Babamızın Oğlu

5.2 // Çukur'daki Panda

Çukur yaş konusunda bok gibi olduğu için ben gene liste bırakıyorum buraya. Ona göre okuyun. İlk sahnedeki yaşları bu.
Cumali 52
Kahraman 50
Ogeday 45
Damla 44
Çağatay 43
Selim 41
Salih 41
Leila 41
Hilal 39
Arık 37
Nehir 35
Yamaç 34
Efsun 33
Kulkan 28
Karaca 21
Akşın 21
Akın 19
Acar 16
Mücahit 13
Umut 9
Masal 9
Asiye 9
Nejan 6

Selim heyecanla haberleri izlerken stresten bacağını titretiyordu. Damla koltuğun arkasından bakıp ''Sen haberleri mi izliyorsun?'' dedi. Selim ona bakmadan ''Evet, meclisten yasa çıkacak.'' dedi. Bir eli telefonda, diğeri kumandadaydı. Sonunda haberlerde yasanın geçtiğini, artık eşcinsel evliliklerin de yasal olduğunu görünce Selim sırıtmadan edemedi. Damla onun saklamaya çalıştığı heyecan ve sevince gülümsemeden edemedi. Çok iyi sakladığını sanıyordu. O da, Salih de ama Damla'dan kaçmazdı.

Selim telefonunu açıp ''Salih? Evet şimdi izledim. Harika değil mi?'' dedi ve salonda dolanmaya başladı. O sırada gelen Cumali'yle Selim refleks olarak ülkede o güne dek yapılan Onur Yürüyüşlerinden klip içeren haberi kapadı. Cumali görmüştü ama. Damla'ya kolunu sarıp ''O neydi?'' dedi.

Damla Selim'e ufak bir bakış attıktan sonra ''Meclisten yasa geçmiş hayatım, evlilik hakları eşitlendi.'' dedi. Cumali kaşlarını çatıp ''Nasıl ya? Zaten eşit değil miydi?'' dedi. Damla ''Eşcinsellerin evlenme hakkı yoktu ya canım.'' dedi sakince. Cumali yüzünü buruşturup ''O ibneler de mi evlenebilecek yani artık? Ne gerek vardı şimdi, ülkenin tek derdi buymuş gibi bir de yasa mı yapmışlar?'' dedi.

O sırada Salih'le konuşmaktan Nazım'la konuşmaya geçen Selim duraksadı ve abisine baktı. Kalakalmıştı. Nazım ona öbür taraftan seslenirken Selim yutkunup kendine gelmeye çalıştı. Zaten abilerinin bu konuda açık ve destekleyici olmasını beklemiyordu ama açık açık ibne demesi koymuştu. Çok koymuştu.

Damla kocasına sert sayılabilecek bir tokat attıktan sonra ''Benim evimde öyle küfürler edemezsin Cumali Koçovalı.'' dedi. ''Lafını geri al.'' Cumali ona şaşkınlıkla bakarken Selim ''Şey benim işim vardı, ben çıkıyorum.'' dedi ve onlarla göz teması kuramadan gitti. Cumali ''Buna ne oldu ya?'' deyince Damla başını iki yana salladı ve ''Boş ver Cumali, tamam mı?'' dedi ve mutfağa gitti. Cumali salonda tek kalınca gözlerini kırpıştırdı. ''Ne oldu amına koyayım ya?''

***

Selim, Nazım'ın kapısındaydı. Nereye gideceğini bilemeyip soluğu sevdiği adamın evinde almıştı. Nazım kapıyı açınca Selim'in yüzündeki mutsuz ifadeden nefret etti. Bugün onun mutlu olması lazımdı oysaki, her günden daha mutlu hem de.

Selim hemen ilerleyip alnını Nazım'ın omzuna yasladı ve derin bir nefes alıp gözlerini kapadı. Nazım onun sırtını sıvazladı ve ''İyi misin ördeğim?'' dedi. Selim o an ne kadar kötü olursa olsun hafifçe kıkırdamadan edemedi. Çok saçmaydı. Zamanında babasından yakınırken ''Bizler çirkin ördek yavrularıyız.'' demişti ve şimdi de Nazım ona ördeğim demekten vazgeçmiyordu.

Selim ''İyi değilim.'' dedi dürüstçe. Nazım onu içeri alıp sırtını sıvazlamaya devam ederken ''Ne oldu?'' dedi. Selim omzunu silkip avcunun içi gibi bildiği evde yatak odasına girip ceketini çıkartırken ''Abim.'' dedi. Nazım ona pijamalarını çıkartırken ''Hangisi?'' dedi. Selim ondan pijama takımını alıp giyinirken ''Cumali.'' dedi. ''Yasanın geçmesi pek... hoşuna gitmedi. Daha önemli şeyler olabilirmiş. Bizim gibi ibn-''