36. bölüm: Soğuk Toprak

743 65 0
                                    

Ooo, sen yeni bölüm atar mıydın? Zahmet ettin... Doğrusu ne söylerseniz haklısınız. Sınavlar bitsin, ağır kamplar bitsin derken tekrar sınavlar... Anladım ki uygun zamanı beklemek aslında zaman kaybı. Ben de elimden geldiğince yeni bölüm yazmaya gayret gösterdim. Daha fazla zaman kaybetmenin manası yok.

O halde yeni bölüme geçelim. Satır aralarına yorum bırakmayı unutmayın lütfen ^^

Bölüm 36: Soğuk Toprak

2 hafta sonra,

Ellerini göğsünde toplayan genç doktor pencerenin önündeki ikiliye bakıp "Keyfimiz yerinde?" diye sorunca işittiği sesle kapıya koştu minik kız.

Kendisine koşan minik kıza daha rahat sarılmak için diz çöktüğünde "Abicim!" diyerek boynuna sarılan ufaklığa sarıldı Alp.

"Nasılsın bakalım?" diyerek genç adam minik kıza sarıldığında Fidan da karşılık verdi.

Fazla uzun sürmeyen bu kucaklaşma da "İyiyim abi" diye şakıyan minik kız "Bak!" diyerek doktorun kollarından sıyrılıp yatağın yanındaki masaya doğru koştuktan sonra masadan aldığı resmi gösterdi.

Siyah ve kahverenginin ağırlıkta kullanıldığı bu resimdeki genç bir kız ve oğlana bakan Alp gülümseyip "Ne güzel." deyiverdi.

Kimin resmedildiğini anlamayan Alp minik kızın sözlerini devam ettirmesi üzerine fark etti kimin çizildiğini. "Bunu Taner abi ve Bahar ablaya götüreceğim."

O sırada pencerenin önünde kendilerini izleyen İpar ile göz göze gelen Alp tekrar Fidan'a döndüğünde tereddütle sordu minik kız, "Gideceğiz değil mi? Bana söz vermiştin."

Minik parmaklarını avuçlarına alan genç adam kafasını salladı. "Tabi. Annenlerden izin aldım. Bugün öğle arasında gidip geleceğiz."

Sevinçle gülümseyen ufaklık karşısında hala içinde derin yarası olan doktor abisinin hüznünü anlamadı.

Her şey o kadar hızlı ve o kadar acı geçmişti ki...

Hala Bahar'ın kaldığı odada çığlık atan Taner'in sesi yankılanıyordu genç adamın kulaklarında.

Hala cenaze sabahı esen soğuk rüzgarı ensesinde hissediyordu genç adam.

Ayağa kalkan genç adam İpar ile Fidan'ı odada bırakıp işinin başına döndüğünde birbirine alışmaya başlayan ikili dışarıda yağmurla karışık yağan karı izliyorlardı.

Fidan'a da söylediği gibi küçük kızın ailesinden izin alan Alp, öğle yemeğinden sonra mesai tekrar başlamadan İpar ve Fidan'ı alıp fazla uzakta olmayan mezarlığa gitmek için arabaya bindiler.

Mezarlığa geldiklerinde annesinin tembihi üzerine kırmızı atkısını rastgele takan minik kız alelacele arabadan indi.

Onun düzgün takamadığı atkıyı düzelten İpar elini tutup arkadan gelen Alp ile beraber genç çiftin mezarına doğru ilerlediler.

Küçük kız sadece iki hafta önce gördüğü ikilinin şu an toprak altında oluşuna gözle görünce daha çok üzülmüştü.

Elindeki resmi iki mezarın arasına bırakıp çömeldi ufaklık.

MİSK-İ AMBERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin