Köksüz Misafir:
"Liam o tavayı yerine bırak!" Theo önündeki sebzeleri doğramayı bırakıp bıçağı Liam'a doğrulttu.
"En son yemek konusunda bize yardım etmeye çalıştığında radyasyondan ölmemize ramak kalmıştı." Liam gözlerini devirdi.
"Abartıyorsun." Theo da Liam gibi gözlerini devirdi. Merdivenlerden inen Isaac'e baktılar.
"Yine depresyonda mı?"
"O hep depresyonda."
Liam yüzünü buruşturdu. Isaac paytak paytak yanlarına geldiğinde birkaç kek çıkarıp hepsini beş dakika içinde midesine indirdi, kumandayı eline aldı ve kanalları değiştirmeye başladı.
Kendisine tepkisizce bakan Theo ve Liam ikilisine kaşlarını kaldırdı. Ne istediklerini soruyordu.
"Yine kim ne dedi sana Drama Kralı?" Isaac onlara atabileceği en sert bakışı attı ve önüne döndü.
"Bu ne anlama geliyor?" Liam'ın masumca sorduğu soruya kafasını sallayarak cevap verdi Theo.
"Bu, siktir git anlamına geliyor." boyutlar hiç yan yana gelmemiş, Rocky ölümden dönmemiş gibi devam ediyorlardı yaşamaya günler sonra. Monroe'yu arıyorlardı, onu bulduklarında iyileştirmeleri gerekiyordu ve bunun için araştırmalar yapıyorlardı. Tabii, sadece durumdan haberi olanlar...
Liam gülüp merdivenlere baktı.
"Rocky'i uyandırmaya gideyim mi? Geç kalacağız." Theo kafasını sallayıp onay alır almaz koşarak merdivenlerden çıkan Liam'ı gülerek seyretti.
Liam Rocky'nin odasına geldiğinde aklına gelen fikirle gülerek melodik bir şekilde kapıyı tıklattı.
"Kardan adam yapsak sen'le?" odanın içinden gelen yorgun mırıldanmaya kulak kesildi.
"Kardan adamı sikeyim, uyuyacağım." Liam oflayıp kapıyı açtı ve yatağın içinde araba çarpmış gibi her tarafa yayılmış olan Rocky'nin bıraktığı yere oturdu.
"Bugün okul var. Gelmezsen çok şey kaçırırsın." Rocky yüzünü bastırdığı yastıktan kafasını kaldırmadan Liam'a söylendi.
"Boktan geçen matematik dersleri ve katil olduğunu düşündüğüm kimya öğretmeni pek de kayıp gibi durmuyor. Ama eğer kalkarsam uykusuz kalırım ve bu büyük bir kayıp." Liam derin bir nefes aldı Rocky'e bakarken.
"Zaten uyanıksın Rocky..." Liam'ın pes etmeyeceğini anlamıştı Rocky. Sinirle kafasını kaldırdı ve yüzünü kaplayan saçlarının izin verdiği kadar konuştu.
"Uyuyabilirdim!" Liam Rocky'e gülüp oturmasını sağladı ve onunla küfürsüz bir iletişime geçmeye çalıştı.
"Koç bugün bize bir sürprizi olacağını söylemişti. Eğer gelmezsen sürprizi kaçırırsın." Rocky yeniden yüzünü yastığına gömdü.
"Merak etmiyorum. Sadece uyumak istiyorum." Liam oflayıp kızın kafasının altından yastığı çekti. Rocky sinirlenip Liam'ın kafasını ısırmaya çalışınca Liam ona elindeki yastıkla vurmaya çalıştı kendini korumak adına.
"Sakin ol, sakin ol! Ölmek için çok gencim. Sen de okulu bırakmak için çok gençsin. Hadi toparlan ve aşağı in. Söz veriyorum sana dondurma alacağım." Rocky ok gibi dikildi.
"Karamelli, çikolatalı ve vanilyalı olsun. Çikolata parçacıklarını unutma!" Liam kahkaha atıp kapıdan çıkmadan önce onu onayladı. Hava soğuktu ve herkes ona dondurma yeme yasağı koymuştu. Sürünün en küçüğü olmasının etkisi büyüktü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reflection // Teen Wolf
FanfictionAynalar, aynadakiler, avcılar ve savaşçılar... Beacon Hills yine formunda! Aynalar kontrolden çıktı ve dünya yaşanılmaz bir hal aldı! Beacon Hills, kahramanlarına ihtiyaç duyuyor ve birilerinin geri dönmesi gerekiyor! Törpülenmesi gereken sivri diş...