Kalbi ramazan davulu misali güm güm vururken girdi salaş çay bahçesine Mihrimah. Hala bu ilk görüşmeye yalnız geldiğine inanamıyordu. Oysa ki ne kadar dil dökmüştü yengelerine. Üçüde sözleşmiş gibi bir iş uydurmuş, allem edip kallem edip onu genç adamla görüşmek üzere yalnız göndermeyi başarmışlardı. Alacakları olsundu bakalım. Elbet onlarında işi düşerdi babasının ay parçasına.Başını çevirip utangaç bakışlarla aradı fotoğraflarda yüzünü ezberlediği adamı. Çok geçmeden denize nazır oturduğunu fark etmişti. Terleyen avuçlarını pardüsesine kurulayıp oraya doğru ilerledi. Ah! Ama genç adam denize dalıp gitmiş, onun geldiğini bile fark etmemişti. Boğazını temizler gibi öksürdü masanın yanında ayakta dururken. Neyse ki fazla derine dalmayan adam bir an sıçramış, onu fark ederek ayaklanmıştı. Başını önüne eğip belli belirsizce tebessüm ederken sandalyeye ilişti.
-Merhaba... '
-Hoşgeldiniz. Talha ben.'
-Ben de Mihrimah...'
-Nasılsınız? '
-Teşekkür ederim. Siz?'
Sustular bir an. İstemsizce birbirine tutundu bakışları. Talha'nın boğazından bir yutkunma geçti. Düğünde gördüğü ve onay verdiği kızın bu olduğuna inanamamış, günlük kıyafet ve sıfır makyaj ile daha taze görünen kızın güzelliği ile afallamıştı. Bir de gözlerine dönmeyen yeşiller vardı tabii. Geldiğinden beri açık kahve harelerinden köşe bucak kaçıyordu. Sabırsız bir nefes üfledi.
-Kusura bakmayın, böyle durumlarda ne konuşulur pek bilmem. Dilerseniz kendimi tanıtayım. Yirmi dokuz yaşındayım. Mesleğim... '
Mihrimah'ın buruk tebessümü ile kesildi cümlesi. Genç kız bunları biliyordu. Zaten ağabeylerinin hepsi tekrar tekrar sormuş, babası ve annesi de hepsine tek tek anlatmışlardı Talha'yı. Bu yüzden tüm bilgilerine hakimdi. Hatta zorlasa kimlik numarasını bile ezberden söyleyebilirdi.
-Bu bilgilere hakimim. Epey bahsiniz geçti. Tanıyor gibiyim.' dedi başını hafifçe sallarken. Talha'nın bakışları kiraz rengindeki zarif dudaklara takıldı. Tebessüm nasıl da yakışmıştı. Gelmek istemeyip geri geri giden ayaklarına uymadığı için şükretti içinden. Oturduğu yerde hafifçe doğruldu.
-Bende öyle. Ama aslına bakarsanız aklıma takılan başka bir mevzu var. Daha önce bir evlilik yaptığımı da biliyor olmalısınız. Bu durumdan huzursuz olacağınızı sanmıştım. Yani, en azından önyargılı karşılayacağınızı.'
Öyle ya, genç bir kızdı bu karşısındaki. Evlenmiş, ve neredeyse baba olmuş bir adamla evlenmek istemeyebilirdi. Bir an empati yapmaya çalıştı. Bazı heyecanları evvelden yaşamış biriyle olmak herkesin isteyeceği bir şey olmasa gerekti. Mihrimah'ın yüzü ister istemez gerilmişti.
-Yok... 'dedi sesi mırıltı gibi çıkarken. Zorlukla yutkundu.'Bilakis benim kabul etmem de etken bir sebepti bu. Benzer bir durumu yaşayınca...'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CÂNMÂNÂ - BİR ŞAKAYIK ÇİÇEĞİ MASALI 🎀 (tamamlandı) MUÂŞAKA SERİSİ 🌿
SpiritualHayaller Zümrüdü Anka kuşunun rengarenk tüyler ile bezeli kuyruğuna tutunup, Kaf Dağı ardına uçmak gibiydi bazen. Benimde hayallerim vardı, en toz pembesinden... Anaokulu öğretmeni olmak istemiştim ben hep. Onlarca çocuğun annesinden sonra annesi ol...