Zayıflama/MOTİVASYON

Ölüm Türleri?! -2-

Bu konu başlığının 2.'sini yazıyorum eğer okumadıysanız lütfen onu okuyup  okuyun, okuduysanız eğer konuyu biraz daha açıp, hastalıklar hakkında bilgi veriyorum.

Öncelikle size bu konu başlığında bulunan hastalıklardan bahsetmek istiyorum, çünkü bu konu en çok kızlar için 'masum' gözüken ama yavaş yavaş sonra birden bire insanı bitiren ve geriye dönüşü çok zor olan şeylerden bahsetmek istiyorum.

Bununla ilgili bir bölüm yazmıştım ama hiçbir zaman yeterli gelmiyeceğinin farkındayım ve sanırım arada bir bu konuya değinmek ve bilinçlendirmek çok iyi olacak.

Bulimia nervoza: İsminin çok şirin gözükmesinin yanı sıra gerçekte aslında çok tehlikeli olduğunu belirtmek isterim.

Bu hastalık bir yeme bozukluğudur, kendini kontrol edememe ve bu durumda güçlük ceken insanların uyguladığı bir yöntemdir. Ama krizleri nedeniyle ve bir süre sonra alışkanlık haline geldiği için kendilerine ilaçla veya kusma yöntemiyle yediklerini çıkarmaktır.

Belirtileri ise tahmin edilebilecek şeyler,
-Kusacak yer bulamayınca sinirlilik hali
-aşırı hızlı yeme
-depresyon
-intihar eğilimi
-aşırı hareket, egzersiz isteği
-değişik ruh halleri
-kilonun bir anda artıp azalması durumu

Bir bulimia hastasının anlattıklarına göre ise sürekli kusmaktan ve boğazına kendini kusturabilmek için parmak atması nedeniyle boğaz, ağız bölgelerinde çeşitli şişlik ve yaralar oluşuyor. Yemek yemek daha güç duruma geliyor ve yutkunma zorluğu çekiliyor.

Oysaki bilinçsizce yapılan bu hastalığın birkaç tane gerçekleri var. Aslında yediğimiz her şey o anda %50'si çoktan vücudumuzda kalır ve belirli bir süre çıkarılamaz. Yani aslında kusuyorum diyenlerin yediklerinin birçoğu midelerinde yer ediniyor.

Lakin bu durumda yediklerini çıkarınca birçok çeşitli mineral ve vitamin vücuda işlenemiyor. Bu nedenle ise kişi kas kaybına uğrayarak kilo veriyor. Bir nevi yavaş yavaş eriyor.

Bu kişiler genelde sıfır vücut tipine uygun olmak istedikleri için hiçbir zaman ideal kilolarına gelseler bile durmuyorlar çünkü bu hastalık bir kere deneyeyim demeye gelmiyor, aksine devamı geliyor ve hiçbir zaman verdiğiniz kilo gözünüze iyi gelmiyor.

Ve her zaman daha çok kilo vermek için kendinizi zorluyorsunuz. Bu nedenle ortaya çeşitli etkenler çıkıyor ve saçlarınız dökülmeye başlıyor belki bir daha hiç çıkmamak üzere.

Kasılmalar ve bayılmalar yaşıyorsunuz, git gide kemikleriniz sayılacak hale gelmeye başlıyor ve sonrasında ise hayatınız psikologlarda terapi almaya, hastanelerde serum yemeye ve ameliyatlara girmeye başlıyorsunuz.

Ki bunun süresi belli bile değil, belki 1 yıl belki 3 yıl boyunca hep hastaneye gel gitleriniz oluyor.

Anoreksiye nervoza: Yine bulimaya benzeyen genelde genç kızlar, kadınlar tarafından uygulanan, aşırı kilo verme tutkusu olan insanların yaptığı bir şeydir.

Yine bir yeme bozukluğur, hatta yememe bozukluğudur. Çünkü buna sahip insanlar yemek yemiyorlar, uyku uyumuyorlar veya çok fazla uyuyorlar, bu grup ikiye ayrılıyor sadece su içen ve su bile içmeyenler olarak, çok hareket etme arzusunda duyuyorlar.

