34. Bölüm

98 13 23
                                    

Yine ben, yine ben, yine ben! Oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen. İyi okumalar!

Tozlu Sayfalar:

"Uyanıyor mu?"

"Hayır. O bir ölü, uyanamaz."

"Sen de ölüsün ama konuşuyorsun."

"Sana ne bundan?"

Yankıların içinde araladı gözlerini kız, uzun bir süre sonra ilk defa. Başında ona eğilerek bakan sarışın çocuk ile birkaç saniye bakıştı ardından çığlık atarak yerinde hızla doğrulurken alnı, sarışın çocuğun burnuna çarptı ve sarışın acıyla geri çekildi.

"Bağırmayı kes ucube! Hepimiz seninle aynı durumdayız."

Titreyen ellerini saçlarının içinden geçirdi ve ayağa kalktı, saçları her zamankinden çok daha sertlerdi.

"Sen kimsin?" sarışın, elini uzattı kıza doğru. Kavranan eliyle birlikte kız da dizlerinin titremesine rağmen dik durmaya ve düşmemeye çalıştı ama dengesi ona ihanet etmek üzereydi.

"Ben Brett ve o da... Üzgünüm, adını söylediğinde seni dinlememiştim. Tekrar eder misin?" dedi yanında duran esmer kıza bakarak. Kız gözlerini devirip kollarını birbirine doladı.

"Adımı öğrenip ne yapacaksın?" kızın sözleri üzerine gözlerini küçümser gibi kısarak dudaklarını büktü ve etrafına baktı ellerini beline koyarak. Her taraf tamamen bembeyazdı ve hiçbir cisim yoktu. Hiçlikte gibiydiler.

"Bilmem, belki canım çok sıkılırsa yokluktan ismini inleyerek kendimi beceririm." ismini daha önce söylememiş gibi davranması canını sıkmıştı.

"Ne saçmalıyorsun sen? Kim olduğum hakkında bir fikrin var mı senin?" aralarına yeni katılan kız, yanlarından geçip herhangi bir şey bulma umuduyla etrafına bakındı yeniden. Hiçliğin ortasındalardı.

"Hayır, yok ve olmasın da. Neredeyiz biz? Burada onunla biraz daha kalırsam ego zehirlenmesinden öleceğim."

Brett gülüp yanındaki kıza doğru eğildi.

"Sana kötü bir haberim var. Sen zaten ölüsün."

"Ne?" kız, açık ve uzun saçlarını savurarak Brett'e döndüğünde onun sırıtan yüzüyle karşılaştı.

"Kimsin sen?" Brett ona gayet basit bir soru yönelttiğinde dalgın bakışlarla çocuğu inceledi kız.

"Ben... Bilmiyorum." göğsündeki sıkışma ile paniklediğinin farkına varınca kendisini içten içe teselli etmeye çalıştı sakinleşmek için.

"Adını bilmediğini söyleme. Tamam aslında şaşırmadım ama biraz daha zorla. Hatırlarsın. Bizimki birkaç saniye sürdü."

"Hatırlamıyorum... Adımı hatırlamıyorum! Adımı hatırlamam gerekir değil mi? Adımı neden hatırlamıyorum?" peş peşe sıraya dizdiği cümlelerinin oldukça hızlı telaffuz edilişinden de anlaşıldığı kadarıyla bir ölü olmasına rağmen hâlâ duyguları vardı. Buna sevindi Brett çünkü yanındaki kız da kendisi gibi bir ölüydü fakat duyguları yoktu. Buraya düştüğünde duyguları hâlâ vardı ama kurt adam olmanın getirdiği güçler yoktu. Oysa kurt adam olarak ölmüştü.

"Hiç mi hatırlamıyorsun? Hiç isim yok mu aklında?" biraz daha düşündü kız. Sakin olmaya çalıştı. Vardı, bir isim vardı.

"Bir isim var aslında... Rocky. O ben mi oluyorum?" Brett kafasını salladı ve ellerini ceplerine koydu kızın çevresinde dolanırken.

Reflection // Teen WolfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin