Bölüm 13: Girift
"Bazen gülmekten başka çare kalmaz, çünkü göz pınarları bir daha yaşarmamak üzere kurumuştur bir çöl misali*"*Girift: İç içe geçmiş, dolanmış
"T-telefon?" Diye sayıkladı genç kız. Bir yandan şaşkınlığını ifşa etmiş bir yandan da bilmemezlikten gelmeye çalışmıştı.
Başarısızlığı genç adamın ona 'tabi tabi' dercesine bakan gözlerinden net bir şekilde anlaşılıyordu.
"Ama..." Diye sayıkladığında Alp bir adım daha ona yaklaştı. O buna tezat bir kaç adım uzaklaşırken sesini basan tedirginlikle yineledi.
"Ama şey.." Onun bu mırıldanışını pek umursamayan Alp ellerini cebine yerleştirip onu germemeye özen gösterdi.
'Zaten kırılmış bir kızsın' diye iç geçirdi birden.
"Vermeme sebebin?" İpar bu soruya verebilecek bir cevap bulamayınca gözlerini pencereye çevirip oyalandı.
"Bak İpar..." Dedi genç adam duruşunu dikleştirerek, "Bir daha bir kaçma girişimini kendimizi geçtim, sen de kaldıramazsın. Bunu yapmayı bırakman lazım. "
"Hayır, ben bir daha kaçmayacağım" dedi hızlıca. Gerçekten de kaçma gibi bir niyeti yoktu.
" İzinsizce seni dinlemiş gibi oldum ve sözlerin bana hiç basite alınacak şeylermiş gibime gelmedi."
Alp'in onu duyduğunu bizzat ondan işitince hızla kafasını ona çevirdi.
"Ben, sandığın gibi bir işe girişmeyeceğim. Bundan emin olabilirsin" diye genç adamı ikna etmeye çalıştı.
"Emin olmak isterdim ama İpar, sen bunu daha önce de yapmıştın. Böyle sakin gözüküp bizi alda-" İpar ona lafını tamamlatmayıp kendini savunmaya geçti
"Aldatmadım! Sadece... Ne bileyim yani, öyle değil işte!" Maalesef haksızdı, Alp'in bunu söylemesi yalan olmayacaktı.
Alp derin bir nefes alıp asıl konuya döndü.
"Telefonunu senden alma gibi bir hakkım yok. Ancak, sen böyle yapmaya devam edersen gözümüz kulağımız bu kapıda olacak" dedi naif ama uyarıcı bir ton ile.
Hiç bir şey demeye fırsat bulamadan genç adamın devam edişiyle onu dinledi İpar.
"Niçin bu hastaneden kaçtığını öğreneceğim. İstediğini söyle, neye inandırmaya çalışırsan çalış. Ama şunu unutma, ben bir şeylerin farkındayım. Hastaneden kaçmak istemenin başka nedenleri olduğunu, bu telefon görüşmelerinin de bunda bir payı olduğunu düşünüyorum."
Alp hiç bir karşılık alamayınca "Neyse, işlerim var. İlaçlarını almayı unutma sakın" dedikten sonra arkasını döndüğü an İpar'ın kısık sesiyle kafasını çevirdi.
"Sadece bir arkadaşımla konuştum, yanlış anlaşılacak bir şey yok. Hem beni duyduysan ona bir daha hastaneden kaçmayacağımı söyledim."
"Kaçamayacağını söyledin, elinde olsa yaparsın" genç adam koyu tondaki mavi gözlerini genç kıza dikmiş tavrını korumuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİSK-İ AMBER
Teen Fiction"Üç ay ömrü olan birine aşık olunmaz doktor!" Bu mum ve kibrit'in aşkı Alp hastalarının iyileşmesi için çabalayan bir doktor, İpar osteosarkom kanserine yakalanmış ölümü kabullenen genç bir kız. Çok zıt karakterlerine tezat birlikte ayakta durmayı...