Bugün mezun oluyorduk. İnanılmazdı. Kulağıma garip geliyordu. Günlerdir sınav yaklaştığı için deli gibi çalışıyorduk ve bugün anca dank etmişti mezun olacağımız gerçeği. Sabahtan beri okuldaydık. Keplerle fotoğraf çekilme, dönem birincilerinin konuşmaları falan filan derken şimdi kızlarla hazırlanmak için kuaföre gidiyorduk. Sezin arabayı park ettiğinde hep birlikte heyecanla kuaföre girdik. Bizi 30'unun ortalarında tatlı bir kadın karşıladı. Hep birlikte yan yana kuaför koltuklarına yayıldık ve istediğimiz saç modellerini anlatıyorduk. Ben saçlarımı balıksırtı topuz yaptıracaktım. Sezen bir tutamını ördürüp geri kalanını açık bırakmakta karar kılmıştı. Damlaysa su dalgası yaptırıyordu. Ezgi de at kuyruğu toplanıp, uçlarının maşayla hafif şekillendirilmesini istiyordu.
1 saat sonra saçlarımız bitmişti. En yakında bizim ev olduğu için geldiğimiz gibi arabaya doluşup oraya yol aldık. Odama çıktık ve hızla işe koyulduk. Hepimiz önümüzdeki aynalara bakarak hızlıca makyajlarımızı tamamlıyorduk. Ben her zamanki gibi abartmayacaktım. Makyajı iyi yapabilmeme rağmen, hiçbir zaman çoğunu sevmezdim. Bugün de elbiseme uygun şekilde dudaklarıma şeftali renginde rujumu sürmüş, gözlerime de sıcak tonlarda hafif bir makyaj yapmıştım. Parfümümü de sıkıp çantama attım ve hep birlikte giyinmeye başladık. Sohbet ederek üstlerimizi başarıyla giydiğimizde topuklularımızı da ayağımıza geçirip birbirimizi alıcı gözüyle bir süzdük.
Damla Can'ı delirtebilecek lila mini bir elbiseden yana kullanmıştı tercihini. Ayağına yine aynı renkte kalın topuklu ayakkabılar giymiş ve kulağına da mor tonlarında bir küpe takmıştı. Onun renkli kişiliğine ve tatlılığına uyan bir seçim olmuştu. Dudaklarına pembenin hafif koyu tonlarından bir ruj sürmüştü ve makyajı da genel olarak mor-pembe çerçevesindeydi. Bugün bir farklı güzeldi. Can'ı yakıp kavuracak belli.
Sezense her zamanki gibi sıradanlıktan çok uzaktaydı. Sarı kıvırcık saçlarıyla mükemmel bir uyum yakalayan pastel tonlarını tercih etmişti. Elbisesi kireç yeşili ve parıltılıydı. Göğüs dekoltesi v şeklindeydi ve volanları vardı. Ayakkabıdan yana tercihini sade tutmuştu, koyu krem rengi bilekten bağlamalı stilettolar giyiyordu. Kulaklarına taktığı küpeler, küpe takamadığım için üzülmemi sağlayabilecek cinstendi. İncecik bacaklarıyla bu mini elbisenin içerisinde kusursuzdu. Abimin yutkunmasına neden olabilirdi bu görüntüsü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bizim Hikayemiz (Düzenleniyor)
ChickLit"Ellerinin üzerimde gezinmesini seviyorum. Bana dokunman kutsal bir şey sanki. Sadece bana değsin istiyorum parmakların, gözlerin sadece bana böyle baksın, sadece benimle böyle gül istiyorum." Benim hissettiklerimi hissedebiliyor olması çok güzeldi...