《Başka Bir Üyeyle Aldattığını Düşünüyor》
*Jin*
"Sessiz olmalıyız yoksa duyacak." Kapının diğer tarafında, dinlemek için çerçeveye yaslanmış, sesini gün gibi net duyabiliyordu.
"Bunu bilmesine imkan yok," dedi ardından Taehyung'un yanıtını duydu. Daha fazlasını dinlemeye çalışırken kalbi sıkıştı ama konuşma boğuktu.
Sonunda odaya girdi, ikiniz de onun yaptığı gibi zıplayarak ona kocaman gözlerle baktınız. "Hiçbir şeyi bölmüyorum, değil mi?" İkinize de sordu.
"Tabii ki hayır," gülümsedin, kaşlarını çatarak Taehyung'a bakarak. "Sadece birkaç şey hakkında sohbet ediyorduk, gerçekten pek bir şey yapmıyorduk."
Gözleri çatıldı, başını salladı, "Bana aptalmışım gibi davranma, ona sessiz olması gerektiğini söylediğini duydum, bu yüzden ikinizin bir şeyler çevirdiği çok açık."
"Önemli değil Jin, sadece fazla düşünüyorsun," diye onu temin etmeye çalıştın.
"Sadece bana gerçeği söyle, neler olduğunu biliyorum."
Taehyung ikinizin arasında ayağa kalktı, "Neler olduğu hakkında hiçbir fikrin yok çünkü Y/N'nin doğum günün için bir sürpriz planlamasına yardım ediyorum, neden başka bir şey düşünesin ki?"
"Y/N, çok üzgünüm, sadece sana güvenmeliydim," dedi sana bakarak, "lütfen beni affedin, ikiniz de?"
"Bir dahaki sefere bu kadar şüpheci olmayı bırak ve bana güven."
"Söz veriyorum."
**********************************************
*Yoongi*
"Sana sürekli mesaj atan kim?" Diye sordu, telefonunuzun bir kez daha cebinizde titrediğini duydu, siz onu alıp bir göz atarken aşağıya baktı.
"Yalnızca Jimin, çok tatlı davranıyor," dedin ona, Jimin görmesin diye telefonunu saklayarak, onun için çabucak bir cevap yazdın.
Yoongi kaşlarını çattı, belindeki tutuşunu gevşetti, "ikiniz son birkaç hafta içinde oldukça yakınlaşmışa benziyorsunuz," dedi.
"Sadece sohbet ediyorduk," diye gülümsedin, "bana birkaç konuda yardım ediyordu, yardıma ihtiyacım vardı ve o sırada yanımdaydı, hepsi bu."
İçini çekti, "Jimin'den yardım isteyecek kadar önemli olan ne, neden benden yardım isteyemiyorsun?" Oturup kendini senin etrafında çözerek sorguladı.
"Yoongi gerçekten bu nedir? Garip davranıyorsun," diye uyardın.
"Sadece biraz tuhaf buluyorum, neredeyse tuhaf."
Ellerini saçlarının arasından geçirdin, kafanı salladın, "Jimin ile konuşuyorum çünkü seni turda ne zaman ziyaret edebileceğimi ayarlamama yardım ediyor, eğer bu seni rahatlatacaksa."
"Ben bir aptalım, sadece burnumu dışarıda tutmalıydım," diye inledi, sana karşı zayıf bir şekilde gülümseyerek, "Hiçbir şey hakkında araştırmadığım için üzgünüm."
"Endişelendiğini anlıyorum ama endişelenmene gerek yok," diye hatırlattın ona.
"Biliyorum, artık dürüst değilim."
**********************************************
*Hoseok*
"Eve ne zaman geleceğini merak etmiştim," diye içini çekti, sen nihayet ön kapıdan içeri girip ayakkabılarını çıkarırken, yüzündeki çatık kaşlara bakarak.
