25. Bölüm

97 14 37
                                    

Küçük Vedalar:

"Eğer o topa bir kez daha vuramayacak olursan lakros sopasının üstüne oturman için günlerce dua ederim, rezil herif!" Koç Bobby tüm pozitifliğyle bu sınıfın içinde, lakros takımında bulunanlara laflarıyla işkence ediyordu.

Alec ve Nolan gayet normal bir şekilde zorlanmadan Koç Bobby'nin yaptırdığı her komutu yerine getirirken o sırada tüm sosyal aktivitelerden nefret etmeye başlayan Felix ise son nefesini verip ruhunu koça teslim etmeye hazırlanıyordu.

Koçun kendilerini defalarca kez canı sıkıldığı için koşturmasından ve hakaretlerinden sonra neden hâlâ takımda olduğu hakkında bir fikri yoktu ama bu adam bağımlılık yapıyordu. Takıma yanlışlıkla girmiş olmasıyla birlikte azar yemediği zamanlarda gidip adamı sinirlendirerek azar işitmek şu sıralar favori hobisiydi.

Koçun rahat bıraktığı öğrenciler ise sahanın dört bir yanına dağılmış, farklı şeylerle uğraşıyorlardı. Eliza ve Rocky de onlara dahildi, ellerindeki futbol toplarını kale dışında her yere yolluyorlardı tekmeleyerek.

Daha doğrusu topları tekmeleyen Rocky idi. Eliza acıklı bir şekilde elindeki topa bakıyordu birazdan ona vurmak zorunda kalacağı gerçeğiyle yüzleşerek.

"Buraya gelmeden önce Nolan ile konuşma fırsatımız oldu. Ona sportif faaliyetlere katılırsam desteklemeye gelip gelmeyeceğini sordum, geleceğini söyledi. Tabii, koşuyordu ve yetişmeye çalışırken konuşamadık fazla ama sonuç olarak beni desteklemeye geleceğini biliyorum." Rocky elindeki topu sertçe tekmeleyip fileye atmaya çalışırken top daha en başta yön değiştirmiş ve masum bir şekilde lakros topunu tutmayı bekleyen kalecinin kafasına çarpmıştı.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun? Sakat falan mısın?" Rocky ondan basitçe özür dileyip Eliza'nın elindeki topu da kaptı. Topu sektirirken çocuğa üzülmüş gibi yapıyordu, konuya fazla takılmamıştı ama Eliza hâlâ tekmelenen ve çubuklarla fırlatılan toplara acıyordu. Rocky'nin attığı toplara kurban gidenlere de acıyordu.

Rocky elindeki topa var gücüyle vurduğunda top yine aynı çocuğa gitti ama bu kez kafasına değil de kasıklarına denk gelince ağzına gelen tüm küfürleri sayarak yere kapaklandı zavallı çocuk.

Eliza topu kapıp boştaki elini ağzına kapatarak çocuğun başına toplanan kalabalığı panikle izleyen Rocky'e yaklaştı.

"Bence ölmedi ama sana hayatı boyunca kızgın kalacak. Belki de daha az şiddet içeren sporları denemeliyiz. Voleybol gibi." Rocky dişlerinin arasına aldığı tırnaklarını, ellerini ağzından uzaklaştırarak kurtardı.

"Zavallı ve yorgun bir topu daha yere inmeden yumruklayıp tokatlamak bana pek de barışçıl gelmiyor El."

"Patlayan toplardan iyidir..." toptan kastının ne olduğunu anlayınca yüzünü buruşturdu ve kendisiyle aynı ifadeyi sergileyen Eliza'ya döndü.

"Fena acıtmıştır..." yakışıklı sayılabilecek bir çocuktu ve bu yüzden onu ilgi yumağına çeviren kızlar da çevrelemişti etrafını. Çocuğun kendisine sövdüğünü uzaktan bile duyabiliyordu çünkü hiç de sessiz değildi.

Rocky adına ondan özür dileyen Nolan ve onu yatıştırmaya çalışan Alec'in aksine Rocky'e hakaret ettiği için elindeki lakros sopasını çocuğun sırtına geçiren Felix'i zorlukla sahadan uzaklaştırdılar. Daha doğrusu sahadan değil, sahanın kalabalık olan minik kısmından uzaklaştırabildiler çünkü daha onlar dokunamadan Felix'in laneti hepsinin aklını almıştı adeta. Eh, dokunmadıkları sürece sorun yoktu ama Felix biraz çirkefleşerek duruma el atmıştı.

Reflection // Teen WolfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin