"Uzak dur kızımdan." Gözlerimi açtım. Annem akmış rimeli,şişmiş gözleri ve ağlamaktan pembeleşmiş yanaklarıyla bana bakıyordu. Babamı ittirip yanıma oturdu. Sarıldığında acıyla inledim.
"Çok çok özür dilerim bebeğim." Annem elimi tuttu. Elimin üstünü falan öptü. Elimi çektim.
"Ne yaptın ona? Neden bu halde? Benim kızım durduk yere böyle şeyler yapmaz ne söyledin Çetin konuşsana." Annem babamın yakasını tutup sarsmaya başladı. Gözlerimi boşluğa çevirdim. Annem ağlamaya başladı. Babam annemi dışarı çıkarırken Cihangir yanıma geldi. Saçımı kulağımın arkasına doğru itip eliyle hafifçe yanağımı okşadı. Gülümsediğinde gözlerimi devirip başımı çevirdim. Kapı çaldığında Cihangir kalkıp açtı. Elinde çiçeklerle Berat geldi. Cihangir kollarını birleştirip Berat'a gıcık olmuşcasına baktı.
"Geçmiş olsun." Sırf sinir olması için gülümsedim. Yanıma oturdu.
"Neden böyle oldu?" Cihangir'e bakarak sormuştu.
"Sen kimsin?" Diğer tarafıma geldi.
"Fedaiyisi diyelim." Sırıtınca gülümsemem genişledi.
"Niye burdasın sen?" Cihangir az sonra Berat'ın üstüne atlıycak gibiydi.
"Seni daha önce görmedim kimsin sen?" Berat ayağa kalkıp ellerini ceplerine koydu. Yeter ya. Sürekli patlamaya hazırlanan bomba gibiydi herkes. Yanımda duran Cihangir'in elini sıkıp gözlerimi belerttim.
"Sakin güzelim bir şey yok." Gel de sinirlenme. Gel de dövme. Odanın kapısı açıldı. Annem içeri girdi.
"Çocuklar noluyor?"
"Bir şey olduğu yok Lalin hanım. Arkadaş gidiyordu." Cihangir Berat'ı omuzundan itti.
"Ben geçmiş olsun demek için gelmiştim. Okuldan arkadaşıyım efendim." Berat anneme elini uzatınca annem elini sıktı.
"Sağol oğlum." Berat el sallayıp çıkarken bileğimi kaldırıp parmaklarımı oynattım.
"Bir şey ister misiniz?" Annem hayır anlamında başını salladı. Cihangir de çıktıktan sonra annem yatağın kenarına oturdu.
"Seninle bir şey konuşucam annecim." Elimi tuttu.
"Biz babanla konuştuk. Seni yanımda götürücem güzel gözlüm. Beraber İspanya'da mutlu bir şekilde yaşarız." Kaşlarımı kaldırdım.
"İ-is-ttemiyorum"
"Yorma kendini güzel gözlüm. İyi olunca tekrar konuşuruz." Kapı çaldı. Babam elleri kelepçeli içeri girdi.
"Benim gitmem gerekiyor birtanem. En kısa zamanda yanına gelicem. Seninle konuşucaz Lalin. Asla benden habersiz bir şey yapmaya kalkışma." Babam gelip saçımdan öpüp kapıdan çıktı. Aklıma altıncı yaş günüm geldi.
FLASHBACK
"Hadi Maya dilek tut."
"Tamam anne bekle düşünüyorum."
'anne ve babam beni hiç bırakmasınlar'
"Hadi bakalım iyi ki doğdun güzel gözlüm." Annem yanaklarımdan sulu sulu öptü.
"Ya baba ya. Yine sulu sulu öptü." Babamda kucağına alıp alnımdan öptü.
"Hediye zamanı." Annem elinde poşetle yanımıza geldi.
"Yaşasın eline sağlık anne çok teşekkür ederim." El örgüsü olan bez bebeğe sarıldım.
"Sıra benim hediyemde" babam beni kucağından indirip elimi tuttu ve ön bahçeye yakın bir yerde durduk.
"Motor mu aldın bana?" Akülü motora baktım.
"Evet birtanem. Hadi bin bakalım." Koşarak bindim.
"Çok teşekkür ederim babacım. Bu en güzel doğum günüm." İkisine de aynı anda sarıldım.
"Çetin Kıraç" arkamı dönüp baktım.
"Ne vardı memur bey?" Babam sorunca merakla polis amcalara baktım. Polis amca kelepçeyi çıkardı.
"Organize suç örgütüne liderlik etmekten, tehdit, el koyma, kumarhane işletme, azmettirmek gibi çeşitli organize suçlar işlediğin için tutuklusun. Alalım arkadaşlar." Polis amcalar babamın eline kelepçe takıcakken önüne geçtim.
"Hayır babamı alamazsınız. O benim babam. Bugünde benim doğum günüm. Baba bir şey söyle gitsinler." Babam eğilip bana sarıldı.
"Ben gitmek zorundayım birtanem. Ama geri gelicem söz veriyorum. Hemde en kısa sürede." Başımdan öptükten sonra annemin da saçından öptü. Kulağına bir şeyler söyleyince annem ağlamaya başladı ve beni yanına çekti.
"Baba gitme." Ağlayarak ellerimi uzattım.
"Baba bırakma beni."
FLASHBACK SON..
Gözlerim dolduğunda başka tarafa baktım.
"Ağlama güzel kızım. Söz veriyorum sana daha iyi bir hayat yaşatıcam."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
|Benim Babam|
Chick-Lit"Geldik." İzmir F tipi cezaevi.. çocukluğumun geçtiği yer. Yavaş adımlarla içeri girdim. "Işıl gidiyorsun." Babam içeri girince ayağa kalktım. "Baba hiçbir yere gitmiycem ben. Yeter her yerde sürekli siyah takımlı zorba adamlar görmek istemiyorum...