GECE DANSI

Bölüm 53: Birlik

Selamlar!

Bu bölümün çok yorum alması benim için önemli, fantastikte yukarıdaki sıralamalara çıkmışken daha fazla yükselip yükselemeyeceğimizi görmek istiyorum. O yüzden herkes en az  10 yorum yaparsa çok sevinirim ♥ Müsait olanlar bundan önceki bölümlere de yorum atabilir!

Medya: Eleta.

Şarkı benim için Nora- Eleta ilişkisini anlatıyor. Sözlerini aşağıya bırakıyorum ^^

[İstersem güvenebilirim onlara
Tüm bu yılları sana harcadım
Sen vazgeçtin, ben büyüdüm
Elimden bir şey gelmez ama merak ediyorum

Nerede olurdum?
Ne yapardım?
Sana ihtiyacım olduğunda yanımda olsaydın...]

İyi okumalar ♥

🌙

Razien beni salonun ortasına kadar çekiştirdi. 

En ortaya geldiğimizde avucumu bırakıp seri bir hareketle tam karşıma geçti. Aldığı darbelere rağmen hareketleri her zamanki gibi hızlı ve akıcıydı. Etrafında belli belirsiz yayılan karanlıkla hâlâ kendini iyileştirmeye devam ediyordu ama yüzüne fazla dokunmadığını fark etmiştim. Mena'nın, Razien'i hasarından bu kadar kolay kurtulmuş gördüğünde mutlu olacağını sanmıyordum. O sevinsin diye yüzünü tamamen iyileştirmiyor gibiydi.

Ah, bu ikisi... Aralarında neler olup biteceğini merakla bekliyordum.

Razien bir kolunu karnına sarıp diğer elini bana uzattı. Kaşlarım havaya fırlarken, "Ağrın mı var?" diye sordum. Sırıtıp bana doğru uzattığı elindeki parmaklarını kıpırdatmakla yetindi. Sanırım bu 'hayır' demek oluyordu. "Parşömeni alayım."

İstediği şeyi avucunun içine bıraktım. Rulo halindeki parşömeni açıp parşömenin içine şöyle bir baktıktan sonra gözlerini bana çevirdi. "Taşıma ve çağırma büyüsü," diye açıkladı. Büyüde onun kadar iyi olan biri için bu çocuk oyunu gibi bir şeydi muhtemelen. "Hangi şekilde kullanacağına göre değişir. İnan bana yapması oldukça basit. Size az önce göz attığımda bundan önce denediğiniz büyünün daha da zor olduğunu gördüm." Parşömeni görebilecekmiş gibi cebime dik dik baktı. "Daha önce görmediğim bir büyüydü."

İşkillenmekte haklıydı.

"Sonra anlatırım," dedim omuz silkerek. Kesha'nın tehlikeli bir büyüyü bana öğretmeye çalıştığını şimdilik bilmese de olurdu. Evet, Kesha'ya güvenmiyordum ama kendi de itiraf ettiği üzere, Ragnor'un yanında olup onu koruyacak kişiye kötü bir şey öğreteceğini düşünmüyordum. En azından bu kadarını yapabilirdi.

"Öyle diyorsan," dedi Razien sırıtarak. Ardından seri bir hareketle yere çöktü. Bir an bayıldığını sanmıştım. Ani hareketine karşı iç geçirerek zarif bir şekilde yere oturdum ve bağdaş kurdum. Ellerimi dizlerimin üzerine koyup gözlerimi eğitmenime diktim. "Yani bu sopalardan daha acısız olacak," diye tespitte bulundum. "Acı çekeceğimden emin olsan daha da sırıtırdın."

Razien'in kalın kaşlarından biri havaya fırladı. "Ben acı çekmenden değil, alın teri akıtmandan zevk alıyorum," diye açıkladı. "Emek verilen her şeyi severim."

"Denatri olduğumdan kolay kolay yorulmuyorum," dedim. Ardından onu taklit ederek tek kaşımı havaya kaldırdım. "Sen ve Lina beni eğitmeye çalışmadığınız sürece. Güneş ve Ay'ın birbirine devrilmesi bile eğitimin bitiminden uzun görünüyordu." Razien'in sırıtışı kıkırdamaya dönüşürken göz devirdim. "Alın teri, ha? Kesinlikle alın terinden zevk alan birinin gülüşüydü bu."