24 | Bülbülü Öldürmek

11.5K 779 417
                                    


*Eğer şu an bu bölümü okuyorsan, dönüp oy vermediğin bölümlerde de yıldıza basar mısın? :)

*Ayrıca bu bölüme bir sürü yorum istiyoruum! Kısa ama tatmin edici bir bölüm olduğunu düşünüyorum. 💙

Sevgiler.

***

"Niye?"

Tek bir soru.

Bir cevabı hak eden bir soruydu.

Sarp'ın bakışlarındaki içime işleyen cevap isteğine karşılık zaman uzayıp giderken tek yapabildiğim öylece yüzüne bakmak oldu.

Karşısındaki kadından bir cevap alamayacağını fark eden Sarp tuvaletten yüzüme bile bakmadan çıkıp gitti.

Az önce yaptığım gibi lavabonun aynasının karşısına geçtiğimde Temmuz ayında olmamıza rağmen parmak uçlarıma kadar buz kesmiştim.

Bazı şeyleri hâlâ aşamadığımı o an anladım.

Ona bir cevap vermek, hayal kırıklığını tamir etmek isterken aslında bunu yapamadığım gerçeği de canımı yakan başka bir detaydı.

Neden yapmıştım?

Kendi sorularıma bile bir cevap veremiyordum. Sarp'dan kaçmanın mantıklı olan bir tarafı var mıydı onu bile bilmiyordum.

Bakışlarımı beyaz mermerden kaldırıp aynaya baktım.

Yüzümdeki pudradan eser kalmamış, yeşil gözlerimin feri sönmüş ve acıyan gözlerle aynadaki yansımama bakıyordum.

On altı yaşındayım. Saçlarım mor, giydiğim pantolonun her tarafı yırtık. Burnumda bir piercing, dudaklarım da mat ruj. Bir pastanede, tek başımayım. Babamın gidişinin ardından sadece birkaç dakika geçmiş.

Yanağımda tokat izi.

Güçlü bir kadın olmayı böyle öğrenmiştim.

Babama kafa tutarak.

İki senede bir gördüğüm babamın sadece lisede alan seçeceğim zaman beni görmeye geldiğini hatırlıyorum. Hovarda bir kız değildim, ta ki babamın bam telinin aslında aşırı bir kız olmaktan geçtiğini fark edene kadar.

Ender Günyeli'ye verdiğim ilk ayar, oynat bakalım.

Evden-okula, okuldan-eve giden ve hiçbir zaman şımarık olmayan bir kız iken liseye başladığım sene başka birine dönüştüm.

Olduğum kişi değişmedi, ama dışımdaki görüntü bana bile öyle yabancıydı ki.

O zamanlar ki Bensu'ya göre babasının yaptığı her şey yanlıştı. Bu nedenle o neyi istemiyorsa ona dönüştüm.

Ender Günyeli, Ankara Adliyesi'nnde çalışan bir hakimdi. Tıpkı mahkeme salonlarında aldığı kararlar gibi aile hayatında da ketum olan bir adamdı.

Babama göre aileni senelerce görmek normaldi, ama on altı yaşında ergen bir kızın saçlarının mor olması anormaldi.

Verdiği maddi destek dışında üzerimde hiçbir hakkı olmayan adamın kurduğu baskılar on yedi yaşıma kadar sürdü. Baskılarına baş kaldırmaya başlamam ise on dört yaşında oldu.

1 NUMARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin