"Eve mi gidiyoruz?" diye sordum.
"Ziya Abi öyle dedi ama siz istemezseniz.."
Derin bir nefes aldım. "İlk önce bana biraz tanıt olmaz mı?"
"İşleri?" diye sordu.
"Her şeyi öğrenip o eve gitmek istiyorum Akrep."
Gülümseyip başını salladı. "Her şeyi anlatacağım size. Merak etmeyin."
"Güzel." dedim. "İlk kendinden başla o zaman. Kimsin sen Akrep?"
Derin bir nefes aldı. "Siz lisedeyken babanızın yanında işe başladım.Önder Özmen baba oldu bana. Hayatını kurtadığımda da güvendi. Yanın da en güvenilir adamı yaptı."
"Çocuk var mı?" diye sordum gözlerimi yüzüğüne dikerek. Aynadan nereye baktığımı anlamıştı.
"Eşim üç aylık hamile." dedi. Yüzünde güller açmıştı.
"O gün,yani eve saldırdıklarında neredeydin?"
Bir anda yüzü soldu. "Ordaydım." dedi. "Babanızla birlikte."
"Nasıl vurulduğunu gördün yani?"
"Ellerime düştü." dedi. Bunu öyle bir sesle söylemişti ki ağladığından şüphe edip ona bakmama neden olmuştu.
"Sevdim seni Akrep" dedim. "Elinde takılı alyans dedemindi. Babamın babasının yani. Sana onu vermiş. O kadar sevmiş yani,o kadar güvenmiş."
"Önder baba evlendirdi beni. Bir yuva kurdu. O gün onu vuranı farketseydim hiç düşünmeden önüne atlardım."
"Karın hamileydi ama."
"Önder baba da benim babam ama." Hüzünle gülümsedi. "Geldik" deyip arabayı durdurdu.
Camdan etrafa baktım. "Burası evin olduğu mahalle. Genellikle değişik işleri mahalleden çıkmadan hallederiz. Şirketlere çok taşımayız."
Arabadan inince peşinden bende indim.
"Babamın dövüş klubümü vardı?" diye sordum. Şu an önünde durduğumuz yerde kocaman 'ÖZMENLER DÖVÜŞ SALONU' yazıyordu.
"İçeriye girelim"dedi Akrep ve önden girdi. Peşine takıldım. İçeride bir kaç kişi haricinde kimse yoktu. O kişilerde spor yapıyorlardı. Akrep yanımda yürümeye başladı.
"Buraya gelen herkes bizim adamımızdır. Şu an gördükleriniz bile. Gayet güvenilir bir yer ."
Bir odanın önünde durup kapıyı açtı ve içeriye girdi. Kocaman bir odaya gelmiştik. Oda gayet güzel döşenmişti. Genellikle siyah ve beyaz tonlar hakimdi. Bir çalışma masası vardı. Arkasında da gayet görkemli bir koltuk.
"Babanızın odası." dedi Akrep. "Oturun lütfen."
Beni koltuğa yönlendirdi. O koltuğa oturacak güçte hissedememiştim kendimi. Başka koltuğa oturdum.Akrep hiç karışmadı. Masadan gidip gizli bir bölme açtı ve içinden bir sürü dosya çıkardı.
"Babanızın işi hakkında ne biliyorsunuz?" diye sordu karşıma oturarak.
"İnşaat şirketlerimiz var. İki tane olmalı."
"Evet. Birine yarı yarıya ortağız. Birisi ise tamamen bizim. Başka?"
"Mekan sahibiyiz. Gece klüpleri,meyhane gibi.."
"Bunları herkes bilmesin diye şirketler kuruldu. Şirketler birazcık bizim.."
"Mafya olmadığımızı kanıtlmak için. Ama mafyayız değil mi?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABAMIN EMANETİ
Ficción GeneralSadece soyadınız aynı olan kişilerle aile olabilir miydiniz? Ecrin,kendi hayatını kurmuş,kendi başına yaşayan bir kızdır. Bir gün babasının eski dostu onun yanina gelir ve ona kötü bir haber verir. Bu eski dost bu kötü haberi vermekle kalmaz,aynı...