|11|

475 49 21
                                    

Herkese selam💙💜
İyi okumalar⚘🙉
.
.
Damarlarımın alev gibi yandığını hissediyordum. Vücudumun her bir kısmının sıcaklığını hissediyordum. Uzuvlarım hiç böylesine sıcak olmamıştı. Avuçlarım içinde hala sönmemiş olan parlaklıklar ve onun anlattıkları kafayı sıyırmama yetecek türdendi.

Tanrı aşkına bu nasıl mümkün olabilirdi? Ben bir insandım, evet sadece bir insandım. Bunların hepsi saçmalıktan başka bir şey değildi.

"Cevap ver bana-" dedim sert bir ses tonuyla. Ayni zamanda bir hışımla arkama döndüğümde onun olmadığını görmüştüm. Karanlık sokakta onu arayan gözlerim lambalar dışında onu göremiyordu.

"Hey!"

Seslenmek adına yükselttiğim sesim bomboş sokakta öylece yankılanarak yok oldu. Az önce buradaydı.

"Hey, nerdesin!" dedim yeniden sesimi duyması için bağırırken. Fakat kendi sesim dışında hiç bir şey duyamadım. Etrafta onu aramayı bırakarak önüme dönerken yerde gördüğüm kara tozla afallayışıma engel olamadım. Yere çömeldiğimde bunun yaklaşık bir saat önce gördüğüm toz olduğunu fark etmiştim, evet tamamen aynısıydı. Neydi bu?

Gözümün önünde parçalarak yok olduğunda ardında bıraktığı bir toz muydu bu? Ah Tanrım ne saçmalıyorum ben?!

Parmaklarım arasına aldığım tozun yumuşaklığını hissetmek için parmaklarım arasına sıkıştırarak burnuma yaklaştırdım.

Aynıydı, yaklaşık bir saat önceki aldığım kokuyla aynıydı. Onun tozu ise eğer... öyle vasat bir görüntüden böyle bir koku çıkması mucizeydi.

Gözüme çarpan beyaz ışıkla kapattığımı yeni fark ettiğim gözlerimi açtığımda ışığın avcumdan geldiğini anlamamla elimdeki tozu yere bırakarak hızla ayağa kalktım.

Aklımı kaçırmak üzereydim. Olanları hala idrak edemiyordum. Bunlar ciddi anlamda saçmalıktan başka bir şey değildi. Nasıl mümkün olabilirdi ki?

Parmaklarımı sertçe saçlarıma geçirip karıştırarak olanları yeniden düşündüm. Kafayı yemek üzereydim bütün bunların bende olması...

"Ah! Yeter."

Buradan bir an önce uzaklaşmak istiyordum. Şu an tek ihtiyacım olan şey buydu. Evet, evet buydu.

Daha fazla olduğum yerde durmadan eve doğru yürümeye başladım. Kafam allak bullaktı düşünemiyordum bile. Her şey birbirine girmiş gibiydi.

Derin derin nefesler bırakırken görüş alanıma giren kollarım ve ellerimin üzerindeki şekilleri görmemle olduğum yerde durmam bir oldu.

Elimin üzerinde rakamlar vardı, kollarıma doğru yazılar vardı birçok yazı vardı.

"Nasıl..."

Bütün yaptırdığım dövmelerin hepsini derimin üzerinden sildirmiştim. Bütün bunları sildirmişken nasıl geri gelmişti?

Yaklaşık birkaç saat içinde artık kontrol edemediğim sinirimle birlikte elimdeki kolumdaki dövmeleri parmaklarımla silmeye çalıştım. Geçmişte kalan bu dövmeler bana acıdan başka bir şey vermemişken onları sildirmeyi başarmıştım. Kurtulmuştum.

"Lanet olsun neden geri geldin, neden?!"

Yıllardır acı çeken kalbimin uzun zaman sonra ilk kez sızladığını hissediyordum. Canım uzun zaman sonraki kez bu kadar acıyordu. Parmaklarımla silmeye çalıştığım dövmelerin çıkmadığını gördüğümde yıpranmış olan öfkeme yenik düşerek boğazım yırtılırcasina bağırdım.

deadline: decipher |jenmin| [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin