-15-

36 12 3
                                    

BÖLÜM 3: GİZLİ YÜZ

"Gerçeği öğrenmenin zamanı geldi."

Gözlerimi kırpıştırarak ona baktım. Matt'in bu odayla ne ilgisi olabilirdi? Vampirlerden haberi var mıydı? Yoksa o bir...

"Matt, neler oluyor burada?"

Elini kaldırarak bana yaklaştı. "Bunu uzun süredir bir sır olarak senden sakladığım için özür dilerim." Neden bahsediyordu? Kalbim, bilinmezliğin, tahminlerin ve heyecanın içinde dönüp hızla atıyordu. "Seni tüm bunların içine sürüklemek istemedim."

Derin bir nefes aldım. "Bu odayı ne kadar süredir biliyordun?"

"Çocukluğumdan beri. Ashley, sana anlatacak o kadar çok şeyim var ki... nereden başlayacağımı bile bilmiyorum."

Çocukluğundan beri mi? Bana anlatacak neyi olabilirdi? Tüm bunları neye yormam gerekiyordu?

"Sana inanamıyorum. Benden sır saklamışsın!"

"Sadece seni korumak istedim!" Nedense bu tür cümleleri son zamanlarda fazla duyuyordum. "Öğrenmeye hazır olduğundan emin değildim..."

"Neyi öğrenmeye?"

Matt sessizleşti. Anlatması için mavi gözlerine ısrarla bakıyordum. Konuşmaya nasıl başlayacağını düşünüyor olmalıydı. "Matt, cevap ver!"

"Ashley... babamız vampirler üzerinde çalışıyordu, onlara körlemesine inanmıştı."

Duyduğum şeyle dudaklarım aralandı. Vücudum titremeye başlamıştı. Duyduklarıma inanamıyordum. Ailemin vampirlerle ilgili olması... hiç hayal edebileceğim bir şey değildi. "Ashley, hadi dışarı çıkalım, burası çok havasız."

Bana ilerlediği anda hızla kendimi geri çektim. "Hayır! Sadece konuşmaya devam et. Vampirler üzerine mi çalıştı? Burası onun gizli odası mıydı?"

Başını ihtiyatla salladı. "Evet, burada çok fazla vakit geçirirdi. Sonra işler kontrolden çıkmaya başladı..."

"Bu ne demek?"

Derin bir nefes aldı ama sonra bundan rahatsız olmuş gibi yüzünü buruşturdu. Çünkü az önce büyük miktarda toz içine çekmişti. "İşler hep böyle değildi. Sen doğmadan bir yıl önce, babam çok değişmişti. Depresif, sessiz olmuştu. Annemiz öldükten sonra daha kötüleşmeye başladı."

"Sebebinin bu olduğunu mu düşünüyorsun?"

"Öyle olduğuna eminim."

"Ve sen? Sence haklı mıydı?"

Matt yine sessizleşmişti. Gözlerinde korkuyu görüyordum. "Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Aklım bir şey söylüyor ama, bir diğer yandan, birçok garip şey oldu..."

Ne demek istediğini anlamıyordum. Kelimeleri birleştiremiyor gibiydi. "Bana her şeyi anlat." Başıyla onayladıktan sonra anlatmaya başladı.

"Babam bu odaya çok nadir girmeme izin verirdi. Her zaman çok kızar ve eve geri yollayıp uyumamı söylerdi. Orada yalnız kalmaya korkardım. Sürekli sesler duyardım ve silüetler görürdüm..."

"Ne sesleri?"

"Garip sesler... bazen sadece bir tane, bazen daha çok, sanki babam kötü şeyler olacağını hissediyordu. Sana dikkat etmem konusunda beni uyarırdı ve çoğu zaman kodlarla konuşmaya başlardı... bazı zamanlar bana tamamen kaybolmuş gibi geliyordu. Davranışları ve söylediği şeyler, beni korkutmuştu."

İster istemez yüzüm asıldı. "Tüm bunlarda yalnız başınaydı. Bizim için ne kadar korktuğunu sadece hayal edebiliyordum." Sonra ekledim. "Çok üzgünüm..."

UyanışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin