Fenomen Kocam (Düzenleniyor)

Hayırlısı.

Selamlar bebeklerim beklettim biliyorum. Telefonum çok ısındığı için problem yaşıyordum. Sorun sarj aletiyle alakalıymış ve problemi çözdüm.

Sizleri özledim. Bundan sonra eski tempomla bölüm atmaya devam edeceğim iyi okumalar...

"Bu iş bu kadar" diyerek ağzımı kocaman ayırıp, ağız dolusu bir kahkaha patlattım. Kaya ve Uğur birbirlerine bakarak gülümsemeye başladılar. Birkaç saniye sonra ikiside kahkahalarıma eşlik ederek yüksek sesle gülmeye başlamış ve birbirlerine sarılmışlardı. Uğur gülmekten kızaran yüzünü avuçlayarak çenesini sıvazladı ve derince nefes alıp dudaklarını araladı.

" Abi öyle müthiş bir şekilde kanıtladık ki... İmkanı yoktu Kaya. İmkanı yoktu kardeşim,imkanı yoktu yaralı ceylanım. Senin malda iş yoktu o gün, sen yaralı bir kuştun tosunum."

"Yeter ulan" diye atıldı Kaya. Bekleme koltuğuna oturup sağ elini çenesinden geçirdi ve gülerek devam etti.

" Ulan oğlum bunu ben neden söylemedim? Benim neden aklıma gelmedi?"

Yanına oturarak sağ elimi ensesine attım ve ensesini okşayarak sevgilimin boynuna sarılıp kulağına fısıldadım.

" Erkeklik gururu işte ne yapacaksın... Neyse, o değilde iyi ki vurmuşum değil mi kocacığım? "

Kaya başını kaldırarak gözlerime baktı ve burunlarımızı birbirine değdirip başını sağa sola sallayarak mırıldandı.

" İleri görüşlü fıstığım benim. Kurban olurum sana ben. "

" Kayaa" diyerek başımı önüme eğdim. Utanmıştım ve kalbim pıt pıt  olmuştu. Kaya utandığımı hisseder gibi başımı göğsüne gömdü ve tok sesiyle mırıldandı.

" Şükür bu günü de atlattık."

Uğur bir anda kocaman bir kahkaha patlatarak haykırmaya başladı.

" Lan oğlum, nedir lan bu yaşadıklarımız?"

"Roman gibi" diyerek kıkırdadım ve Kaya'ya sarıldım. Kaya'yı her geçen gün, her geçen saniye, her nefesimde daha çok seviyor ve sürekli ona temas etme ihticı duyuyordum. O da kollarını belime dolayarak saçlarımı öptü ve " Gidelim artık" diye mırıldandı. Başımı kaldırarak yüzüne baktım. Yorgun ve bitkin bakışlara tebessüm edip dudaklarını araladı.

" Yoruldum şu aileyle uğraşmaktan. Eve gidelim aşkım."

"Gidelim sevgilim" diyerek elini tuttum ve ayağa kalktım. O da benimle birlikte ayağa kalktığında, Uğur imrenen gözlerle bize bakıyor ve çenesini sıvazlıyordu. Uğur yaşadığımız her olayın içerisinde, bizimle birlikte tükenmiş ve yorulmuştu. Hatta Şeyma olayları yüzünden başına gelmeyen kalmamış ama gıkını bile çıkarmamıştı. Uğur çok iyi bir dost ve her şeyden önce çok kaliteli bir insandı. Kaya'nın bu kadar popülaritesi varken etrafında sadece Uğurun olması ona ne kadar çok değer verdiğinin göstergesiydi. Aynı zamanda  Uğurun da ailemizden biri gibi her kötü anımızda yardımımıza koşması onun da bize karşı aynı fikirde olduğunu gösteriyor, bize verdiği değeri ve temiz sevgisini kanıtlıyordu.

Ziya Amca ve Gülistan'ın nerde olduğunu merak ederken "Gidelim ama babamlar nerede? Önce onları bulmamız lazım" diye mırıldandım. Kaya haklısın der gibi başını aşağı yukarı sallamış ve etrafına bakmaya başlamıştı. O sırada koridorun sonunda bize doğru yürüyen Ziya amcayı, Gülistanı ve Necmiye ablayı gördüm. Necmiye abla mahçup bakışlarla bize yaklaşırken Gülistan da adımlarını yavaşlatarak bekleme koltuklarından birine geçti ve anladığım kadarıyla Ziya Amcalara bizi baş başa bırakmak istedi. Kaya "Baba sen niye geldin?" diye tok sesiyle sorduğunda Ziya amca Kaya'ya yaklaşarak şefkatli bir ifadeyle sağ elini uzattı ve oğlunun yanağını okşayarak cevap verdi.