Merhaba, güzellik sürüsü. Keyif alarak okuyacağınız bir bölüm olur inşallah. Bir de artık yorumlarda buluşmamızın zamanı gelmedi mi ? Vallahi bende moral, motivasyon kalmadı. Her gün beceremiyorum galiba diyerek, kendime zulmediyorum. Kötü de olsa fikrinizi bekliyorum ve sizleri çok seviyorum, teşekkür ederim. ♥️
virtuemoyer, engellenen, virtualtess, aych1802, a261108 , NuranKarakus8, Sizlere ayrıca teşekkür ederim. Neredeyse her bölümü yıldızlayıp, beni motive ediyorsunuz benim için bu bile çok önemli. İyiki varsınız, hep olun. ♥️
*
"Yavuz ?"
Şaşkınlığımın geçmesine izin vermeden belimden tutup, dudaklarıma yapıştı.
Yaşadığım şoku bir kenara bırakıp, öpüşüne karşılık verdim. Aslında çok kırgındım ama bu fırsatı kaçıramazdım, onu çok özlemiştim. Beni kapının girişine yaslayıp, öpmeye devam ederken bir yandan da tek eliyle kavradığı belimi okşuyordu. Biraz geri çekilince dudakları burnuma denk geldi.
"O kadının yanında olman gerekmiyor mu ?"
Evet, yine kendimi tutamadığım bir noktadaydım. Burnumu öptü.
"Hangi kadın ?" Sesi, yakıyordu.
Kafamı gözlerini görecek şekilde kaldırdım, vücutlarımız hala birbirine yapışıktı. Diğer elini de belime attı.
"Biliyorsun."
Gözleri biraz yüzümde oyalandıktan sonra baş parmağıyla alt dudağımı okşadı ama cevap vermedi.
Dudaklarına uzandım, bunu bekler gibi anında karşılık verdi. Ellerim ensesine dolandı, ona dokunmak rüya gibiydi. Konuşulacak çok şey vardı, hepsi konuşulacaktı ama şu an onu öpmekten başka bir şeyi düşünemiyordum. Ellerini saten geceliğimin içine daldırıp, belimi çıplak halde okşadı.
"Ahu." Dudaklarımız birbirine değerken, ismimi o kadar içten ve baştan çıkarıcı söylemişti ki onu yatağa götürmemek için kendimle büyük bir savaş verdim.
Yavuz'a bakmak için açılan gözlerim, kapının önünde mirket yavrusu gibi dizilmiş beş kişiye takıldı. Canan ve Hazan birbirlerine sarılmış yoğun bir duyguyla bizi izlerken, Tuğrul ve Mehmet kafasını başka tarafa çevirmişti. Tarık ise sinirli bir ifadeyle gözlerini kısmış 'la havle' çekiyordu. Bakışlarımın bir yere odaklandığını görünce Yavuz da kafasını çevirip, o tarafa baktı. Ağzının içinde bir şeyler mırıldanırken, göğsünden ittim.
"Boşuna şov yapma, her şeyi gördük." Tarık, Yavuz'u hemen affetmiş olmama kızgındı.
"İsterseniz biz başka bir eve geçelim ?" Niyeti bozan Canan'ın kafasına Tarık'dan bir tokat gelmişti. "Ahhhh, ne vuruyorsun ya ! Konuşmalarını böldük, ondan."
"Konuşmak nasıl olur bilmesek..." Tarık'ın sesi, kinayeliydi. Ne vardı canım, önüme gelen dudağı geri mi çevirseydim ?
"Siz rahatınızı bozmayın. Ahu, biraz dolaşalım mı ?" Üzerimi süzdü. "Üstünü değiştir istersen." Sanılanın aksine Yavuz'a hala kırgın ve kızgındım bu yüzden içimden söylediklerinin tam zıttını yapmak geliyordu.
"Gerek yok, gelirim böyle." Kaşları yine sinirle çatıldı.
"Üşürsün, burası serin olur."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutların İçinde
MizahOdaya bu sefer kapıyı çalarak girdim ama bir işe yaramadı. Gördüğüm manzara, yine beni intihara sürükleyecek türdendi. Canan, Mehmet Bey'in saçına yapışmış, Mehmet Bey , Canan'ın belinden çekiştirirken " bırak beni " diye bağırıyor. Yavuz Be...