《Kendi Kendine Başarmış Bir Milyardersin》
(Nerdeeeee)
*Jin*
Şirket merkezinizi ilk kez gösterirken şaşkınlıkla etrafına baktı, inanamadı.
"Tüm bunların senden geldiğine inanamıyorum," diye kıkırdadı, kolunu etrafına sıkıca sararak. "Yani, tüm bunlar tek bir fikirden mi geldi?"
Başın onayladı. "Tek fikir, hepsi buydu."
"Cidden etkilendim demek istiyorum," diye gülümsedi, gözleri ofiste dolanarak. "Her şeyi görmek için sabırsızlanıyorum, çok heyecanlıyım. Tüm bunları bu kadar genç yaşta başarmış olman inanılmaz, süper havalı."
“Çok çalıştım, hepsi bu. İstediğimi buldum, nereye gitmek istediğimi biliyordum ve üç yıl sonra buradayım."
"Kulağa çok kolay geliyor," diye güldü, başının tepesini öptü. "Bunların hepsinin senin olduğuna inanamıyorum, sana kız arkadaşım demekten gurur duyuyorum."
"Teşekkür ederim Jin, sen en iyisisin."
**********************************************
*Yoongi*
Evinize doğru yürürken, gördüklerine tam olarak inanamadı, dev evinizin görüntüsü, hiç de hayal ettiği gibi değil.
Elini nazikçe sıkarak, "Yüzünde birkaç soru olduğunu görebiliyorum," diye gülümsedin. "Bana bir şey sormak ister misin? İstediğini görebiliyorum."
Hafifçe başını salladı, "Bunun ailenin evi olmadığına emin misin?"
"Hayır, hepsi benim," dedin gururla. "Bir şirket için çalıştığımı söylediğimde, bir tür yalan söyledim," diye kıkırdadın. "Söz konusu şirket için çalışıyorum, çünkü ona sahibim, her şey benim, kendi ev eşyaları markasını başlatan milyarderim."
"Vay be," diye nefes aldı, inanılmaz derecede bunalmış hissederek. "Kelimeleri kaybediyormuşum gibi hissediyorum, neden en başından beri bana karşı hiç dürüst olmadın."
"Yargılanma korkusu," dediniz, "pek çok insan yaşıma ve servetime bakıyor, birinin beni bir kez olsun benim için sevmesini istedim."
"Sen harikasın, başka hiçbir şey umrumda değil."
**********************************************
*Hoseok*
Toplantınızı gerçekleştirirken sizi izliyordu, yardım edemedi ama gülümsedi. İçinizde böyle bir hırs görmek nefesini tamamen kesti.
Siz onu selamlamak için dışarı çıkarken, "Hepinize otoriter bir bakın," diye alay etti. "Seni bu kadar çok insandan sorumlu görmek çok komik."
Kızardın, arkasını döndün, "Hobi, dur."
"Hayır," diye bağırdı, "çünkü ne kadar huşu içinde olduğumu bilmeni istiyorum, ben sendenim. Başardığın her şeye bak ve hala çok gençsin, bu yerin önümüzdeki birkaç yıl içinde ne kadar ileri gidebileceğini, yaşlandığında ve daha akıllı olduğunda bir düşün."
"Her seferinde bir adım atmak istiyorum, kendimle gurur duyuyorum, ama hiçbir şeyi hafife alamıyorum," diye temin etti, dudaklarının yanağına bastırdığını hissederek.
"Gördün mü, sen de çok akıllısın. Yaptığın her şeyi görmek gerçekten nefesimi kesiyor,” diye iltifat etti ve sizi içine çekti.
"Çok tatlısın teşekkürler."
