📍Hoş geldiniiz
Medyada en çok hangi fotiyi sevdiniss?
Vuh, 9k'lık bir bölüm. 20.Bölümden daha uzundu. Ama bölümü ikiye böldüm diğerini akşam atıciğim.
Oy vermeyi ve satır aralarına yorum yapmayı unutmayınız lütfen. Yorumlar hoşuma gidiyor çünkü jsdjjd
Keyifli okumalar ❤️
*******
38.Bölüm*******
Onunla ışırdı zifir geceler
Denizlerden mavi mavi gelirdi o
Duymadığım bir şarkıydı, anlatılmaz.
Hiç yazamadığım şiirdi oO varsa bilirdim yaşadığımı
Oydu bütün hayâllerimi süsleyen
Hele bir gözleri vardı, aydınlık.
Deli eden insanı, büyüleyen..*******
"Bırak kolumu Mehmet!" dişlerinin arasından tısladı Züleyha, bir yandan da etrafta kendilerini gören insanlar var mı diye bakınıyordu.
Bu kez çıkacak olan dedikodunun önünü alamazdı ve bir kez daha babasının başı öne eğilsin istemiyordu. Bu tüm felaketlerin üzerine kıyameti olurdu.
Yeterince zorluk yaşatmıştı, biraz olsun huzur istiyordu. Ve artık Mehmet'ten kurtulmak.
"Zeliş! Beni bir dinl-"
"Neyini dinleyeyim ben senin ya!" hiddetle çekti kolunu, "Neyini dinleyeceğim oğlum ben senin artık! Utanmadan sıkılmadan geçmişsin karşıma benimle Almanya'ya kaç diyorsun! Manyak mısın sen?!"
"Kötü mü diyorum Zeliş? Hemen yarın evlensek bile bize dar ederler burayı." Yüzü içinde bulunduğu sıkıntıyı belli eder gibi kırışıyordu ve ilk kez çirkin geliyordu Mehmet Züleyha'ya. Şimdiye dek gözünün önünde bir perde varmış da daha yeni kalkmış gibi.
"Etsinler de zaten! Aklın neredeydi şimdiye kadar!" gözlerini belertmiş, Mehmet'ten de bir iki adım uzaklaşmıştı Züleyha, "Seninle evlenmem bu saatten sonra. Anamın babamın yüzüne bakamıyorum aynı evde, başım eğik oturuyorum sofraya! Bir de peşine takılıp gurbet ellere mi gideceğim!"
Yine vazgeçmedi Mehmet ısrarından, iyi yönlerini gözüne sokmaya çalışıyordu Zeliş'in, "E işte evlenirsek yaşamazsın bunları, ömür boyu hep yan yana oluruz. Bir tanem.. Bak bir ban-"
Hayretle gülerek baktı karşısındaki adama, ağzından bir nefes verdi alaylı, "Sen benimle dalga mı geçiyorsun Mehmet?" an ben an düşüşünü izledi onun ifadesinin, "Ne diyorsun sen ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?"
Genç kızın kaşlarını çatarak üzerine yürümesiyle sabrının son demini de tüketti Mehmet, "Duyuyor!" diyerek sesini yükseltti ve irkilmeyle kırpışan iki üç kirpik darbesini izledi, Züleyha'nın susuşuyla devam etti, "Daha evlenemeyiz diyorum evlenelim diyorsun, bak vakti geldi kaçalım evlenelim diyorum olmaz diyorsun. Ben bir şey anlamadım senden Züleyha." Eğilip baktı gözlerine, "Bizim isteğimiz evlenmek yuva kurmak değil miydi!"
Sahiden böyle düşünüyor, kendini haklı görüyor olamazdı! "Kaçarak mı evleneceğiz Mehmet! Herkesi yok sayıp ardından mı geleceğim?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİVANELİ
Ficção AdolescenteKöy işi aşk... Hikaye 90'lı yıllarda Karadeniz'in bir köyünde geçmektedir. Ama Karadeniz şivesi barındırmaz.. 🚜🍉🏚