PURAV, YASAV, ALKIM DENİZİ
Yaratılış destanlarında, sık sık bahsi geçer, Kilre ve Negül savaşlarının ve de bu savaşların yeryüzünü, nasıl şekillendirdiğinin.
Birinde der ki, Negül yumruklarını indirdi gökten, sayısız kere. Kilre karşılık verdi. Kâh toprak çöküverdi içine, kâh kabardı aksine, dağlar oluştu.
Başka birinde der ki, Negül yıldırımlar yağdırdı. Kilre de ateş. Üzerinde dövüştükleri toprak çoraklaştı, çöl oldu.
Onlara göre yok, bize göre var bir günde... Onlara göre yarın, bize göre dünde... Negül öyle bir salladı ki yumruğunu, kırılıverdi o bütün, tek parça yeryüzü. İki farklı kıta oldu.
O aralıktan yükseliverdi, Negül'ün kıymetli suları.
İki er meydanları vardı artık ikisinin. Bir birini bellediler savaş meydanı. Bir diğerini...
Yine savaşırlarken öyle bir sallandı ki yer, kopuverdi küçük küçük parçalar topraktan. Adalar oluştu.
Onlar savaştı, olan yeryüzüne oldu. İyi de oldu, kötü de oldu...
Gulf, Mew'in geride kaldığını fark edince, önce ne yapacağını bilemedi. Ev sahibinden evvel, eve giremezdi. Sonra verandanın basamaklarına oturmaya karar verdi. Mew'i orada bekleyebilirdi. Biraz sonra ev sahibi de ona katıldı.
Mew, kafasının içinde, hala, şamanı kalmaya nasıl ikna edebileceği ile ilgili düşüncelerle boğuşuyordu. Neticede, gitmesi için bir sebep yoktu belki, ama kalması için de yoktu.
Oluşan sessizliğin farkında bile değildi. Lakin bu sessizlik Gulf'u huzursuz etmeye başlamıştı. İlk kez Alfa'yla baş başa kaldığı gerçeği vardı bir de.
Gergindi. Üstelik onun kafasında da soru işaretleri vardı. En azından bir tanesini eksiltebileceğini düşündü. Böylece sessizliğin de hakkından gelirdi hem.
"Chayeon'a kızdın mı?".
Soru Mew'i afallatmıştı. Bambaşka şeyler düşünürken Chayeon'dan bahsedilmesi, onu şaşırtmıştı. Biraz toparlayınca:
"Neden?", diye sordu.
"Senin iznin olmadan hareket etmiş, o kadının ricası için, emirlerine karşı gelmiş.".
Gülümsedi Alfa.
"Chayeon emirlerime karşı gelmedi Omega. Zaten vermiş olduğum emirler, kadının ricasına zıt düşmediği için öyle bir karar aldı. Ama...", dedi Mew.
"İznimi almadığı konusunda haklısın. Gerçi Chayeon'u biraz olsun tanıyabildiysem eğer, onun canını benden daha çok sıkmıştır bu durum. Muhtemelen de bu yüzden, Alex ve Yeol'ü de yanına aldı sonradan.".
"Nasıl yani?".
"Yani, muhtemelen, bir an önce verdiğim emri yerine getirmek için, Alex ve Yeol'ü orada, komutada bırakıp, kendisi, şu "sonra doğan kardeş" ile önden gelecek. Yine de, işlerin planladığı gibi gitmemesi ihtimaline karşın, yolculuğun, beklenenden uzun sürebileceğini de eklemiş tabi. Detaycıdır kendisi.".
Son cümlede yine gülümsemişti.
Gulf anlamıştı. Sormak istediği ama özel olabileceğini düşündüğü bir şey daha vardı. Ayrıca iki arkadaş arasındaki ilişkiyi de daha fazla sorgulamak istemiyordu. Yine de dayanamayıp sordu:
"Peki, Chayeon ve sen... Şu "alfalık" mevzusunu nasıl hallettiniz? Demek istediğim... Ne zaman onun Alfa'sı, ne zaman arkadaşı olacağına, nasıl karar veriyorsun? Nasıl kuruyorsunuz dengeyi?".
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızılkaya Destanı
Fantasía"Kilre beline kadar inen saçlarını savurdu ve havada süzülen bir tel ufalanıp toprak oldu. Negül suyla kaplı dünyasının toprak olduğunu görünce kederinden ağladı, yağmur oldu. Yası o kadar uzun sürdü ki, nihayet durdurduğunda toprağın dörtte üçü suy...