YOLUNA SERİLİ CESET

4.9K 182 19
                                    

"Çok korkunç insanlarsınız, kalbinizin bu karanlığından korkuyorum."

🌿

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌿

En inandıklarımın yabancıya dönüşlerini izliyorum. Güvenim kırılıyor, kabuğuma çekiliyorum. Yorgunum. Bu yorgunluk öyle bir şey ki.. yaşatıyor aynı zamanda yaşatmıyor. Ölü gibi yaşadığımı hissettiyor. Ölmek veya yaşamak mesela bu değil. Sanırım tek mesela mutlu olmak ya da olmamak...

Mutlu değildim. Önceden mutlu olmamanın en kötü hislerden biri olduğunu düşünürdüm ama yanılmışım. En kötü his hissizlikmiş. İçimde fırtınalar kopuyor ama ben boş duvara bakıyorum. Bağırıp çağırmak istiyorum ama kılımı kıpırdatmıyorum. Etrafımdaki olayları sadece seyrediyorum.. elimden başka bir şey gelmiyor.

Artık, biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ama çokça sessiz, tepkisiz ve çoğu şeye karşı isteksiz birine dönüştüm, dönüştürdüler.

Karşımdaki koltukta oturan Ömer'e baktım. Gözlerimiz buluştu. Eve geldiğinden beridir gözleri üzerimdeydi. Gözlerimde hiçbir duygu barındırmadan baktım özlediğini belli eden gözlerine. Ardından gözlerindeki hüzünü belli etti. Herkese duygusuzken bana duygularını sessizken bile bağırıyordu.

"Kesinlikle Oktay'ın oğulları." Dedi Giray. Tekrar bakışlarımı halıya çevirdim. Gelen mesajdan bahsettim ve onlarda toplanıp bana geldiler. Şu an salonda oturmuş kimin yaptığını düşünüyorlardı. Umursamıyordum. Kim yapmış kim intikam almak istiyor bilmek istemiyordum. Onlar benim yaşamam için çabalarken ben kenarda oturuyordum.

Defne'nin uzattığı tepsideki çayı aldım "sağol." Diye mırıldanırken. Ardından yanımda oturan Giray'a uzattı sonrasında Egemen, Karan ve en son Ömer'e. Ömer çayı uzanıp aldı. Ardından şekersiz içtiği çayından bir yudum aldı. Konuşulan konuya yorum yapmıyordu. "Ömer sen ne diyorsun, sessizsin." Karan sanki aklımı okumuş gibi sormuştu. Gözleri tekrardan beni buldu. Bacaklarını açmış, kolları dizlerinin üzerinde öne doğru eğilmiş bir şekilde oturuyordu. "Ömer yine plan yapıyordur." Dedim Ömer'den bakışlarımı çekmeden çayımdan bir yudum aldım. "Ömer'in planları beni kurtarır bu durumdan, Karan'da yardım eder." Diye ekledim.

"Asel yapma böyle." Dedi Karan kafamı sağa çevirdim ve Karan'a takmadım. Diğerleri sessizdi. "Bırak yapsın." Dedi Ömer arkasına yaslanırken. "Hakkıdır." Diye ekledi. Dediklerine alaycı bir tavırla gülümsedim. "Hakkım olarak görmen büyük bir incelik." Elimdeki bardağı sıkıyordum.

"Bu konuyu daha sonra kendi aranızda konuşun. Şu an Asel'in güvenliği için bir şeyler düşünmemiz gerekiyor." Araya Defne girmişti, ortamı yumuşatmaya çalışıyordu. "Güvenliğim için yardım istemiyorum ya da bir şeyler beklemiyorum." Dedim Defne'ye bakarken. "O ne demek?" Egemen konuştuğunda yerime biraz daha yerleştim. "Yani o mesajı kim atmış umrumda değil, biri beni öldürmüş mü öldürecek mi, intikam mı almış düşündüğüm şeyler değil... sizde fazla takılmayın." Dedim elimdeki bardağı sehpaya bırakırken.

KURTULUŞ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin