Karacadan
Bahçede ilerleyip eve girdim. Odama çıktım. Dolaptan kıyafet aldım kendime. Sargıma dikkat ederek değiştirdim. Bir yandan da ne söyleyeceğimi, nasıl ikna edeceğimi düşündüm. Kolay olmayacak ama olacak.
Zaman kazanmam lazım en azından.
Odanın kapısı açılınca Azer girdi içeriye. Ayakkabılarımı giydim. Bir şey demeden önüme çöküp bağcıklarımı bağladı. Eğilip yanaklarını tuttum. Tebessüm edip dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. "Teşekkür ederim.." Ellerini iki yanıma, yatağa koyup tek dizinin üzerinde gözlerime baktı. Başını göğsüme yasladı sonra. Bir eli belimi tuttu. Ellerimi ona sardım bende. "Behzatın tepkisi kırıcı olabilir Karaca." Usulca bir nefes aldım. Maalesef biliyorum. Geri çekilip ayağa kalktı. Elimi tuttu. Bende kalktım yavaşça.
Kolunun altına aldı beni. Birlikte indik merdivenleri. Akınla yılmaz bir arabaya bindi. Biz de Azerin arabasına. İlyas abinin evine ilerledik. Azer Behzat abiyi de oraya çağırmış.
İlyas abilerin bahçesine girince durduk. Kemerimi çıkarıp kapıyı açtım. Kapıya gidecekken Yılmaz'ın sesini duydum. "Bahçedeler galiba." Oraya yöneldik. Azer yanıma gelip elimi tuttu.
Bahçeye geçince ayağa kalktı onlarda. Ömür yanıma gelip sarıldı yavaşça. "İyi misin kuzum? Yaran nasıl?" Tebessüm edip başımı salladım. "İyiyim ömür sağol." Başını salladı. İlyas abi de geldi yanıma. Başımı öptü usulca. "Gelin hadi oturun." Onun yanına oturdum ben. Azerde behzat abinin yanına geçti. Sinirli gibi biraz bana. "Ben daha önce gelecektim konuşmaya ama Azer zamanı değil dedi. Buraya geldiğimize göre artık vakit geldi." Başımı salladım.
Usulca bir nefes alıp girdim konuya. "Amcanın ne halt olduğunu biliyorum ama Salih amcamı bir türlü ikna edemedim. Kanıt diye götürdüğüm adamı da ortadan kaldırdılar." Behzat abi kaşları çatık dinlerken ömür hepimize çay getirdi. Teşekkür edip aldım bardaklardan birini. "Akınla bir plan yaptık. Salih amcamı kaybetmemek için oyunu başlattım." Kaşları çatıldı hepsinin. Elimdeki bardağı önümdeki sehpaya bıraktım. "Amcaya karşı iyi davranıyorum. Salih amcam yanımızdayken en azından. Yaptıklarımın bir yanlış anlaşılma olduğunu söyledim amcama." Behzat abi yerinde doğruldu biraz. Anlam vermeye çalışıyor. Çok haklı biliyorum ama..
"Ne demek iyi davranıyorum kızım? Sen demedin mi amca bozdu işi, her şeyi o yaptı diye? Yanlış anlaşılma ne? Niye geri vites yapıyorsunuz?" Bende yerimde doğruldum biraz. Usulca bir nefes alıp devam ettim. "Amcayı suçlayarak bir yere varamadım. Sadece Salih amcamla aram daha da bozuldu. Bunun yerine planlı gitmeye karar verdim. İyi niyetimi anlasınlar diye de yemek yemeye gittim onlarla." Behzat abi ayağa kalktı öfkeyle. Başımı önüme eğip gözlerimi kapattım. "Yahu ne demek iyi niyet? Salih inanmazsa inanmasın! O herif gebermek zorunda!" Bende ayağa kalktım.
"Abi niye anlamak istemiyorsun? Ben de aynı fikirdeyim seninle ama arada amcam var! Onu kaybedemem. Bu işi bize en az zarar gelecek şekilde çözmem gerek." Bana döndü. Öfkeyle sıktı çenesini. Bana doğru geldi bir adım ama durdurdu kendini. "En az zararla halledemedik ama Karaca! Sevdiğim kadın gitti o adam yüzünden! Şimdi geçmişsin karşıma yok amcam inanmıyor falan filan! Bırak inanmasın amca ölünce anlar her şeyi!" Behzat abi yanımdan geçmek istedi ama kolunu tuttum. Bu kolay olmadı tabiki. Göğsümdeki yara sızlarken dişlerimi sıktım. Kimseye belli etmeden konuştum.
"Abi beni dinlemek zorundasın. Sana yemin ederim o şerefsizi sen öldüreceksin. Ama bana biraz zaman ver lütfen." Başını çevirip gözlerime baktı. Dişlerinin arasından konuştu. "Salihe bir şey yapmayacağım ama o it için zaman falan yok. Önümde sen bile dursan bu fark etmez." Gözlerim dolarken kolunu yavaşça bıraktım. Ona döndüm tamamen. Kısık sesimle konuştum. "Babamı kaybettim ben..en ihtiyacım olan zamanda hemde. Salih amcam tuttu elimi. Hayatta kaldım onun sayesinde. Babam yerine koydum. Bu yüzden onu kaybedemem. Eğer ısrar edersen, ben de karşı önlem almak zorunda kalacağım abi." Kaşları çatıldı. O da tamamen bana döndü. Güldü sonra da. "Ne önlemi alacaksın karaca? Abi dediğin insanı bir şerefsiz yüzünden vuracak mısın? Ya da başka bir şey?" Vurmak kısmı doğru olabilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZLİK
Teen FictionKaracanın azeri vurduğu geceden başlıyor hikaye. Hep yazmak istediğim ama bir türlü fırsat bulamadigim seneryo. Severek başlıyorum yazmaya. Karaca yaptığı secimle hayatına yön verdi. Tabiki azerin de hayatına yön verdi. Bakalım bu seçimler ikisini n...