Merhaba <3
Bir önceki bölüme gelen yorumlarınız için çok teşekkür ederim, bu bölüm için de yorumlarınızı bekliyorum.
Oy vermeyi de unutmayın lütfen♡
Keyifli okumalar!
.
.
.
30. BÖLÜM "ÖZGÜR"
Tüm bedenim korkuyla titremeye başladı. Odada korkunç bir sessizlik hâkimken gözlerimi açmaya korktum. Göreceğim manzaradan çok ama çok korkuyorum fakat yine de gözlerimi araladım. Başımı korkuyla balkon tarafına doğru çevirdim ve gördüğüm şeyle rahatlayıp tuttuğum nefesimi bıraktım.
Selen Özgür'ün kucağında olacak bir şekilde otururken Karan onlardan uzakta donmuş gibi duruyordu. Özgür'e baktığımda onun da Karan'dan bir farkı olmadığını gördüm. Selen'in kolunu sımsıkı tutmuş öylece duruyordu.
Ortamdaki sessizliği Selen'in hıçkırıkları bozarken Özgür onu kucağından indirip, kolunu bıraktı ve ayağa kalkıp ondan uzaklaştı. Bir robot gibi duygusuz bir şekilde yapmıştı bunları. Sanki korkudan nutku tutulmuş gibiydi. Selen balkonun ortasında yerde ağlamaya devam ederken Karan'a baktım. Omuzları çökmüş öylece duruyordu. Ne konuşuyor ne de hareket ediyordu.
Selen abisine bakıp gözyaşlarını akıtırken gözleri beni buldu. Daha önce hiç kimseye öfkelenmediğim kadar öfkeliyim ona.
Bugün bir kez daha anladım. Ben anneliğimi bir hiç uğruna kaybettim.
Özgür'ün de Karan'ın da yapamayacağı ama benim yapmam gereken bir şey var.
Yavaş adımlarla ona yaklaştım. Kendi acıma rağmen başında durup ona elimi uzattım.
"Kalk hadi." Selen birkaç saniye gözlerime baktı ama susmadı. İki gündür olduğu gibi hıçkırarak ağlamaya devam etti fakat uzattığım elimi de geri çevirmeyip tuttu. Hem benden hem duvardan destek alıp ayağa kalktı ve karşımda durdu.
Tıpkı Karan gibi omuzları çökmüştü. Gözleri ağlamaktan şişmiş, başı öne eğikti. Karan ve Özgür'ün gözleri üzerimizdeyken bunu yapmayı istemesem de elimi kaldırdım ve yüzüne gerçekten sert bir tokat indirdim. Herkes şaşkınca kalırken Selen ağlamasını durdurup yanağını tuttu.
"Madem her şey bu kadar basitti, kendini buradan attığın zaman her şeyin çözüleceğine inanıyordun. Neden biz bu kadar şeyi yaşadık?" Göz ucuyla bana baktı. Ne o ne de diğerleri ona vurduğum için hiçbir şey yapmadılar. Kendine gelmesi için omzundan onu ittirdim ve devam ettim.
"Madem vazgeçmek kolaydı, neden en başında vazgeçmedim? Biz niye bu kadar şeyi yaşadık? Sen kendini balkondan aşağıya at diye mi?" Yine sessiz kaldı.
"Bir saat öncesine kadar karşımda hem çocuğu hem de sevdiği adam için mücadele eden bir kadın görüyordum. Şimdi karşımda aciz, sadece kendini düşünen bencil bir kadın görüyorum. Ne olacaktı sen ölünce? Her şey düzelecek miydi?" Cevap vermedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
ChickLit"Bade Karahanlı." Duyduğum tok sesle eş zamanlı olarak derin bir nefes aldım, ağır hareketlerle sesin geldiği yöne döndüm. Kapıyı yavaşça kapattı, gözleri beni buldu. "İsmimi bile öğrenmişsin." Dudakları yana kıvrıldı, bana doğru geldi. "Öğrenmek zo...