Höllö🧚♀️
Zamanında gelen yeni bölümle yine sizlerleyim. Hepiniz hoş geldiniz 🍀🍀🍀🍀🍀
Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum. Ailenizle birlikte sağlıkla nice bayramlara. ❤️❤️❤️❤️
Sizlere bayram hediyesi olarak bu bölümü atıyorum. Çünkü dört bölüm uzunluğuna yakın bir bölüm oldu. Buradaki olayları birkaç bölüme ancak sığdırabilirdim ama artık sonlara yaklaştığımız için gerek görmedim. Çünkü gereksiz uzatma olacaktı. Fazla açılmaya gerek yok. Ben başlarken ağır yazarım sonra birden hızlanır bitiririm bilirsiniz. ❤️
Ve multimedyada Ufak Tefek Cinayetler adlı bir şarkı var. Sanki çok uydu gibi. Dinleyerek okumanızı tavsiye ediyorum.
Sensiz Asla kahvelerimiz hazır biliyorum. Müzik de benden buyrun bölüm sizlerin 🍀🍀🍀🍀🍀 keyifle okuyun ❤️❤️❤️❤️❤️
Anneyle birlikte yapılan keyifli kahvaltı sonrası birlikte kahve içildi sohbetler edilmeye başlandı. Konu, sergiye gelince Hanzade heyecanla Peri'nin konuşmasını dinlemeye başladı. Atölyede görmüştü, gerçekten kendine özgü ve farklı çalışmıştı. Oğlunun ve gelininin farkında olmadan kenetlenmiş ellerine bakıp mutlulukla nefes aldı. Oğlu babasına hiç benzemiyordu. Bu düşünce, mutluluğunun artmasına neden olurken istemese de kalkmak zorunda olduğunu söyledi. İkisini sarılıp öptükten sonra sergi sonrası evine daveti yineleyip kapıdan çıktı. Aracına binip giderken son kez ikisine bakıp el salladı. Oğlunun evinden ilk kez böyle çıkıyordu.
Yiğit ve Peri annelerinin arkasından el sallayıp kapıyı örttükten sonra hemen hazırlanıp birlikte çıktılar. Peri, sergi salonuna Yiğit ofise geçecekti. Peri'yi salona bıraktıktan sonra hemen ofise geçip bekleyen kadını içeri aldı. Kadının yüzündeki izlere bakıp içini çekerken, annesinin anlattığı o sahne birden gözlerinin önüne geldi. Annesi yerdeydi ve bir şey anlamamıştı. Meğer annesi, babasından dayak yemişti. O anı çoktan unutmuştu ta ki annesi anlatana kadar... Sonra annesinin şişmiş dudağını mor gözlerini hatırlayınca kendine gelmeye çalışıp dosyadan adını okuduktan sonra karşısında oturan kadına odaklandı.
"Selvi Hanım hoş geldiniz. Dosyanızı inceledim başka eklemek istedikleriniz var mı?"
Selvi, patlayan dudağından dolayı acı çekerken gülümsemeye çalıştı. Avukatın böyle konuşmasını hiç beklemiyordu, ümitsizdi, çünkü bu avukat hakkında başka şeyler de duymuştu.
"Var Yiğit Bey. Ayrıca da sizinle özel bir konu da görüşmem lazım."
Yiğit soran gözlerle bakarken "tabii ki" deyip beklemeye başladı. Selvi bir süre konuşamayıp kalırken ağır ağır konuşmasına başladı.
"Evimden ayrıldım, çocuğum o adamın yanında kaldı. Annesi bakıyor sözde. Annemin yanına gittim o da kabul etmedi."
"Anneniz kabul etmedi?"
"Evet" dedi Selvi bluzunu çekiştirirken, başını yere eğdi. "Beyaz gelinlikle girdiğin evden beyaz kefenle çıkacaksın dedi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Asla
General FictionO adamın, mağrur ifadesiyle kimseye bakmadan yanımdan geçişini izledim. Babamı hapse attırıp beni bu hayatta yapayalnız bırakan o adama nefretle bakıp onu kutlayan kalabalığın içinden geçtim. Attığım her adım nefretimi artırırken intikam yemini etti...