Bölüm 3

2.6K 240 128
                                    

Asel'den

Çalan telefonla uykumun en güzel yerinde uyandım. Kimin aradığını görmeden açtım telefonu.

-“Alo. Asel?.. Orada mısın?” bir anda aklım başıma geldi.

-"Derse geç kaldım de mi? Saat kaç oldu? Olamaz ya.” Yataktan fırladım. Ayağıma dolanan çarşaftan kurtulmaya çalışırken telefonun ucundaki ses kahkahalarla gülüyordu.

-"Mezun olduğunu ne zaman kabulleneceksin? Çok merak ediyorum Asel.”

-"Off!” yatağıma geri attım kendimi.

-"Oflama ablaya.”

-"Niye be-ni bu sa-at-te kal-dı-rı-yor-sun?”

-"Niye he-ce he-ce konuşuyorsun? Gece neredeydin de sabah uyanamadın söyle.” İyi bunu sen istedin.

-"Abla. Çok tatlı bir çocukla tanıştım dün.”

-"Eee?”

-"Oradan bara geçtik işte. Sabaha kadar içtik.”

-"Adı ne bu çocuğun?”

-"Ya bir de ciddi ciddi soruyorsun. Hiç mi tanıyamadın beni? Açtım dizi baktım tüm gece. Akrabalık bağlarımızı ciddi anlamda sorguluyorum artık.” Dememle pişmanlığım bir oldu. Sustuk bir süre. Annelerimiz ayrı babamız birdi bizim. Babam, ablam Yağmur ve annesini terk edip, anneme geldiğinde saf annem kabul etmiş. Görmezden gelmiş babamın evliliğini. Boşanmış babam, ben olunca da annemin baskılarıyla evlenmişler. Böyle karakterde olan bir adamın aynısını ona da yapacağı hiç aklına gelmemiş olacak ki babam bizi terk ettiğinde annemin yüzünde oluşan şaşkınlık ve hayal kırıklığı yüreğimi çok acıttı. Babamın terk etmesi değildi mesele. Annemin üzülmesiydi. Belki de sevmenin acizliğiydi.

-"Ofisime uğrasana bugün.”

-"Neden?”

-"Ya uğra işte. Özledim kardeşimi.”

-"Baştan söyleyeyim son vakadan sonra başka hastana eş olmam abla.”

-"Hasta değil danışan. Hadi Asel senden başkasına güvenemem.” Off ya.

-"Güvendin de n’oldu sanki? Ben kafayı yiyordum. Daha kötü oldu hasta.”

-"Danışan.”

-"Düzeltme beni.”

-"Kardeşlerin bir tanesi lütfen. Çok seviyorum bak seni.”

-"Olmaz dedim. Zorlama abla. Çok istiyorsan sen eş ol.”

-"Ben ulaşamıyorum ki ona.” Çaresiz çıkmıştı sesi. Hastayı da merak ettim aslında. Fayda sağlayabilir miydim? Sonuncu vaka ölüyordu az daha. Yok bir daha yapamam. “Senin elinde değildi...” diye aynı konuya girecekti ki lafı ağzına tıktım.

-"Üzgünüm abla. Kapatıyorum.” Dedim ve bıraktım onu öylece. Bulurdu birini. Bana mı kalmış? Bir mesaj geldi. “Lütfen.” Bu kadar da vicdanına çalışılmaz bir insanın ya.

-"Kiminle konuşuyordun?” diye geldi annem kapıma. Kapının buzlu camından belli oluyordu silueti.

-"Ablamla.”

-"İyi, selam söyle. Kahvaltı mutfakta hazır.”

-"Tamam sağ ol anne.” Dedikten sonra ayrıldı odamın önünden. Televizyon karşısına geçmişti muhtemelen.

Mutfakta bir şeyler atıştırdım hızlıca. Annemin yanına geçtim. Öptüm kocaman. Televizyona odaklıydı. İkimizdik bu hayatta. Bir de Yağmur ve annesi vardı tabii. Başta annemle birbirlerinden nefret ediyorlardı. Aynı şey annemin de başına gelince, Yağmur'un annesi Aylin teyze Yağmur’u da alıp, gelmişti evimize. Annemle uzun uzun konuşmuşlardı. Bize döndüklerinde istediğimiz zaman birbirimiz ile vakit geçirebileceğimizi söylemişlerdi. Yağmur ile aramızın bu kadar iyi olmasının nedeni iki annenin de bilinçli olmasıydı aslında. O günden sonra onlar da arkadaş oldu. Babam ise iki eve de bir daha giremedi.

