61. BOZULAN BAĞ

601 31 86
                                    

Şarkılar;

Algoth Holmes, Winter Birds

Billie Eilish, Ocean Eyes

Not: Bölüme başlamadan önce bir hatırlatma yapayım dedim; Önceki bölümde Elaine'nin zindandan çıktığına dair bir şeyler vardı ama yok öyle bir şey... Hiç de demiyorsunuz ne ara çıktı zindandan... Neyse, sustum. Sizi bölümle baş başa bırakayım.

İyi okumalar!

-

-LUCY-

Kablosuz kulaklığı kulağıma takıp kendimi müziğin ezgilerine kapattığımdan beri birkaç saati devirmiş olmalıydım. Ama ben, başımda beni bekleyen önemli meseleler yokmuş gibi odamdaki yatağımın başlığına sırtımı vermiş, bacaklarımı karnıma çekmiş bir şekilde oturuyor, tozpembe rengindeki perdelerin açıkta bıraktığı geniş pencereden dışarıyı seyrediyordum.

Yatağımın yanındaki komodinin üzerinde duran, babamın hazırladığı kakaolu sütümden küçük bir yudum alacağım sırada eski model telefonumdan ses gelince hemen kulaklıklarımı çıkardım.

Cody Sander kişisinden bir mesaj.

Tatlı bir heyecan içimi sararken yarısına kadar süt dolu büyük bardağı komodine bırakmış, titremeye başlayan ellerimle telefona sımsıkı yapışmıştım. Dudaklarımda kocaman bir sırıtış vardı.

Hey, demişti sadece. Ama neden bu kadar heyecanlanmıştım ki?

Onu sevdiğin için olabilir mi acaba, dedim kendi kendime. Sonra da hiç vakit kaybetmeden cevap yazdım.

Hey!

Çok geçmeden yeni bir mesaj geldiğinde o süre boyunca yüzümdeki gülümseme silinmemişti. Birisi şu anki halimi görse beni deli zannedebilirdi ama o an Cody'nin attığı mesajlar dışında hiçbir şey düşünmüyordum.

N'apıyorsun?

Hızlıca cevap yazmaya giriştim ama bir yazıp bir siliyordum ve arada bir sanki yeni yeni yazmaya başlamışım gibi harflerin yerini şaşırıyordum.

En sonunda, "Odamda müzik dinliyorum Cody,"diye yazıp gönderdiğimde o daha yazamadan yeni bir mesaj daha yazıp gönderdim.

Kafana saksı falan mı düştü senin?

Tabii cevap gecikmemişti.

Ne alaka?

Ve bu da beni şaşırtmaya devam etmişti. Artık ciddi ciddi kafasına saksı düşüp düşmediğini sorgulamaya başlamıştım. Gerçi Cody her zamanki Cody'di; bir gün başka birisiyken bir gün bambaşka birisine dönüşebiliyordu. Elaine ve Ed gibi değildi. Daha ziyade eski Cody ve yeni Cody arasında sıkışıp kalmış gibiydi.

Kakaolu sütümden koca bir yudum alıp eski yerine bırakırken, "Hiç," yazıp gönderdim.

Ama sonra konuyu değiştirdi.

Bugün önemli bir gün.

Kaşlarım belli belirsiz çatılırken bir yandan topuz yaptığım saçımı özgürlüğe kavuşturmuş, siyah tokayı da bileğime geçirmiştim. Ardından anlamazdan gelerek yazmaya koyuldum.

Ne konuda?

Mesajımı gönderdikten sonra tekrardan kakaolu sütümü elime aldım ve bu sefer bir dikişte hepsini bitirip komodine geri koydum. Aradan bir iki dakika geçmesine rağmen Cody yeni bir mesaj göndermemişti ve sabırsızlık içimi fare gibi kemirmeye başlamıştı.

MAVİ : Prensesin Sırrı (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin