"Ama artık gitmek geliyor içimden, bir sabah masmavi bir bulutun peşinden, dönüşü olmayan yerlere.."
🌿
"Senin ne işin var burada?" Karşımdaki Ali'ye şaşkınlıkla bakıyordum. "Özlemişsindir diye düşündüm." Dediğinde kapıyı kapatmaya çalıştım. Tüm kuvvetiyle ittirip içeri girdi ardından kapıyı kapatıp kilitledi, anahtarı cebine koydu.
"Ömer seni burada görürse öldürür." Dedim umursamadı. "Seni çok özledim Asel." Dedi bir adım atarken. "Ali lütfen, git." Diyebilmiştim. "Merak etme kocan gelmeden işimi bitireceğim." Bana doğru gelip kollarımdan tuttu. "Beni neden sevmedin?" Yüzündeki üzüntü alayla karışmıştı.
"Ali bırak." Kollarımı kurtarmaya çalışıyordum. "Senin gibilerden nefret ediyorum!" Yüzüme nefret ederek baktı. "Ömer'in altında inliyorsun, bize gelince naz yapıyorsun. Olmuyor böyle." Hızla bacak arasına tekme attım. Kollarımı tutan elleri gevşediğinde kaçmaya çalıştım saçlarımdan yakalayıp bedenimi bedenime sabitledi. Elleri boğazımdaydı. "Nereye kaçacaksın?" Beni masaya yüz üstü yatırdığında kurtulmak için. "Debelenirsen canın yanar." Dediğinde erkekliğini bana sürttü. "Bu bile çıldırtıyor."
"ALİ YALVARIRIM BIRAK." Beni aldırmadan daha çok sürtündü. Ağlamam şiddetlenmişti. Üzerindeki gömleği çıkardı ve saçlarımı bir tarafa toplayı boynuma eğilip öptü. "Bırak." Diye bağırsamda beni duymuyordu. Tişörtümün arkasını yırttığında sona geldiğimi anlamıştım. Sırtıma iğrenç öpücüklerini bırakıyordu.
Kapının kilit sesini duyduğumda Ömer ve Yiğit içeri girmişti. Ali ne yapacağını şaşırmış bir şekilde beni bırakmıştı. "Ne yapıyorsun lan sen?" Dedi Ali'nin üzerine doğru gelirken. Ali cevap vermemişti. Ali'ye hızlıca bir yumruk attı. Ali yere düştüğünde üzerine çıkıp daha çok vurmaya başladı. "Sen nasıl Asel'e dokunursun!" Yiğit beni tutup olduğu tarafa çekti. "Seni geberteceğim orospu çocuğu." Yiğit benden uzaklaşıp Ömer'i Ali'nin üzerinden çekti. Ömer hızlıca yanıma geldi. Beni kollarının arasına aldığında kendiside nefes nefeseydi. "İyi misin?" Yüzümü ellerinin arasına almıştı. Cevap verecek gücüm yoktu. Bu halim dahada sinirlendirmişti. Yere çöküp ağlamaya başladım.
Ömer hızlıca Ali'nin yanına gidip bir tek daha attı. Sonrasında belinden silahı çıkarıp dört el ateş etti. Ellerimle kulaklarıma bastırdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ömer delirmiş gibiydi. Yiğit hızlıca Ömer'in yanına gidip silahını aldı. Ömer kendine gelmiş gibi önce Ali'ye sonra bana baktı. Yanıma gelmek istediğinde onu kendimden uzaklaştırmak için elimi uzattım. Yiğit halimi anlamış olacak ki Ömer'i tuttu. İkiside bana tepeden bakarken ben ağlıyordum. Bu yaşadıklarıma inanamıyordum.