Annem saçlarımı severken aklımda olan tek şey ablamın isteğiydi. Bu sefer gitmeyeceksin Asel. Yemin ettin. Kafamı dağıtmak için kalktım ayağa. Odama geçtim. Hafif bir müzik açtıktan sonra etrafı toplamaya başladım. Kesmedi. İmge'ye mesaj attım.

A: Yürüsek mi biraz?

İ: Bana uyar. 10 dakikaya hazırım.

A: Anlaştık.

Üzerimi değiştirdiğim gibi çıktım evden. Annem bulmaca çözme evresine geçmişti. İstediği bir şey olursa arardı.

Apartmanın kapısından çıkmamla birinin bağırması bir oldu. O korkuyla attığım çığlık İmge'yi kahkahalara boğmaya yetti.

-"Manyak. Geri zekalı manyak. Aklım çıktı.” Kalbimi tuttum. “Kriz geçiriyordum.”

-"Kıyamam sana. Kalbine iyi bak bebeğim. Daha onu çok üzecekler.” Bilinçli deli. Sarıldı sıkıca. “Özlemişim kızım.”

-"Ben de özledim seni deli. Görüşmeyeli...” telefonuma baktım “18 saat olmuş. Özlemekte haklısın.”

-“Sınırsız özleme hakkım var benim, konuşma." Cebinden çıkardığı iki çikolatanın birini omzuma vurdu. Almamla yarım gülüşünü bıraktı bana. Yürümeye başladığımızda duramadı. “Anlat bakalım olay ne?” İmge çocukluktan arkadaşımdı. Ben iyi tanırdı. Kapı önü arkadaşlıkları olur ya, çekirdek çitlersiniz geceleri. Onlardan İmge. Bir de yuvarlak gözlükleri var. Şu çok kitap okuyan tiplerden ama hiç okumayan aslında. Birlikte büyüdük, birlikte okuduk. O şehir dışında bir üniversite kazanınca yollarımız ayrıldı. Yine de her tatilimizi birbirimize denk getirdik.

Bir şey anlatmadım İmge'ye. İçim sıkıldı ile kaldı mevzu. Yine de ablamı düşünmekten kendimi alamadım. İmge ile ayrıldığımızda eve girmedim. Ablamın ofisinin yolunu tuttum.

Karşımda sinsi gülüşü ile duruyordu. Bana da kahve istedi.

-"Neden geldin?” önündeki notları karıştırdı.

-"Özledim geldim. Olamaz mı?” kahvesinden bir yudum alırken başına hafifçe salladı. “Adı ne?” diye sordum, duramadım işte.

-"Kimin?”

-“O hastanın.” Gözleri bana odaklandı.

-"Kabul ediyorsun demek.” Dedi gülerek. Danışan diye düzeltme ihtiyacı duymadı.

-"Hayır, etmiyorum ablacım.” Merak etmiyor gibi durursam söylerdi. Yani umarım söyler.

-"İyi, o zaman adını bilmene gerek yok.” Sakinliği öldürüyordu beni. Masanın üzerinde bir ipucu bulmak umuduyla notlarına diktim gözümü. Defterini kapattı.

-"Of aman bana ne zaten.” Başımı tavırla çevirdim. Avucunun içindeydim ve bu durumdan zevk alıyordu. Başka şeyler konuştuktan sonra yine aynı noktaya döndüm. “Tamam kabul ediyorum, adı ne?” Kabul edeceğimden o kadar emindi ki ablam, uğraşmasına gerek olmadığı biliyordu. Ben kendi kendime ikna oluyordum nasıl olsa. Ellerini masa üzerinde birleştirdi. Güven veren gülümsemesiyle hastanın ismini söyledi.

-"Ödül.”

-"Ödül mü? Ne güzel isim.” Gülümsemesi arttı. Hakkında bilgilendirdi beni. Tanışmak için sabırsızlandım Ödül hanımla.

Toplantı gününe kadar Ödül'ü düşündüm. Hayalimde oluşturmaya, görmeye çalıştım. Haftada 4 saat görecektim onu. Ne yapacaktım? Nasıl konuşacaktım? Ona ulaşabilecek miydim? Umarım bana bir şans verir.

*Sevgiyle kalın :)

Aşk'sı (G×G) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin