Bölüm 38

4.1K 212 37
                                    

********

Esra odadan uzaklaşmış tı ki kapıdan gireni görmesi ile durdu .Karşısındaki adamla gözleri buluştuğunda adam öfkeyle üzerine yürüyerek bağırdı:

- Senin burada ne işin var hala?

mirza konağın kapısından girdiğinde karşısında gördüğü kadınla dinmemiş siniri yeniden alevlenmişti sorduğu soruya cevap alamaması da bunun cabasıydı .Hızlı adımlarla Esra'ya ilerleyip bir adım kala durdu.

-Sana bir sordum, burada ne işin var ? dedi Mirza konakta ki misafirin varlığını hatırlayarak sesini kısmıştı ama sözleri o kadar şiddetli çıkmıştı ki dudaklarından Esra nın korkudan titremesine sebep olmuştu.

Esra kendisine saf nefret ve öfke ile bakan adamın sorusu ile boğazını temizleyerek kendinden emin çıkarmaya çalıştığı sesi ile konuştu:

- Burak benimde arkadaşım ve arkadaşım yaralıyken onu görmeden öylece bekleyemezdim görmem gerekiyordu ve o da bu konakta olduğuna göre burada olmam gayet normal bence.

Mirza alayla Esra'yı süzüp bir elini cebine koyarken diğeriyle kirli sakallı yüzünü kaşıyıp konuştu:

- Ah ne kadar da düşüncelisin var olduğundan şüphelendiğim gururunu hiçe sayıp yaralı arkadaşını görmeye gelmişsin . Yani sen diyorsun ki bir nevi içimi rahatlatmak için geldim buraya . Keşke bunu yaptığın diğer hatalar için de düşünsen.

Esra ellerini yumruk yapıp terasta kollarını bağlayıp onları izleyen Maral'a baktı daha sonra Mirza ya iyice yaklaşıp konuştu:

- Benim bir hatam yok. haa bu arada eğer illa bir gurursuzluk arıyorsan (Maralı işaret ederek devam etti)yanı başınızda duruyor aksi halde bir adamın kalbinin başkasında olduğunu bildiği halde hatta o adamın ona dokunmadığı halde ve her gün yüzüne nefret kusmasına rağmen hala o adama karılık yapan , karısıyım diyen ve onunla aynı yatağa giren ben değilim o.

mirza duyduğu sözlerle iyice delirdi öyle ki Esra'ya vurmak için elini kaldırdı daha sonra gözlerini sıkıca yumup açtı ve o anda kafasını iki yana yapma der gibi sallayan Maral ile göz göze geldi. Elini yumruk haline getirip karşısında korkudan titreyen kadına bakıp elini indirdi:

-Bir kadına vurmak erkekliğe hele ki bana yakışmaz . Senin gibi iğrenç bir kadına bu şekilde bile olsa elimi sürmem. sende olmayan gururun nasıl bir şey olduğunu bilmediğin için herkesi kendin gibi sanıyorsun. sen bilmezsin tabi bizim burada en azından bizim için namus (yumruk olan elini kaldırıp gösterdi) bunun içinde saklıdır evlenene kadar o senin namusundur evlendiğinde bu yumruk açılır ve artık o senin ve kocanın namusu olur. O kadın sizin tüm bu iğrençliklerinize katlandı ise namus nedir gurur nedir unutan sizler için değil kendi namusu için katlandı . O yer de de gökte de nikahlı kocasının yatağına girerken gurursuz ama iffetsiz birkadın olan sen o evli erkekle geceni gündüzünü geçirirken çok gururlusun öyle mi?

Esra elini mirza ya tokat atmak için kaldırmıştı ki Mirzanın yüzüne inmeden başka bir el tarafından tutuldu. Maral terastan inip bir an önce bu kadının gitmesi için aşağıya gelmişti lakin mirzaya vurmak için havaya kalkan elini fark edine sinirle yaklaşıp eli inmeden sertçe tuttu ve ikisinin arasına girip :

- Orada duracaksın işte.SAKIN BİR DAHA DENEYEYİM DEME. Eğer ki şuan sana haddini bildirmiyorsam bu kendime ve konakta ki insanlara saygımdan . Ama biliyor musun eğer bir insan şiddete başvuruyorsa duyduğu şeyler hakikattır. Bizim ne senin yalanlarınla ne de bilmediğin gerçeklerinle uğraşacak vaktimiz yok bu nedenle şimdi buradan defol git ve sevgilinle kurduğunuz o yalan dünyada oyunlarını oynamaya devam et.dedi.

Görücü Usulü HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin