ELİMİ BIRAKMA (DÜZENLENECEK)

Pişmanlık

Artık sıkılmıştım ne diyecekse demesini bekliyordum ama bu adamın konuşmaya niyeti yok gibi bana hüzünle bakıyordu daha fazla dayanamayıp kes şöyle bakmayı ne diyeceksen de artık gidicem dedim.
Oğlunun çıkışını görmezden gelmeye çalışan Turan bey bi nefes dışarı vererek konuşmaya başladı. Bak oğlum ne şirketle ne bura ile artık ilgilenmiyorsun, ben artık tek mücadele veremiyorum bişeylerin ucundan tutmalısın artık 30 yaşına geldin hala umursamaz tavırlar sergiliyorsun bu ne zamana kadar böyle devam edicek. Şimdi ye kadar evlenip çoluk çocuğa karışma lısın diyecektiki oğlu hızla araya girdi.
Ne o şimdi de zorla evlendirecek misin beni dedi alayla bi bu kalmıştı dimi, söylesene itibarına gölge düşürüyorum herkes kınıyor seni ünlü iş adamı Turan Korkmaz'ın haylaz oğlu diyip alayla güldü.
Turan bey artık daha fazla dayanamayıp hırsla ayağa kalktı kes şunu artık bu yaptığın saygısızlık ben senin babanım baban.
Savaş da ayağa kalkıp babasının karşısına dikildi babamı baba ne baba ama kızının ölümüne sebeb olan baba, çaresiz zavallı baba, elinden hiç bir şey gelmeyen baba hahaha kusura bakma Turan Korkmaz sen hayatımda gördüğüm en kötü, en korkak babasın diye avazı çıktığı kadar bağırdı.Sen ne dersen de ama benım senin gibi bir babam yok diye bağırıp kapıyı çarptığı gibi çıkıp gitmişti.
Turan bey biran nefes alamadığını hissetti kravatı gevşeyip bi köşeye fırlattı ne yaparsa yapsın oğlu o hep suçluyacaktı. Hüzünle gözlerinden yaşlar aktı kalbi sıkışıyordu artık dayanamıyordu belki ölse oğlu rahatlardı diye düşündü biran.
Sonrasında Murat şef mutfağa öfkeyle girip ağzından bir kaç küfür savurdu. Serra bu duruma şaşırmıştı Murat şey asla böyle kolay sinirlenmezdi acaba ne oldu ki dedi içinden.
Yanına giderek Murat şefim bi sorun mu var dedi çekingen bir sesle.
Murat öfkeyle tısladı, Savaş dedi yine esip gürledi daha iki gün önce aldım karşıma konuştum bu çocuk ne yapmaya çalışıyor babasına ne zamana kAdar böyle davranmaya devam edecek Serra adamı kalpten öldürecek en sonunda.
Öyle deme Allah korusun Murat şefim dua etmekten başka çaremiz yok inşaAllah Savaş için iyi şeyler olurda düzelir biran önce dedi ilerde Savaşı düzeltecek tek kişi olduğunu bilmeden.
Sonrasında mesai saati bitmişti yorucu birgün daha geride kalmıştı çıkmadan Turan babasının yanına uğraması gerektiğini düşünmüştü genç kız, koşarak odanın kapısını çaldı içerden hiç ses gelmiyordu acaba dedi gitmiş miydi ben görmeden diye geçirdi içinden.
Kapıyı usulca açtığında donup kalmıştı Turan babası yerde hareketsiz yatıyordu.
Hayır dedi hayır oda bırakıp gitmiş olamazdı önce öz babası sonra kardeşi bildigi kız Betül' ü şimdide Turan babası
Koşarak diz çöktü genç kız baba dedi ağlayarak uyan lütfen uyan sende beni bırakıp gidersen ben ne yaparım he lütfen babam diye bağırdı.
Genç kızın sesini duyan herkes yukarıya koşunca yerde yatan patronlarının hareketsiz haliyle şoka girmişlerdi ne olmuştu ölmüş müydü yoksa baba bildikleri bu adam.Ve
İki saat sonra ;
Ambulans hastaneye geldiğinde Turan bey için zorlu 24 saat başlamıştı ağır bir kalp krizi geçiriyordu, herkes hastanedeydi eşi Ayten hanım kocası için bir köşede ağlayıp dualar ediyordu. Oğlunun arkadaşıda buradaydı Ayten hanıma destek oluyordu bir yAndanda Savaş'ı bulmaya çalışıyordu.
Öfkeyle bi küfür savurdu genç adam, lanet adam neden şu telefonları açmıyordu anlamış degildi. Kendisine doğru gelen Ayten hanımı görünce burukça tebessüm etti lütfen Ayten teyzem, Turan amcam güçlü adamdır kolay kolay pes etmez sen bari güçlü dur.
Ayten hanım hüzünle baktı Savaş ı bul bana Kerem lütfen ona ihtiyacımız var dedi ağlayarak.
Kerem iç çekti arıyorum teyzem sen güçlü dur bulucam Savaş ı ben elbet açacak o telefonu.
Kerem Ayten hanımı sandalyenin üzerine oturtup bir köşede ağlayan Serra'nın yanına geldi Serra dedi elini omzuna koyArak genç kız irkilmişti biran.kendini toparla artık Turan amcaya bişey olmayacak o bunu da atlatacak biliyorsun, Turan amca kolay kolay pes etmez.
Kerem haklıydı Turan baba kolay kolay pes etmezdi ama bu sefer ki durum başka oğlunun acımasız tavrı yüzünden kolay kolay bu durumu atlatamaya bilir. Savaş aklıma gelince öfkem tavan yaptı. Aptal adam bir insan babasına nasıl böyle davranır aklım almıyor hiç keşke dedim iç geçirerek babam yaşasaydıda sırtımda taşısaydım onu, gözlerimden yaşları hızla sildim.
Ve Savaş'ın ağzından;
Öfkeliydim hemde çok babamım iş aşkı yüzünden gencecik kız kardeşimi toprağa vermiştim ben ona kıyamazken babam yüZünden acımasızca kıymışlardı.
Evet bu olayı. En büyük suçlusu babam ve Serra'ydı ikisinede öfkem dinmeyecekti hepsi onların suçu babam dan nefret ediyorum.
İçimden geçen herşeyi yüzüne haykırıp restorandan hızlıca çıktım. Sakinleşmem lazımdı biran önce direksiyonu tutan ellerimi yumruk yapıp direksiyona defalarca vurdum. Öfkem bir türlü geçmeyince içmek için mekana girdim, kafamı dağıtmam lazımdı biran önce sessiz bir yer seçip içmeye başladım.
Telefonumun durmaksızın çalmasından artık öfkem kat safaya ulaşmıştı cebimden çıkarıp baktığımda Kerem'in aradığını gördüm hızla gelişi güzel fırlattım yanıma şuan onun laflarını çekemezdim nutuk dinleyecek havamda değildim.
Aradan kaç saat geçti bilmem biran da karşıma birinin oturduğunu farkettim kafamı kaldırıp baktığımda Kerem öfkeyle bana bakıyordu.
Tek kelime dedi sana diyeceğim tek kelime olacak kardeşim artık rahatlaya bilirsin baban ölüyor belki de sabahı göremeyecek artık gurur duyabilirsin kendinle babanın ölümüne imza attıyorsun senin yüzünden şuan hastanede hayat mücadelesi veriyor dedi ve gitti.