Serra Yılmaz

208 40 1
                                    

Şuan bir tepede bacaklarımı uzatmış sırtımı arabama yaslamaktayım...

Neredemiyim İtalyanın Verona şehrinin güzel manzarasında öylece oturmuş seyre dalmıştım.
Burası harika bir yer, romanlara konu olmuş Romeo ve Juliet şehride diyorlar..  hee işte tam olarak da buradayım zaten ancak böyle güzel bir yer beni biraz olsun İstanbul dan uzaklaştırabilirdi.
normalde çok kalabalık turistlerin en çok uğradığı yer olan Verona insanı gerçekten kendisine hayran bırakıyordu.
Tabi ben burada da kendime kuytu herkezden uzak da bir yer bulmuş tıpkı İstanbul da ki gibi sürekli buraya gelip kafa dinliyorum.
Yani kafa dinlemek değil de biraz da özlem gidermek diyelim.
Özlemiştim  herşeyi herkezi en çok da Savaş'ı...
Büyük bir hata yapmış şimdide bedelini ödemekteydim.

5 ay geçmişti bu geçen zamanda sadece iki kez onu görmeye gitmiş ondada uzaktan sessiz sessiz izlemekle yetinmiştim. Onun o bitmiş halini görmek beni kahretmişti.

Boşanmada bile adliyeye cesaret edip gidemedim gerçi oda gelmemişti, ama ne biliyim belki de oda benim gibi kuytu bir kösede beklemiştir gelmemi, evet bende tam olarak öyle yaptım saklandığım yerde onu görmeyi bekledim ama sonuç avukat ve insan kalabalığından başka birşey görememiştim.
Hani derler ya kafam bir milyon şuan da tam olarak o haldeyim üstelik çıkmazda olduğum bu şey yüzünden çıldırmak üzereyim...

Yanımda hareketlilik hissedince hızla döndüm yönümü, gelen kişiye şaşkınca baka kalmıştım.
"Andre beni nasıl buldun."

Yüzüme öfkeyle bakan adam tısladı ." Seni bulmak için Italyan polisini ayağa kaldırmış olabilirim  ve bana neden telefonlarımı açmadığının açıklamasını yaparmısın."

Bunu derken çok fazla tatlı olmasa onu ciddiye alabilirdim, kollarını bağlamış kaşları çatık çok sevimliydi kıkırdamamla başını senden olmaz dercesine salladı.

"Beni merak etmeye bir son vermelisin sizden başka kimsem yok merak etme dönüp dolaşıp evin yolunu buluyorum arkadaşım."
Diyip yanağını sıkınca tebessüm etti.

"Buraya neden geldin yine sen."
Bunu sormasıyla Hüzünle baktım."sadece özledim ve burası özlemimi biraz olsun azaltıyor."
Bunu dememle yüzünü buruşturdu." Allah aşkına Serra bu tepeyi çıkmak yerine İstanbul'a gitmen daha kolay."
Demesiyle bu sefer kahkaha attı . Çok haklı bir isyandı gerçekten bu tepe çok yüksekti.

"Biliyorsun seyahat yasağım var yoksa dediğin gibi her özlediğimde İstanbul'a gitmem daha iyi oluyordu ama sıkıntı yok iki üç ay sonra gidip gelmeye başlarım."
Eliyle karnımı gösterip , gözlerini dehşet derece açtı . "O şeyi  iki üç ay daha içinde tutmayı düşünmüyorsundur umarım, artık doğurmalısın." Bunu demesiyle;

Bu sefer kahkahamı tutamamıştım." O na şey dediğini Leia duymasın bu sefer seni eve almaz üstelik sadece iki gün kaldı bu hanımefendinin doğmasına."
Diyip karnımı okşamaya başlamıştım. Evet onu aldırmadım daha doğrusu aldıramadım buna engel olan doktorun kızınız çok da sağlıklıymış demesi oldu.
Kızım olması Allahın bana verdiği bir lütuf. Bir mucize. Betül'ün yokluğunu biraz olsun doldurur acısını dindirirdi.
İç çektim hala karnıma bakarken tabi onlara varlığını söyleye bilirsem.

