Gül Kendine •texting• (Tamamlandı)

49. Bölüm

Selammm🌼

Geç de olsa gelebildik. Yorumlarda buluşalımm💛

🌍

Simay ile kız kıza bir buluşma ayarlamıştık. Şu an bizim evde, birlikte kısır yiyorduk. Kısır eşliğinde sohbet ederken benim aklım sürekli Mert'e takılıyordu. Simay gittikten sonra bize gelecekti, birlikte vakit geçirecektik. Ve ben bir an önce o anların gelmesini istiyordum.

"Sen ne düşünüyorsun ya böyle? Kaç dakikadır konuşuyorum beni dinlemiyorsun."

Simay'in ikazıyla birlikte dalgınlığımı sonlandırıp gözlerimi ona çevirdim. "Hı?"

Kaşlarını çattı. "Neyin var diyorum."

"Yok bir şeyim, dalmışım öyle."

Elindeki çatalı, tabağın kenarına koyduktan sonra arkasına yaslandı. "Biliriz biz o dalmaları."

Sesindeki imaya karşılık göz devirdim. "Abart hemen."

"Ay ne abartacağım be?" Poğaçalardan birini alıp yemeye başladı. Ağzı tıka basa dolu olduğu için konuşamıyordu, işime gelirdi.

Çayımı yudumlayıp bir yandan da saate bakıyorken Simay bu durumu fark etti. "İşin mi var yoksa senin?"

Kendimi kötü hissederken can havliyle başımı iki yana salladım. "Hayır hayır." Sonra duraksadım. "Yani Mert gelecek ama daha vakit var, merak etme."

Elindeki yarım poğaçayı tabağa bıraktı ve bana döndü. "Öğrendik karın ağrının nedenini." Ses çıkarmazken dudağımı ısırıp gözlerimi halıya çevirdim. "Eeee Emre ile nasıl gidiyor?" Sorduğu soruyu duyunca kaşlarımı çattım. Simay baya geriden geliyordu.

"Görüşüyoruz arada. Yani aramızda sandığın gibi bir durum yok. Zaten ona karşı bir şeyler hissetmediğimi direkt söyledim."

"Ne?" Gözlerini büyüttü. "Çocuk sana açıldı mı?"

"Sayılmaz. Yani senin hislerin olup olmadığını bilmiyorum ama ben seni yalnızca arkadaş olarak görüyorum dedim. O da ilk başlarda benden hoşlandığını ancak zamanla benden karşılık görmediği için vazgeçtiğini söyledi. Anlayacağın arkadaşlığımıza devam ediyoruz."

"Ay emin misin, çocuk gururundan öyle söylemiş olmasın?"

"Yani emin değilim ama öyle olduğunu düşünüyorum."

"Anladım," dedi tek kaşını havaya kaldırıp. "Peki hoşlanmadığına emin misin? En son baya karışıktı kafan. Artık net misin?"

Gülümsedim. "Netim." Hiç tereddüt etmemiştim bunu söylerken.

"Dolunay, sende farklı bir şeyler mi var bana mı öyle geliyor?" Gözünden hiçbir şey kaçmıyordu. Gerçi ben çok belli ediyor da olabilirdim. Nasıl anlatacağımı bilemezken susmaktan başka bir şey yapamıyordum.

"Ay valla var." Simay sessizliğimden, gereken cevabı almıştı zaten. "Anlatsana kızım çok merak ettim."

"Simay bir şey var ama ben nasıl anlatacağımı bilemiyorum," dedim küçük bir itirafta bulunurken.

"Dal gitsin konuya."

"Yok öyle basit değil, pat diye dalarsak boğuluruz."

"Ya niye boğulalım, dal gitsin."

"Bak dalarım ha?" dedim tehdit edercesine.

"Tamam dedik ya, Allah Allah."

"İyi, bunu sen istedin," dedim ve ekledim. "Mert bana aşık."