KURTULUŞ (+18)

Bölüm-2

"Kapılar kapandı üzerime cadde boyu, adım gibi bildiğim herkes yabancı.."

🌿

Sabah erkenden kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Belime doğru uzanan saçlarımı tepeden bağladım. Üzerime jean ve beyaz kazak giydim. Tuşlu telefonumu ve miktar parayı cebime koydum. Ardından odamdan çıkıp dış kapıya ulaştım. Beyaz ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Sessizce kapıyı açıp dışarı çıktım.

Ömer siyah arabasına yaslanmış beni bekliyordu
Gözlerimiz buluştuğunda yavaş adımlarla yanına ilerledim. "Günaydın." Dediğinde "günaydın". Mırıldandım. Yerinden kalkıp şöför koltuğuna ilerlediğinde bende yanındaki koltuğa oturdum

Arabayı çalıştırdı. Ardından göz ucuyla bana bakıp tekrar yola baktı. Çaktırmadan evleneceğim adamı inceledim. Üzerinde balıkçı yaka koyu gri kazağı vardı. Altına ise siyah kumaş pantolon giymişti. Gerçekten şıktı. Gözlerini yoldan almadan konuştu. "Gelinlik giymek ister misin?" Gelinlik giyecek kadar bir mutluluk içinde değildim. "Hayır." Camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Yaklaşık yarım saat sonra büyük bir evin önünde durduk. Arabadan indiğinde bende indim. Yanıma geldi o önde ben arkada eve girdik. Eve girdikten sonra biraz ilerleyince sol tarafta mutfak vardı ardından salona giriliyordu. Eve gri ve beyaz dizayn edilmişti. Yiğit yanımıza yaklaştığında ellerini iki yana açarak. "Hoşgeldiniz." Dedi.
Bende aynı samimiyetle karşılık verdim. "Hoşbuldum."

"Gelinimiz sen misin?" Esmer uzun saçlı kız yanımıza geldiğinde sormuştu. Ömer hiç aldırmadı Yiğit araya girerek "evet." Dedi. "Ben Ada, Ömer abimin kardeşiyim." Dedi elini uzatırken. Samimiyeti içimi ısıtmıştı. "Asel." Elini sıktım. Yanındaki benim yaşlarımdaki çocuk söze karıştı. "Arda, bende kardeşiyim." Ömer'in bu kadar kardeşi olduğunu bilmiyordum. Gerçi neyi biliyordum ki!

"Gel benimle." Ömer bana bakarak konuştuğunda ben peşinden ilerledim. Üst kata çıktığımıda bir odaya girdik. Yatağın üzerinde beyaz elbiseler vardı. "Hangisi tarzındır pek bilemedim. Sen seçersin." Dedi eliyle yatağı gösterirken. Ardından arkamı gösterdi. "Belki gelinlik hayalin vardır diye gelinlikte söylemiştim ama.. sevmiyorsun sanırım." Kafamı olumlu anlamda salladım. "Ben diğer odadayım." Dedi çıkarken. Yatağa biraz daha yaklaşıp elbiselere baktım. Kollarımda morluklar olduğu için uzun kollu elbiseyi elime aldım. Göğüs dekoltesi vardı. Üzerimdekileri çıkarıp elbiseyi üzerime geçirdim. Tam bedenime uygundu. Yere dizilen ayakkabılara yaklaşıp beyaz incilerle tasarlanmış ayakkabıyı giydim. Saçlarımı açtım ve alttan at kuyruğu yaptım. Kapı çaldığında "gelebilirsin." Demiştim. Ada elindeki çantalarla yanıma geldi. "Biraz makyaj yapalım ister misin?"
Kafamla onu onayladım.

Koltuğa oturdum Ada'da yanıma geldi. "Yüzün çok güzel pek bir makyaja ihtiyacın yok aslında." Dediği şeye gülümsedim. Yüzümü nemlendirmekle işe başladı, ardından hafif bir fondöten sürdü. Rimel ve rujda sürünce biraz uzaklaşıp bana baktı. "Çok güzel oldun."

"Teşekkür ederim." Dedim aynaya ilerlerken. Kendime son kez baktığımda kendimi beğenmiştim.Kapı tekrar çaldı bu sefer gelen Ömer'di. Üzerine siyah takım ve beyaz gömlek giymişti. "Hazır mısın?" Yanıma geldi. Topuklu sayesinde biraz daha boyuna ulaşabiliyordum. Ada o sırada dışarı çıkmıştı. Baştan aşağı beni süzdü. "Neden sürekli uzun kollu giyiyorsun?" Sorduğu soru afallatmıştı. "Denk geliyor." Diye yalan söyledim sanki kollarımı ve sırtımı hiç görmeyecekmiş gibi. Kafasını olumlu anlamda salladı ve kolunu bana uzattı. Uzattığı koluna girdim. Birlikte aşağı indiğimizde Ömer'in çevresinden bir kaç kişi daha gelmişti. Benim çevremdem kimse yoktu. Bu gerçek canımı yakmıştı.