Hilal bir ileri bir geri giderken "Hala olmadı mı o amına koyduğumun zımbırtısı?" dedi sinirle. Nehir "Olmadı." dedi. Efsun "Ay sen de sakin ol biraz Hilal!" dedi. Hilal "Nesine sakin olayım nesine?" diye bağırdı ve küçük beyaz çubuğu aldı. "Üstüne işediğim şeyin sonucu hayatımı sonuna kadar değiştirecek. Sinirlenmeyeyim de ne yapayım?" Efsun "Ay tamam, ne bok yersen ye." dedi. "Karışmıyorum ben sana."
Hilal çubuğu masaya geri bırakıp volta atmaya devam ederken Nehir birden "Çift çizgi!" diye bağırdı. "Çift çizgi var. Çift çizgi. Hamilesin!" Hilal de onun gibi bağırarak "Hamileyim!" dedi inanamayarak. Efsun ayağa kalkıp "Hamilesin!" dedi sevinçle. Hilal de üstünden şaşkınlığı atıp zıplamaya başlayarak "Hamileyim!" dedi. Üç kadın birbirlerine sarılıp yerlerinde duramazken Efsun "Salih'i ara hemen!" dedi. Nehir başını salladı. "Evet evet. Hadi söyle söyle söyle!" Hilal "Durun kızlar." dedi. "Benim başka bir planım var."
***
Zamanında Salih Yamaç'la dövüş tekniklerini çalışırken Hilal onları izlemeye gelip Yamaç'a tavsiyeler vermişti. Salih de gülüp "Karam kusura bakma ama burada tecrübeli olan benim. Seni harcarım yanı bu pistte." demişti. Hilal'e dokunmuştu bu. O yüzden ne zaman boş kalsalar, yatak odasına gidip biraz eğlenmedikleri zamanlarda, evin bodrum katına kurdukları spor salonunda piste çıkıyorlardı. Salih her seferinde Hilal'i yenmişti. Ama Hilal bugün onu yenecekti. Emindi.
Salih eline beyaz bandajı takarken "Karam emin misin gene kaybetmek istediğinden?" dedi sırıtarak. Hilal gülümsedi. "O kadar emin olma Salih. Belki bu sefer ben yenerim." Salih başını salladı. "Hadi o zaman, Yamaç gibi müziksiz yapabilir misin yoksa..." derken Hilal ilk hamlesini yapmıştı. Salih hamleden kaçıp gülümsedi. "Ama bu çok basit."
Hilal özellikle karnını Salih'in hamlelerinden koruya koruya Salih'in savunma olarak kullandığı saldırıyı delmeye çalıştı. Sağ yumruğunu kaldırırken Salih savunmaya geçemeden Hilal "Hamileyim." dedi. Salih bununla tökezleyince Hilal yumruğunu çözüp Salih'e çelme taktı ve onu yere düşürdü. Salih üstüne düştüğü omzunu tutarken Hilal onun kucağına oturup kolunu boynuna bastırdı hafiften. "Kazandım sanırım."
Salih "Ne alakası var Hilal ya?" dedi ve kolunu ittirdi. "Hile yaptın. Dikkatimi dağıtmak için yalan söyledin." Hilal kolunu çekip hafifçe gülümsedi. "Yalan söylemedim ki." Salih gözlerini kırpıştırdı ve üstündeki kadına baktı. Doğrulup onun beline doladı kollarını. "C-Ciddi misin sen?" Hilal başını salladı. "Ciddiyim Salih. Bir bebeğimiz olacak."
***
Salih, Hilal'e söz vermişti. Doktora gidip tamamen emin olmadıkça kimseye söylemeyeceklerdi.
Doktora gittiklerinde Hilal biraz korka korka bluzunu kaldırıp karnını açmıştı. Doktor ona gülümseyip jeli sürdükten sonra monitörü açtı ve aleti Hilal'in karnına bastırdı nazikçe. Salih Hilal'in elini sıkı sıkı tutup monitöre baktı. Hilal de bakıyordu. Doktor ufak beyazlığı gösterip "Bu sizin bebeğiniz. Henüz sekiz haftalık gibi." dedi. Salih güldü. Hilal gözlerini monitörden alıp kocasına baktı. Onun gözlerindeki ışıltının sebebi olmak o kadar iyi hissettirmişti ki ona.
Doktor jeli temizleyip onlara neler yapmaları gerektiğini, durumun nasıl işleyeceğini kısaca açıkladıktan sonra çıkmışlardı. Salih yüzünden gülümsemesini silemeden "Kimlere ne sırayla söylesek acaba?" dedi. Hilal "Salih bi tane billboard satın al, karım hamile yazdır." dedi. Salih ona bakıp "Çukur'n çıkışında olanlardan bi tane-" deyince Hilal onun koluna vurdu. "Salih dalga geçiyorum ya."
Salih arabanın kapısını onun için açıp bindirdikten sonra karısı o da bindi. Kemerini takarken "Bence bizim evde güzel bi ziyafet hazırlayalım. Orada da söyleyelim." dedi. Hilal "Önce arkadaşlarımıza mı söylesek?" deyince Salih sırıttı. "Benim canıma minnet karam." dedi. "Sen o zaman ara o deli kızları, buluşun falan." Hilal "Ay yok, onlar zaten biliyor." deyince Salih aniden frene bastı istemsizce. "Ne?" Hilal omzunu silkince Salih "Ama bana kimseye söylemek yok demiştin!" dedi sitem edercesine. Hilal "Testi yaparken oradaydılar aşkım o yüzden." deyince Salih "Bir dahakine ben söyleyeceğim ilk." dedi ve arabayı çalıştırdı. Hilal elini karnına koydu. "Bi dur önce bu doğsaydı Salih."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babamızın Oğlu
FanfictionCumali arabayı park etti ve yan koltukta uyuyakalmış olan kardeşine baktı. Gülümsedi ve onu uyandırmamaya çalışarak arabadan indi. Kapıyı çalmadan kapı açılmıştı. Annesinin ona sarılan kollarını hissedince Cumali birden vazgeçip onu affetmek istedi...