Merhaba <3
Bir önceki bölüme gelen yorumlarınız için çok teşekkür ederim, bu bölüm için de yorumlarınızı bekliyorum.
Oy vermeyi de unutmayın lütfen♡
Keyifli okumalar!
.
.
.
11. BÖLÜM "KAVGA"
Hızla yere eğilerek havluyu aldım ve vücuduma tutarak kendimi saklamaya çalıştım. Karan'ın bakışları vücudumdan gözlerime çıkınca onunla göz göze gelmiştik. Birkaç saniye gözlerimin içine baktıktan sonra bir şey söylemek için ağzını araladı ama hemen ona engel oldum.
"Çık odadan!" Sinirden elim ayağım titriyordu.
"Bade ben..." Yine konuşmasına izin verdim ve bu sefer bağırdım.
"Çık dedim sana!" Çıkmak yerine dudaklarını yaladı ve elini kirli sakallarına götürdü.
"Duymuyor musun beni çık dedim sana!" Dudakları yana kıvrıldı. Sinirle ona bakarken elini sakalından çekti ve pantolonun cebine attı. Daha sonra elini tekrar cebinden çıkararak bana uzattı.
"Al badem şekeri ye." Ağzım şaşkınlıktan ayrıldı.
Bu durumda bile badem şekeri mi?
Havluyu bu sefer daha sıkı tutarak hemen yanında durduğum makyaj masasının üzerindeki tarağı aldım ve ona fırlattım.
Tarak onun göğsüne çarpıp yere düşerken o arsız bir şekilde gülmeye devam etti. Şu an da ona olan sinirim utancımın önüne geçmişti.
"Çık dedim sana çık, duymuyor musun beni sen ya? Kime söylüyorum ben?" Yine bağırdım, sadece başını salladı ve odanın kapısına doğru yürüdü. Kapının yanına ulaştığında kapıyı biraz zorladı ama açamamıştı.
"Kilitli o kapı!" Bakışları tekrar beni buldu.
"Doğru ya balkondan gelmiştim." dedi ve balkon kapısına doğru yürüdü. Kapıyı açtıktan sonra çıkmadan önce bana kısa bir bakış atarak balkona geçti.
O çıkar çıkmaz yatağımın kenarına oturdum. Az önce olanlara inanmak istemiyordum. Oflayarak alnıma vurdum.
Ben şimdi nasıl odadan çıkacaktım? Onun yüzüne nasıl bakacaktım?
Sadece beş dakika önce onun karşısında çıplak bir şekilde durduğuma inanamıyordum.
Kendime olan sinirim artarken yatağın kenarından kalktım ve dolabıma doğru gittim. Elime ilk gelen günlük bir elbise aldım ve giyerek odanın içinde volta atmaya başladım.
Olanları aklımdan silip atmak istiyordum. Daha doğrusu Karan'ın aklından silip atmak istiyordum.
Sanırım şu an için yapmam gereken en doğru şey; aşağıya inip işim olduğunu söyleyip hemen evden çıkmaktı. Hem zaten emlakçıya gitmem gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
ChickLit"Bade Karahanlı." Duyduğum tok sesle eş zamanlı olarak derin bir nefes aldım, ağır hareketlerle sesin geldiği yöne döndüm. Kapıyı yavaşça kapattı, gözleri beni buldu. "İsmimi bile öğrenmişsin." Dudakları yana kıvrıldı, bana doğru geldi. "Öğrenmek zo...