Sensiz Asla

44. Bölüm Kara Günah

Hoş geldiniz😘

Gelen bölüm yorumları için teşekkür ederim. Onları cevaplamaya söz verdiğim için bölüm gecikti. Cevapladığıma göre artık atabilirim.

Bu bölüm de yorumlarınızı dört gözle bekliyor olacağım. Yorum yapmazsanız siz bilirsiniz. Ben de bölüm yazmam😂

Neyse multimedyada "Nazende Sevgilim" var dinleyerek okursanız çok sevinirim❤️

Sensiz Asla kahvelerimiz hazır biliyorum❤️

Müzik de benden buyrun bölüm sizlerin. İyi okumalar❤️

Aracının içinde kaç zamandır duruyordu ve kendi evine giremiyordu. Kontağı kapattığı için arabanın içi buz gibi olmuştu ve deri koltuklar yılan misali soğuklukla sokuyordu adeta. Nefesinin buharlaştırdığı camdan dışarısı görünmüyordu artık. Dünü ofiste geçirmişti ama bugün?

Bugün evine gidecekti. Peri'nin babasının geçmişini incelemişti bugün ve iş hayatında tek bir açığı yoktu. Mal varlıklarının bir kısmı ailedendi diğerlerine de bakınca olağanüstü bir durum yoktu. Haluk Hanzade masum muydu? Görünürde evet ama görünmeyen karanlık kısımda? Gün boyu onunla ilgilenmişti ve hep aynı yerde tıkanıp kalmıştı. Peri, ya babasını yanlış tanıyordu ya da olaylar farklıydı. O da çıkmaza girmişti ve tek gördüğü hedefe yani kendisine odaklanmıştı. Evet, hatırı sayılır aracılar gelmişti ama ofise bile kabul etmemişti. Ofise gelenlere de yok dedirtmiş bitirmişti, çünkü Yiğit Karan yanılmazdı. Bu olayda ya kendisi haklıydı ya da Peri...

Nihayet başını çevirip sıkıntıyla soluyarak kaşlarını çatıp eve baktı. Peri'nin yaptığını kaldıramıyordu. Bugün istese boşanma işlemini başlatırdı ama yapmamıştı. Gururu incinmişti aşağılanmıştı ama... İçinden ince ince sızlayarak kalbine çöken yenildin sözlerini bastırmıştı.

Yenilmeyecekti!

Sonra acıyla doldu gözleri, çoktan yenilmişti. Şimdi ne yapacaktı? Ne zaman bu soruyu sorsa karanlık bir boşlukta çakılı kalıyordu. Çekip gitmezdi ama Peri? Onu hayatından çıkarır mıydı? Kaç yaşına gelmişti ve ilk kez evlenmeyi düşünmüş ve ilk kez bir kadını sevmişti. İçten içe derinden kalbinden sevmişti farkında olmadan. Hiçbir kadının peşine düşmeyen Yiğit Karan intikam bahanesini öne sürerek onu görmek istemişti. Hiçbir kadınla muhatap bile olmayan kendisi, umurunda bile olmayacağı bir durum için intikamı bahane etmişti. O zaman kendini de inandırdığını sanmıştı ama yanıldığını o kadar iyi biliyordu ki.

Omuzlarındaki ağırlık artarken kapıyı açıp dışarı çıktı. Yağan karın altında bir süre eve bakıp ağır adımlarla kapıya geldi. Bu zamana kadar hayatına kimseyi almamıştı almayacaktı da ama artık Peri hayatındaydı. Tıpkı bir Peri gibi hayatına sihirli bir dokunuş bıraktığını düşünmüştü ama yanılmıştı.

Anahtarını çıkarıp kapıyı açtı, montunu kapıya gelen Şevki'ye verip salona baktığında Peri'yi görünce kalbindeki çarpıntı artmaya başladı. Onun pencereden dışarı dalıp gittiğini görünce düşünceleri yeniden sıralanmaya başladı. Salona doğru bir adım attı hemen geri çekti. Bir süre ayakta durup izledi, izledi. Seviyordu, hem de deli gibi. Gerçek sevgi, aşk vefa güven gerektirirdi o güvenmese de... Kahretmesin ki güveniyordu da! İçinde bir yerlerde ne olduğunu bilmediği bir ses hep bunu söylüyordu. Ani verdiği kararla merdivenlere yönelip odasına çıktı. Doğruca duşa girip çıktıktan sonra bornozuyla yatağa oturdu. Dün gece bu odada olanları düşününce kalbindeki ağırlık tekrar hasıl oldu. Hemen kalkıp üzerini giyindikten sonra çalışma odasına geçti. Peri'nin babasının dosyasını alıp gözlüğünü taktı her detayını bildiği konuyu tekrar okumaya başladı. Bir yerlerde bir eksik bir açık olmalıydı ama yoktu! Kahretmesin ki yoktu! Ya Peri babasını yanlış tanıyorsa? Sıkıntıyla ellerini yüzüne kapatıp dirseklerini masaya koydu. Geriye başka bir ihtimal kalıyordu ama kendini davaya veremiyordu. Belki de ortada kocaman bir açık vardı da göremiyordu. Kapının açılma sesini duyunca hemen gözlüğünü avucuna saklayarak ellerini indirdi. Peri'nin kapıdan içeri girdiğini görünce şaşkınlığını gizleyemedi. Elinde kahve tepsisi içeri giriyordu ve neden?