İç çektim hala karnıma bakarken tabi onlara varlığını söyleye bilirsem

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Andre hafif öksürerek ona bakmamı sağladı bellki birşey diyecekti." Onlara yani Savaş'a onu söylemelisin artık. Bak Serra onun bunu bilmeye hakkı var neler çektiğini çok iyi biliyorsun..ve ne kadar da o kaba adamı sevmesemde yine de üzülüyorum."

Bunu söyleyince gözlerim den yaşlar akmaya başladı haklıydı hemde fazlasıyla haklıydı. Benim artık ortaya bir şekilde çıkmam lazımdı. Tabi keşke söylemesi kadar kolay olsa.

Diğer yanıma da birinin oturduğunu hissedince oraya döndüm, elinde su şişesiyle oturan Leia kucağımı şişeyi bırakırken kaşlarını çatmıştı ikinizde sağlığı için su içmelisin diyip biraz eğilip Andre ya söylendi. "ona ne dedin de ağlattın bakayım."
Andre ellerini kaldırıp "hiç birşey tabiki bu tamamiyle hamillelik hormunu "demesiyle bu seferde ağlarken kıkırdamamıştım. Gerçekten ruh halim iyi değildi.
Leia eliyle tıpkı Andre gibi karnımı göstererek "artık doğurmalısın" demesiyle bu sefer Andre ile gülmeye başlamıştık.

Onları seviyordum bana küçük bir aile olmuşlar dı. Andre ile zaten uzun zamandır arkadaştık, hee bide Henry vardı tabi şimdi de aramıza Leia katılmıştı.
Leia esmer siyah gözlü Arap kökenli çok güzel bir bayan, Andre onu görür görmez aşık olmuş ve bir şekilde evliliğe ikna etmişti tabi Leia nın şartıda Andre'nin müslüman olmasıydı ,oldu da Andre sevdiği kadını kaybetmemek için müslüman olmuş onun gözlerinin içine bakıyordu resmen.

Leia ikimizin saçma gülmesine bozulmuş gibi söyledi." Biri hamilelikten dolayı kafayı yedi diğeri zaten normal değildi" diye söylenmesiyle gülmeye son verdik.
Leia tebessüm ederek karnıma baktı. "Masal hanım bugün de aramıza gelmeyi düşünmüyor sanırım."

Gülümsedim ben ne kadar da karnımdaki bebeyimi Betül diye seslensemde onlar Masal ismini kullanıyorlar.. Masal aşkımızın bir masal kadar güzel olduğu anlamına geliyordu.

"İki güne gelmezse zorla alıcağız."

"Hımm peki gidecek misin yani doğum dan sonra onlara Masal'ı ..."
Demişti ki yine gözlerim dolmuştu devamını biliyordum onlara Masalı gösterecek miyim.
Sahi ne yapacaktım nasıl gidip gösterecektim yada diyelim göstermedim Betül biraz daha büyüyecek ve babasını sorduğunda ona ne diyecektim.
Bi karar verip kaçtığım o yere bi daha nasıl dönücektim, yahut dönsem beni afferderlermiki. Kafam da cevaplanamayan bir ton soru varken heyecanla kızımın doğmasını bile bekleyemiyordum.
Korkuyordum şimdi şimdi yaptığım şeyin yanlış olduğunun farkına varırken nasıl telafi edecektim bilmiyordum.

Korkuyordum şimdi şimdi yaptığım şeyin yanlış olduğunun farkına varırken nasıl telafi edecektim bilmiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

       "Herkes hata yapardı ama bazı hataların geri dönüşü biz çok ağır kayıplar verirdi...
Ben giderek bir hatanın başlangıcını sunmuştum şimdi dönmeye kalkışsam eminin bir çok kayıp vericekti yüreğim....

ELİMİ BIRAKMA (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin