Asel'den
Ödül'ün evine doğru yürümeye başladık. İmge var ya ah o İmge psikolojimi bozdu. Şuralara tabela yaptıracağım bu gidişle. Dikkat İmge çıkabilir. Kızla tanışmayacağım diyor bir de. Tanışsa daha iyiydi. Neyse sorunsuz atlattık. Bahçe kapısının önüne gelince birbirimize baktık Ödül ile. Hiç ayrılmak istemiyorum ki ondan. Sonraki toplantıya kadar onsuz 3 gün. Sonunda tekrar görüşecek bile olsak vedaları sevmiyorum ben. Bir kere öpebilseydim keşke ya da vedalaşma bahanesine uzun uzun sarılabilseydim o zaman daha çekilir hale gelirdi şu anlar. Görüşürüz deyip ilerledim. Ona baka baka gidiyordum. Ödül’de bir heyecan oldu. Seviyor sanırım beni. Ta ki bir arabanın kaputunun üzerinde bulana kadar kendimi. Ne ara gelmiş bu ya? O değil de araba mı çarptı bana, ben mi arabaya çarptım, ne oldu? Sürücüsü de yok bunun. Ne bu hayalet sürücü gibi? Araba ani bir frenle durdu. Kaputtan kaydıraktan kayar misali inerken aklıma gençliğim ve şu şarkı geldi hiç de sevmem. “Yıldızlar da kayar durmaz yerinde.” Sanırım ölüyorum. Elveda dünya.
-"Asel, iyi misin?” Ödül'ü gördüm bir ara. Cennete gitmiş olabilirim. Melekler çok güzel diyorlardı. Çok güzel olması için de sevdiğimizin kılığına girmeliler. O yüzden benim meleklerim Ödül gibi olmalı. Pınar abla geldi Ödül'ün yanına. Cennet değil burası.
-"Asel duyuyor musun bizi? Suyunu ver Ödül. Şoka girdi.” bir saniye ben şokta falan değilim. Biraz sersemledim sadece. Yüzümü suyla ıslattı Pınar abla. Ayağa kalkmak için hamle yaptığımda “Tatlım kalkmaman lazım.” Diyerek engelledi beni. “Ambulans gelmek üzere.” Yok artık.
-"İyiyim ben. Ambulansa gerek yok.” Beni takmadılar orada.
-"Abla görmüyor musun kızı?” Pınar abla mı çarpmış bana? Rezilliğe bak.
-"Ödül'cüm görmedim.”
-"Nasıl görmüyorsun?” diye kızdı Ödül. Ellerini iki yana kaldırdı.
-"Koltuğun altına cüzdanım düştü. Yol boş diye alayım dedim, hızım düşüktü. Bir anlık eğildim. Çarptığımı bile görmedim.” Benim böcek gibi yapışımı görmediği için bir yanım mutlu oldu.
-"Tamam sorun yok bende.” Tekrar ayağa kalkmaya çalıştım.
-"Kımıldama tatlım lütfen.” Ciddi bir şekilde uyardı Pınar abla. Ellerini başının üzerine birleştirdi. Yola doğru çıktı. “Nerde kaldı şu ambulans?”
Ödül yanıma oturdu. “Ağrıyor mu bir yerin?”
-"Ağrımıyor. Gerçekten iyiyim.” Pınar ablaya baktım. “Arayın, gelmesinler.” Pınar abla karar veremez halde baktı bana. Yanıma eğildi. Kaburgalarım üzerine elini gezdirdi.
-"Acırsa söyle.” Başımı salladım. Ödül’ün eli elimdeydi. Ne ara tuttu bilmiyorum ama çok güzeldi. Romantikliğime tüküreyim. Araba çarpmış bana, düşüncem aynı. Hızlı bir kontrolün ardından bir sıkıntı olmadığına karar verdi. Ambulansı aradı. Gelmemelerini istedi. Ödül'ün yardımıyla ayağa kalktım. Belimdeydi eli. Evren şu sıra mesajlarımı çok hızlı alıyor da kaza geçirmesem iyiydi.
-"Ambulansı iptal ettim senin isteğin için ama acile gideceğiz.” Arabanın arka kapısını açtı. Yanıma geldi. Yürümemde sorun olmamasına rağmen o da destekledi beni. Artık itiraz etmedim. Ödül ile arka koltuğa oturduk. Gerçekten iyiydim ya. Gerek yoktu. Acile geldik. Pınar abla işlemler için kimliğimi istedi. O onlarla uğraşırken travma odasına aldılar beni. Ödül de yanımdaydı. Yandaki perdeleri çekti. Sedyeye oturdum. Yalnız ben İmge'yi unuttum. İmge'ye hızlıca beni beklememesi için mesaj attım. Hastanede olduğumu söylemedim. Ödül’leyim deyince ses çıkarmadı. Çantamın içine attım telefonu. Doktor gelince Ödül çantamı aldı ve yanımızdan ayrıldı. Yine de perdenin hemen yanında duruyordu ki her bakışımda onu rahatlıkla görebiliyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk'sı (G×G) (Tamamlandı)
RomanceSana hislerimden bahsedemem ama biraz Aşk'sı... Homofobikseniz veya bu tür hikayelerden hoşlanmıyorsanız lütfen okumaya devam etmeyin. Başlangıç tarihi: 28.11.2020 Bitiş tarihi: 01.04.2021