Belirtileri ise bu dediklerim + bulimiada olan şeyle aynı.

Yine bir anlatan insandan size aktarmak istiyorum, buna karar verdiğinde ergenlik çağında haliyle yaşı genç bir kız, daha iyi gözükmek ve dalga geçilmemek, özendiği kızlar için bu yola giren birisi.

İlk zamanlarda çok zor gelmiş ona bu durum, hatta ağlamış açlıktan yemek yemediği için, su dahi içmiyormuş, karnına sürekli baskı uygulayarak açlığı hissetmemek için uyuyormuş. Bir süre sonra bünyesi buna alışmış ve ne açlık ne de su içme isteği olmamış.

Sonrasında ise tahmin edersiniz ki vücudu daha fazla direnç gösteremeyip bir bayılma meydana geliyor ve hastaneye kaldırılıyor. Orda aileside her şeyi öğreniyor, yani bir yeme bozukluğu hastalığına sahip olduğunu.

Sürekli hastanede olduğu için orada bulunan başka bir hasta ile bir ilişiye başlıyorlar, ve kız birkaç yıl sonra ağlayarak 'ben hayat arkadaşımı yeni buldum, o zaman yaşım 18-19 falandı şuan 22 yaşındayım ve hâla bu durumdan kurtulamadım, ben ölmek istemiyorum.'

Diyen ve sesi titreyen birini düşünün, sevgilisi ve ailesi şuan ona çok yardımcı oluyormuş, çok kas kaybetmiş bir nevi erimiş, çeşitli bölgelerinde sarkmalar olmuş.

Şuan yemeklerini düzenli yemeye çalışıyor ve bu duruma hâla kaç sene geçmesine rağmen yapamıyor, yanında olan insanlar zorla yemek yedirmeye çalışıyor ve kız o kadar çok istiyor ki geri sağlığına kavuşmayı kendi kendine planlar yapıyor.

Uygulamalar indirerek su içme ve yemek yeme saatlerini hatırlatacak çeşitli uygulamalar kullanıyor.

Şok diyetler: Kesinlikle yine denenmemesi gereken ve benim gözümde yine hastalık olarak görünen bir şey.

Bir-iki günde verilen 5 kilo size 10 kilo olarak geri döner. En normali 1 ayda 5 en fazla 7 kilodur. Dahası ve fazlası sadece size birkaç katıyla geri dönüşünü sağlamaktan başka bir şey değildir.

Günde 300-500 kaloriyle beslenmek en az üstteki saydığım hastalıklar kadar tehlikeli siz bir bebek değilsiniz ve bunun bilincinde kesinlikle olmalısınız. Her ne kadar masum gibi gözüksede size birçok zarar getirebilecek bir yöntemdir.

Bu hastalıkların birçok sebebi kısa sürede kilo vermek, tartıda az rakamlarla karşılaşmak, manken fiziklerine veya çevreye özenerek başlanan şeylerdir.

Lütfen hâlâ ben yaparım, yapar sonra bırakırım demeyin. Çünkü başlayan insanların birçoğu hatta hepsi diyebilirim bu düşünceyle başlayıp sonları farklı olmuyor, pişmanlıkla anlatıyorlar.

Eğer böyle bir düşünceniz varsa yeniden söylüyorum lütfen başlamayın, sağlıklı birçok yöntem var. Hayatınızdan olmaya gerek yok, gerekli bir terapistle görüşebilirsiniz.

Ama eğer böyle bir durumunuz varsa ailenize söyleyip, yetkili hastaneye başvurmalısınız. Erken tedbir almak size birçok şeyi geri kazandıracağından emin olabilirsiniz.

Bu durum ayıplanacak, küçümsenecek bir durum değil. Kimseden çekinmenize hiç gerek yok hastanelerde size yardım etmek için çalışan birçok insan var ve dediğim gibi kesinlikle ailenize durumunuzu söyleyin.

Lütfen ölünüzü değil, yaşamınızı güzelleştirin.

Kendinize sağlıklı bakın. 🌼