28.Bölüm: 'Aşıklar Cenneti'

21K 777 161
                                    

🎶Toygar Işıklı/Hayat Gibi🎶

🎶Toygar Işıklı/Hayat Gibi🎶

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


İyi okumalar...

28.Bölüm, 'Aşıklar Cenneti'


≈Yiğit'den

"Günaydın Sultanım."

"Günaydın kuzum."

Bu kadındaki enerjiye hayrandım. Herkesten önce kalkmış, bize kahvaltı hazırlıyordu.

"Yapılacak bir iş var mı güzelim?" Babaannem göbeğini tutarak gülmeye başladığında, ben de güldüm.

"Güzelim mi? Allah canını almasın emi. Güzellik mi kaldı bizde oğlum?"

"Güzelsin güzelsin sen, maşallah benim valideme. Sen bizim kızları tek tek cebinden çıkarırsın." Yanağından öpüp, makas aldım. Babaannem omzuma hafifçe vurup, gülümsedi.

"Yavrum sen bana kümesteki yumurtaları bir toplayıversen sana zahmet." Kümes diyince gözüm korksada belli etmedim. Yiğitliğe bok sürdürmenin alemi yoktu.

"Toplarım tabi."

"Al bu sepete bulabildiğin tüm yumurtaları koy." Sepeti elime alıp, kapıya yöneldiğimde Irmak'ın da yeni uyanmış olduğunu gördüm.

"Günaydınlar Irmak hanım."

"Günaydınlar efenim."

Saçını karıştırıp, mutfaktan çıktım. Irmak ise homurdanıyordu. Hiç sevmezdi saçına dokunulmasını. Fark ettim de tayfadaki hiç bir kız sevmiyordu galiba. Afife'den de biliyordum. Küçükken saçına sakız yapıştırdığım için kıyameti koparmış, bin pişman etmişti beni. Ama evde ağladığını öğrendiğimde, özür dilemiştim. Zaten iki dakika sonrasında fabrika ayarlarına dönüp, tekrar kavga etmeye başlamıştık.

Sepet elimde kümese bakıyordum, çocukluktan kalma korkumdan olacak ki girmeye çekiniyordum. Ama korkunun ecele faydası da yoktu sonuçta. Sepeti sıkıca kavrayıp, temkinli adımlarla içeri girdim. Çocukluktan kalma bir şeyi unutması çok zor oluyordu. Koskoca adam oldun tavuktan mı korkuyorsun demeyin, fena gagalıyordu.

"Şşşştt, sakin sakin..." İyi ki ayaklı felaket görmüyordu, diline düştü mü kurtulamam da. Ne demişti? 'Senin tutacağını bilsem, daha dikkatli olurdum.' Bu biraz ağır olmuştu ve manasız bir şekilde kırmıştı beni.

Omzumda uyumuştu ve bende bir şey dememiştim. Benimde başımı onun kafasına koyup uyuduğumu bilmesine gerek yoktu. Bunu da bana Güneş demişti zaten. Kokusu  hoşuma gitmişti gerçi. Afife güzel kızdı ve sessizken nedense gözüme daha bir güzel gelmişti o an. Bunu benden duysa, ne tepki verirdi acaba? Tuhaf bir histi, çünkü biz kavga etmeden, tartışmadan duramazdık. Nedenini ben de bilmiyorum ama çocukluktan beri böyleydi bu. Şiddetli geçimsizlik vardı aramızda. Çocukken de kavga ederdik ama yine beraber oynardık. Çocuk aklı işte...

Tomurcuk Mahallesi| Tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin