Geldiğim yolu seke seke geri dönüyorum, tabi kucağımda bir sürü kırgınlıklarımla. Yine ağlıyordum her ağlamıyacağım dediğimde bu adam yüzünden yine ağlıyordum. Ne yapmamı istiyor anlamıyorum yüzüme baka baka ben hayatımı yaşıyacağım Sibel'le derken benden üzülüp ağlamamı bekliyor olamaz dimi. Alayla güldüm sanki şuan ağlamıyorsun bide adama hayatımı yaşayacagım diyorum, hadi Serra yaşa hayatını kızım olmayan hayatını hahaha bide adama benimde özel hayatım var diyorsun aptalsın kızım sen aptal diye azarladı iç sesim. Kaldırıma oturdum evlerinede gidemem şimdi off bu ayakla eve de gidemem, iki elimi başıma koyup öylece yoldan geçen arabaları izliyordum sahi ne yapacaktım şimdi ben.
Pes edip taksiyle Turan babalara geldim yine, kürkçü dükkanına geri geldim yani zaten başka çarem de yoktu.
İçeri girmeyip hamağa doğru yürüdüm çantamı hamağın biraz yakınında duran masaya bıraktım, arada burada çay içiyorlardı bazende kahvaltı yaparlardı.
Betül varken bu hamak için çok kavgalar ederdik , şimdi kimsenin binmediğine yemin edebilirim.
Uzandım yavaş yavaş sallanırken Betül'le anılarımızı düşünmeye başladım ahh be kuzu keşke o gün sen değil ben sana gelseydim, keşke yerine on kez ben ölüp dirilseydim, gözümdeki yaşları silerken bugün ne çok göz yaşı döktüğümü düşünmeye başladım.
Artık gözlerim açılmıyordu sessiz sakin uykuya dalmam kısa sürmedi.
Savaş'ın ağzındam;
Sahilde onu öylece bırakıp eve gelmiştim, şimdiden bu yaptığıma pişman olmuştum, zaten ayağı sakat bide öyle laflar ettim ki off off Serra bana en sonunda kafayı yedirticen.
Odamın kapısını çalan kişiye gel dedim. Gelen annemdi oğlum hadi akşam yemeği için baban sizi bekliyor."Serra geldimi?
"Bilmem odasında değil mi Serra. Bir yeremi gitti?
"Bilmiyorum anne bi bakayım ben çağırırım sen in hadi.Odamın kapısını kapatıp yan odada ki kapıyı çaldım içeriden ses gelmiyordu usulca açtığımda yanılmamıştım gelmemişti, cebimdeki telefonu alıp aradım.
Aradım
Aradım
Yine aradım ama telefonu açmıyordu içim sıkışmıştı derin bir nefes alıp aşağı indim.
Bu sefer babamın telefonunu alıp aramaya başladım yok onuda açmadı hadi beni açmadı kızgın bana, babamın açardı. Bişey oldu belliki."Bir sorun mu Savaş
"Yok baba Serra yok gelmemiş merak ettim.
(Diyip masaya oturdum)."Ne demek yok öğlen evdeydi nereye gitti ki.
"Şey benimleydi sonra ayrıldık ben geldim ama o gelmemiş, arıyorum açmıyorda.
"Kızı o haliyle yanlız mı bıraktın Savaş inanmıyorum sana ya, bu kadar sorumsuz düşüncesiz olamazsın.
Yutkundum sertçe babam haklıydı bu kadar da düşüncesiz olamazdım dimi."Baba ben bilemedim, ben şey yani düşünemedim özür dilerim gerçekten özür dilerim.
"Git evine falan bak ne dedin de gelmedi acaba kız. Git bul Savaş ben bir daha birini kaybedemem.
Babamın bağırmasıyla masadan kalkıp hızla bahçe çıktım. Kapıyı açtığımda karşımda uykulu gözlerle bana bakan kızı görünce istemsizce koşup sarıldım sıkıca. Korkmuştum ilk defa gitti diye korkmuştum,
Korkmuştum başına bişey geldi diye korkmuştum.
Sesim ağlamaklı bir halde fısıldadım kulağının yakınına, Serra sen neredesin Allah aşkına kafayı yedim ben burada.İçerdeki sesleri duyuyordum , boynumu ovuşturarak uyanmaya çalıştım . Turan baba Savaş a kızıyordu,yine ne oldu acaba diye söylenmeye başladım. sarsak adımlarla eve doğru ilerlerken biran da kapı sertçe açıldı. Savaş karşımda dolu gözlerle bana bakıyordu.
Biran da hızla konuş beni kendine çekmesiyle afalladım, hala uyuyor olamazdım dimi bu dengesiz adam bana sarılmıştı.
Kısa bi şokdan sonra sarılmasına karşılık verdim. Kulagıma fısıldamasıyla iliklerime kadar ürperdim ne yani beni merak mı etmişti.İçeri girdiğimde defalarca özür diledim Turan babadan çok şükür ki affetmişti hemen. Geciken akşam yemeğimizi yerken gözüm ikide bir Savaşa kayıyordu, ama o bana bakmıyordu yine sert haline bürünmüştü. Hı ne bekliyordun ki özüne dönmüş beyfendi dedi iç sesim.
Turan baba masadan kalkarken Savaş'a dönüp Serra yı odasına çıkarmayı unutma dedi ve gitti.
Kaşımı kaldırıp Savaş'a baktım bu dengesiz adamla onun dilinden konuşmam lazımdı, bana bakmamasına sinir olmaya başlamıştım,
Sinisice gülüp yemeğimi yedim ben Savaş abiii yardım edersen odama çıkmam lazım dememle sertçe bana baktı."Ben senin abin değilim.
"Bundan sonra abimsin. Hadi şimdi bana yardım et abiciğim.
"Serra... diye dişlerinin arasından tısladı.
"Neyse neyse ben giderim sen keyfine bak diyip arkamı bile dönmeden odama yavaş yavaş çıktım. Kapımı kapatıp kıkırdadım, bide diyo ben seni sevmiyorum , çocuk kandırıyor sanki abi dememle renkten renge girdin Savaş bey bak gör ben daha sana neler neler yapıcam.
10 gün sonra;
Ayağım iyileşmesiyle şu düğün alışverişi denilen gereksiz şeyi yapmak için evden çıkmıştık, çıkmıştık diyorum çünkü şuan yanımda suratı beş karış olan yalancı kocacığımda var. Şu on günde bana 5 yılda çektirdiği bütün acıların hesabını sormuştum.
Yalandan telefonla konuşmalar, biriyle yemeğe gider gibi giyinip süslenip çıkmalar gerçi tek yiyordum ama olsun bunu o bilmiyor nasılsa, tabi sadece bu mu, sevmediğim halde evde yardımcımız yokken kendime kahve yaptırmam, bunları hatırladıkça güldüm gülmem le bana dönüp baktı ve konuştu."Bakıyorum da benimle evlenicen diye çok mutlusun Serra Yılmaz.
"Sana balayında yapacağım işgenceleri düşünüyordum Savaş Korkmaz.
"Beni bulabilsen yaparsın sevgili karıcığım.
"Tilkinin dönüp dolaşıcağı yer kürkçü dükkanıdır sevgili Ya lan cı Kocacığım.
Dememle suratı asıldı bu adamla uğraşmak çok eğlenceliymiş sanırım bir süre böyle evli kalmaya tahammül edebilirim dedi iç sesim.
Sonrasında;
öfkeden patlıyacaktım aptal adam beni bıraktı ve gitti, şaka gibi ya sahte bir evliliğin sıkıcı alışverişini çekemicem diyip gitti.
Giderken gözümün içine baka baka o kızı arayıp sevgilim evdeysen bekle geliyorum demeyi de ihmal etmedi.
Ne bekliyordun ki dedi iç sesim. Haklıydı iç sesim sahte bir evlikden ancak bu kadar olurdu.Saatlerce tek başıma alışveriş yaptım bende ona inat gerekli gereksiz ne varsa aldım, nasılsa kart onundu madem bırakıp gitti beni bunun bedelini öderdi.
En sona gelinlik işini bırakmıştım, belki bi daha giyemicektim ama yine de bu şekilde hiç içimden gelmiyordu.
Güzel bir gelinlik mağazasını görmemle içeri girdim. Bir iki kız yanıma geldiğinde kendim halledebilirim lütfen dedim. Başlarını olumlu bir şekilde salladılar.
Bunlar çok güzeldi ,güzelde laf mı harikalardı hatta hayallerimden daha guzeldi hepsi içlerinden birini seçip denedim, çok güzel olmuştum, kabarık güpürleri güzelce işlenmiş kolları omuzlarına dökülen beyaz bir melek olmuştum resmen, annem görse ağlardı dedi iç sesim, acıyla iç çektim eminim annem böyle bir evlilik yapamamı istemezdi.
Daha sonra işim bitmiş eve doğru dönüyordum iki gün sonra nikahımız kıyılacaktı.
Artık kendi evime geçmiştim ama geçici yine balayından sonra geçicektim Turan babalara, arabayı park edip eve girdiğimde kendimi yatağa zor atmıştım bugünü unutma Savaş Korkmaz ben bu günlerimi kolay kolay unutmayacağım dedim sesli bir şekilde.
Sanada unutturmayacağım elbet eskiye döneceksin bu yaptıklarının acısını almadan sana gün yüzü gösterirsem banada Serra Yılmaz demesinler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELİMİ BIRAKMA (DÜZENLENECEK)
RomanceBabası küçük yaşda ölmüş annesi hasta olan Serra' nın hayata sıkı sıkı sarılışı...bir aşk ne kadar acımasız olur.