📍Hoş geldiniiiiiiizzzzzzzz
Öhmm Öhmm... Arkadaşlar bölüm baya uzun nskslslslsld en azından bana göre
Bu bölüme 500 oy gelebilir mi acabaa.. En azından tüm okuyanların ¼ ü oy vermiş oluyor :)
Beni takip ederseniz çook mutlu olarım kalpklap
Keyifli okumalaaar...
Bu arada dün de bugün de geç kaldı, sorun tamamen benden kaynaklanıyor üzgünüm, bazı nedenlerden dolayı yetiştiremedim zamanında :(
🚜🚜🚜🚜🚜
Besime tencereye soğan doğrarken birden olduğu gibi kaldı, dikti kulaklarını çakal gibi. Bir şeyleri dinledi, dinledi ve dinledi. Sonra da arka odaları toparlayan kıza doğru seslendi aniden, "Kız Naree.. Seninki geliyor.. ..."
Nare ördüğü saçlarından biri diğerine eşit olmuş mu diye bakarken teyzesinin seslenmesiyle sıçradı yerinde. Sonra elini göğsüne koyup hızla atmaya başlayan kalbini sakinleştirmeyi denedi... Ama Aslan'ın verdiği heyecana fayda etmiyordu hiçbir şey.
"Naree..!" Züleyha hızını alamayıp omzunu kapıya çarparak durdu, hazır olan Nare'yi görünce rahatlayarak gülümsedi, "Ay vallahi hazırlanmadın diye ödüm koptu." İki elini de önünde birleştirip şöyle bir salındı, "Eniştemiz geelmiş.." dedi ritim tutturarak. Oldukça neşeliydi.
Nare zaten yeterince heyecanlıydı, bir de Züleyha'nın yaptıkları üstüne eklenince iyice bir kızarıyordu, "Bugün pek neşelisin Züleyha?"
Züleyha hülyalı bir gülümseyişle tahtadan yapılma tavana baktı, ama sanki gördüğü yer dünyanın en güzel manzarasıydı, içli bir nefes alıp fısıldayarak konuştu, "Senin kadar olmasak da biz de mutlu oluyoruz Narenciyem."
Nare gözlerini bayarak güldü onun bu haline, derin bir nefes alıp aynaya dönerek son kez kendini kontrol etti kendini. İsteme için elbise alırken beğendiği bir gündelik elbise daha olmuştu. Aslan nasıl fark ettiyse kıyıdan köşeden almış, Züleyha'yla ulaştırmıştı Nare'ye.
Derin bir nefes aldı, elbiseden çok Aslan'ın kendisine gösterdiği özen hoşnut ediyordu Nare'yi. Kendisi de aynı özenle Aslan'a davranıyor, ama ona verebileceği sevgisinden başka hiçbir şey bulamıyordu. Bu durum ne kadar eksik hissetmesine neden olsa da Aslan'ın kendisine bakarken gözlerinde oluşan canlılık her şeyi silip götürüyordu.
Aynada iki yana aldığı uzun sarı saçlarının kalın örgülerine bakarken parmağında duran yüzük çarptı gözüne.
Çok mutluydu Nare. Sözlerle anlatamayacağı kadar mutluydu.
O kadar mutluydu ki gece durup durup yorganı tekmelemiş, gülmekten de yanakları ağrımıştı. Aklına hep Aslan'a kahve verdiği anlar gelmişti, Aslan'ın ona bakışı ve giderken kimseye çaktırmamaya çalışarak yanağından öpüşü. Dudağının kenarında oluşan gülüşler ve Nare'ye o güzel bakışı.
Yine gülmeye başlayınca dudaklarını bastırdı birbirine, heyecanlı bir nefes aldı. "Zeliş, elbisenin yakasını tutturdum ama tam yapamadım galiba baksana bir."
Züleyha pencerede olan bakışlarını Nare'ye çevirdi hemen, "Aa.. Niye tutturdun?"
Nare toplu iğneyi çıkartıp kendisine yaklaşan Züleyha'ya uzattı, "Yakası çok açık, her yerim görünüyor."
"Öhhüm öhüm.." Züleyha kaşlarını kaldırdı muzip bir ifadeyle, "Görünsün canım azıcık ne olacak.. Şunun şurasında ne kaldı evlenmeye." Kapıyı kontrol edip Nare'ye daha da yaklaştı, "Biraz gözü şenlensin eniştenin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİVANELİ
Novela JuvenilKöy işi aşk... Hikaye 90'lı yıllarda Karadeniz'in bir köyünde geçmektedir. Ama Karadeniz şivesi barındırmaz.. 🚜🍉🏚