11. BÖLÜM " ÇEKİM "

34.5K 1.8K 115
                                    

Yeni bölüm geldiii

Yarına kadar bekleyemedim. 10. Bölüm fragmanına gösterdiğiniz ilgiden dolayı çok teşekkür ederim. Açıkcası bu kadar beklemiyordum bölüm kadar ilgi gördü yayınladığım bir kaç saatte hemde. Yıldızcıklarınızı ve o tatlı yorumlarınızı benden eksik etmeyin lütfen.

Medyada benim ilk gördüğümde vurulduğum tatlı bir gifimiz var. Veee bölüm sizlerle.

İYİ OKUMALAR :)

-----

1999 MUĞLA, YATAĞAN

Bir hafta olmuştu kafede işe başlayalı Narin. Her şey öyle güzeldi ki meraklı komşu Hatice teyze arada uğrayıp varlığını belli ediyordu ama neyseki hoca konusunda ikna etmişlerdi de şimdilik rahatlardı, ama kadını Devran'ın Narin'i kaçırdığına bir türlü inandıramamışlardı. Eh! buna da şükür, en azından bir süredir çenesini kapalı tutuyordu, yada onlar öyle sanıyordu. Devran baktı kadın bir türlü onlara inanmıyor oda çareyi yalan söylemekte bulmuştu. Narin'in aklına geldikçe Devran'ın yalanı hala da kıkırdıyordu. Nasıl da kızarıp bozarıp sallamıştı öyle. " Tamam Hatice teyze bak! haklısın ben bu kızı kaçırdım niyetim de ciddi tamam mı? ailesiyle önce bir konuşalım valla istemeye seni de götüreceğim. Yeter ki orda burda laf etme güzünü seveyim ya! " diye bıkkıntıyla uydurmuştu Devran. Hah! bir de istmeye geleceklerdi değil mi? ne çok eğlenmişti o vakit Narin, tabi Devran'ın ona "sen gül gül elbet bunun acısını çıkarırım" bakışı attığını görünce kıkırtılarını susturmak zorunda kalmıştı, ta ki yalnız kalıncaya dek.

Devran bu hallere düşecek adam mıydı? Şu hale bak Hatice teyze nasıl bir sözde! ağzı sıkılık yapmıştı ki kız kaçırma yalanı taaa kafedekilerin bile kulağına gitmişti. Kafe içindeki ofisinden boydan boya cam sayesinde içeriyi rahatlıkla görebiliyordu. Cemal ve Mahmut'un bir birlerine bakıp kaş göz işareti vermelerini sinirle izledi. Güya bu konu bir daha açılmamak üzere kapanmıştı değil mi? Ya Kezban ablaya ne demeli? sanki bilmiyor Hatice teyzenin huyunu - huyu batasıca - topladımı etrafına kendi gibi üç beş kişi, dedikodu kazanını kaynatıyorlardı. Ah! nerden düşmüştü buraya. Kafeyi kolaçan etmek adına ki aslında bu bir bahaneydi çünkü içten içe Narin'i merak ediyordu ofisinden çıktı. Mahmut kafenin bir diğer çalışanıydı hasta olduğu için dört gündür izindeydi, onun görevi mutfaktaki bulaşıkları yıkamak ve boş kalırsa eğer servis işinde Cemal'e yardım etmekti. İyi huylu, düzgün, çalışkan çocuktu. Nişanlı olduğu için düğün parası biriktiriyordu. Nişanlısı Neslihan arada onu görmeye gelirdi kafeye.

Narin Devran'ın onu bulaşıkçı yapacağını sanmıştı çünkü ona eski çalıştığı yerde bulaşık yıkadığını söylemişti ama Devran kafenin bulaşık işleri ağır ve çok olduğu için Narin'e vermemişti. Gülperi'yle birlikte Kezban ablaya yardım edecekti yemek işinde ve arada yoğunluk olursa şayet servise yardım edecekti. Gördüğü kadarıyla mutfakta oldukça iyi iş çıkarıyordu doğrusu. Çünkü ilk kaldığı gün bulaşık vakasından sonra Devran onun evde iş yapmasına ses çıkarmamış ve akşam güzel yemeklerini iştahla mideye indirmişti. Bazı akşamlarda kafede yiyip öyle gidiyorlardı eve. Bir hafta olmuştu ama Devran hala ona uygun bir yer bakmamıştı. Evet bakmamıştı çünkü hiç bir yeri gözü kesmiyordu. Narin için küçük, korunaklı ve güvenli bir ev daha uygundu ama bir türlü içine sindirememişti işte. Garipti belki ama bir hafta gibi kısacık bir sürede onun varlığına bir şekilde alışmıştı. Narin'de ilk geldiği gün ki gibi yabancılamıyordu artık, ne zorunlu misafir olarak kaldığı bu evi, ne de varlığı ona tuhaf bir şekilde güven veren bu adamı. İkiside garip bir şekilde sanki bir birlerini yıllardır tanıyorlarmış gibi içlerinde gün be gün yeşeren güven duygusuna alışmışlardı.

KAÇAK✔FİNAL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin