kadar da olmayacaktık.